Akademisyenlerden Can Candan’a destek

Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri, kayyım rektör Melih Bulu’nun yerine getirilen Naci İnci’nin, Can Candan’ın görevine son vermesini protesto etti.

Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri, kayyım rektör Melih Bulu’nun yerine getirilen yardımcısı Naci İnci’nin, Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü Öğretim Görevlisi Can Candan’ın işine son vermesini protesto etti. Üniversitenin Güney Kampüsü Meydanı’nda yapılan açıklamada, üniversite ve bileşenlerine danışılmadan rektör atanmasının akademik özgürlük ve özerkliğe müdahale olduğu belirtildi.

İlk icraat görevden alma

Bu duruma 16 Temmuz’da bir yenisinin eklendiği kaydedilen açıklamada, “16 Temmuz günü, Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü’nde 14 yıldır ders veren öğretim görevlisi Can Candan, hiçbir akademik usule uymayan bir tavır ve hukuksal olarak sorunlu bir şekilde asılsız gerekçeler gösterilerek görevden alındı” ifadelerine yer verildi.

Hukuka aykırı

Akademisyenlerin bu şekilde görevden alınmasının hukuka aykırı olduğu belirten açıklamada, “Aynı gün Boğaziçi Üniversitesi rektörlüğüne aday olduğunu açıklayan İnci, bundan önce de sekiz yıldır Batı Dilleri ve Edebiyatları Bölümü’nde ders veren öğretim görevlisi Feyzi Erçin’in yaz ve güz dönemlerinde vereceği dersleri onaylamamış ve sonrasında Erçin’in üniversitemizde ders vermesinin uygun olmadığını ifade ederek işine son vermişti. Üniversitemizde ders verecek akademisyenler, ilgili bölüm ve fakültelerin detaylı inceleme ve değerlendirmeleri neticesinde belirlenir. Akademisyenlerimizin bu şekilde görevden alınması, ne hukukla ne de üniversite senatomuzun 2012 yılında belirlediği ilkeler ile bağdaşmaktadır” denildi.

‘Takipçisi olacağız’

Görevden almanın demokratik üniversitenin ruhuna aykırı olduğu ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi: “Tek amaçları üniversitemizin kurumsal özerkliğini ve bilimsel özgürlüğünü korumak olan, bunu yaparken meşruiyet zemini dışına çıkmayan ve anayasal haklarını kullanan Can Candan ve Feyzi Erçin hocalarımız hakkında verilen kararların; liyakati, demokratik katılımı ve rızaya dayanan esasları hiçe sayan bir yönetim anlayışının tezahürü olduğunu düşünüyor ve demokratik üniversite ruhuna aykırı olan bu yönetim anlayışının kurumsal yıkımı derinleştireceğine inanıyoruz. Üniversite senatomuzun 2012 ilkelerinden vazgeçmeyen Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri olarak, bu haksız uygulamaları kabul etmiyor, hocalarımızın yanında olduğumuzu ve sürecin yasal takipçisi olacağımızı kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.”

MA / İSTANBUL