Anlamlı hayat

Hacer Buyruk

Koparılmıştır, kalbin üstüne iliştirmek için, iğde kokularına dolanık bir parça gri buluttan, tan vaktinden, uykusuz kaldıkça derine inen, sokaklarınkine benzeyen sevimli çiçek adlarından ve ta kendilerinden, sevimsiz betondan toprak eleyen çiçeklerin.

Yumuşak ve buna rağmen yapayalnız bir harften, derin, sert hecelerden, naifliğin içinden geçen ince dirayetten, alınmıştır, zaman zaman koklamak zaman zaman bakmak zaman zaman yaşadığına kanıt saymak ve elbette ve nihayet, başkasına verebilmek için. Koparılmıştır yetkin dalından, alınmıştır, vermekle, dalıp dalıp gitmekle, dalgın dalgın yürümekle, üstünde bir nişandır kalbinin anlam.

Fırtınaya uzatılan bir elin işaret parmağından, gösterdiği istikametten, uzun yoksulluktan ve kısa saçtan, ısıran ayakkabıdan, daha acımasın diye serçesinden nasır bağlamaktan, iyileşirken tatlı tatlı kaşınan kimi yaralardan, iyileşmeyenlerinden, yanmış bir orman hayaleti olup, şehri bedensiz yaşamaktan, ödeşmekten yapılmıştır anlam, anımsamak için bir kitabın sayfaları arasında saklanmaya, Haziranda.

Geçilmiş dağ yamaçlarından bir kez daha, bir kez daha insanı tanıyan ürkmüş yaban hayvanlarının bildiğiyle gerçekleşmeden karşılaşma, önceleyin orada olmak içindir anlam. Saçları ilkin beyaz olan tarafından doğrulmuştur, sızlayan dudakları ve üzüldüğünde alnında, kaşları uçuruma açılan, hani o, saçları sonradan kararan.

./.

Bekleyenin dünyasına karanlıktan doğan, harf sayıklayan yıldızlardan öğrendim ne öğrendimse, ne öğrendimse Ay’a bakmaktan, elimi yüzümü yuyup arınmaktan, içime kapanmaktan, hayal ve cümle kurmaktan, iyi dileklerin yerini bulacağına, iyi dileklerimin yerini bulduğuna; öğrendim anlamı anlamak, inancı inançtan.

Bir yanılgı, bir deneme olanağım varsa uçmaya veya derine inmeye, düşmeden yahut boğulmadan, yetecekse takatim geri dönmeye çocukluğuma, su olarak çeşmesiz ilk evime, sesi kendinden yakın dereye, sesi olmayan gözyaşlarımdan filiz veren son aşkıma… Soluk almadan yazılan bir cümleyi, soluk almadan okuyacak olana, kendi canından can alasıya, başka cana can katasıya, bulmak belki ve fakat mutlaka, bulunuştur anlam.