Davutoğlu: Şeffaf ve denetlenebilir bir siyaset amaçlıyoruz

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Partisinin “Siyasi Ahlak Reformu: Temiz Siyaset Belgesi”ni kamuoyuna sundu.

Davutoğlu, Temiz Siyaset Belgesi ile siyasi ahlak, şeffaflık, hesap verebilirlik ve iyi yönetişim ilkelerine dayalı demokratik hukuk devleti düzenini kurmayı amaçladıklarını söyledi.

Ahmet Davutoğlu, siyasi iktidarın kendisiyle çıkar ilişkisinde olan dar bir iş çevresine ekonomik rant sağlarken aynı iş çevresinin iktidarı elinde bulunduranların siyaset üzerinden zenginleşmesine kaynak sağladığını belirtti.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve Genel Başkan Yardımcıları, “Siyasi Ahlak Reformu: Temiz Siyaset Belgesi” çalışmalarını kamuoyuna tanıttı. Gelecek Partisi’nin tanıtım toplantısına CHP, İyi Parti, HDP, Deva Partisi, Saadet Partisi, Demokrat Parti, Anavatan Partisi ve DSP’den de siyasetçiler katıldı.

‘Otoriterleşme arttıkça yolsuzluk da artar’

Davutoğlu, toplumsal gücün bilgi, servet ve iktidar üzerine kurulduğunu belirterek siyasi ahlakın da güç yozlaşmasına dayalı yolsuzlukların da bu unsurların iç ilişkileri ile ortaya çıktığını ifade etti. Davutoğlu, bilginin, servetin, iktidar gücünün yani önceden yönetilen gücün zamanla kendisini yöneteni de yönetmeye başladığını söyledi. Yönetimde otoriterleşmenin artmasıyla yolsuzlukların da arttığına değinen Davutoğlu, siyasi iktidarın kendisiyle çıkar ilişkisinde olan dar bir iş çevresine ekonomik rant sağlarken aynı iş çevresinin iktidarı elinde bulunduranların siyaset üzerinden zenginleşmesine kaynak sağladığını belirtti. Davutoğlu “Bir siyasetçi bir iş insanıyla kapalı kapılar ardında konuşmaz onunla müzakere etmez. Siyasetçi doğru ve adil yönetimde sadece halkın takdirini bekler” dedi.

‘Sosyo-kültürel bir ahlak iklimi yaratmak gerek’


Davutoğlu, işsizlik rakamlarından da bahsederek “Kontrollü TÜİK raporunda bile işsizlik had safhada” dedi. Siyasetin basına, STK’lere, üniversitelere özgürlük tanıması, onları kısıtlamaması gerektiğini belirten Davutoğlu, “Bununla birlikte ayrım olmaksızın onlardan yapıcı katkı bekler” dedi. İnsanların tek tek ahlaklı olmasını beklemenin yanlış olduğuna değinen Davutoğlu, sosyo-kültürel bir ahlak iklimi yaratmak gerektiğini vurguladı.

“Bu iklim içinde tek tek ahlaklı olmak yetmiyor bu iklimi koruyacak bir hukuk sistemi ve kurallar manzumesi gerekmektedir.”

Davutoğlu, yaratılması amaçlanan sosyo-kültürel ahlak iklimi için toplumsal güven, ekonomik refah ve hukuk teminatının önemine işaret etti. Uluslararası şeffaflık raporlarlında Türkiye’nin geri sıralara düştüğüne dikkat çeken Davutoğlu “Şeffaf olmayan, hukuk düzeni olmayan bir ülkeye kimse güvenmez” dedi.

‘Siyasi düzene itibar, ekonomiye yatırıma uygun iklim teminat eden bir proje hazırladık’

“Siyasi Ahlak Reformu: Temiz Siyaset Belgesi” çalışması şu başlıkları içeriyor:

Kamu Maliyesi ve Para Politikası: Vatandaşların Devlete Emaneti; Kamu Kaynaklarının Kullanımı: Zihniyet ve Ahlak Devrimi; Haksız Kaynak Transferi: Kamunun Zenginleşme Aracı Olmasının Engellenmesi; Siyasetin Meşru Finansmanı: Sistematik Yolsuzluğun Engellenmesi; Kamu İstihdamı Ahlakı: Ehliyet ve Liyakate Dayalı Fırsat Eşitliği; Denetim ve Hesap Verilebilirlik: Temiz Siyasetin Teminatı”

‘Sembolik miktarların üstündeki hediyeler rüşvettir’

Planladıkları Siyasi Ahlak Reformu kapsamında mevcut israf düzeninden ve bunu ortadan kaldırma amaçlarından sıkça bahseden Davutoğlu, “Kayyım yönetimlerinin israflarını, kamu kaynaklarından devlet yetkililerine hediyeler verilmesini nasıl değerlendiriyorsunuz, bu konuda çalışmalarınız var mı?” şeklindeki sorumuza ise özetle şu yanıtı verdi:

“Öncelikle kayyım atamaları demokratik usullere aykırıdır, bu konuda tavrımız net; kayyım uygulaması kabul edilemez. Hediyeleşme konusunda metinde de maddelerimiz var, başbakanken tüm kamu çalışanlarına hediyeleşmeyi de yasaklamıştım. Özellikle bir kayyımın birilerine yüksek miktarda hediye vermesi örtülü rüşvettir. Tutumumuz açık; bütün hediyeler kamuya aittir, içeride hediyeleşme olmaz. Hediye sembolik miktarların üzerine çıktığında rüşvete dönüşür.”

Haber: Merve Güven

Kamera: Ayhan Çetin

Kurgu: Aysu Demirel