DTO: Diyarbakır’da aşılanması gereken kişilerin yüzde 45’i aşılandı

Diyarbakır Tabip Odası (DTO), kentte iki dalga halinde pik yaşandığını hatırlatarak, kentte aşılanması gereken kişilerin yüzde 45’inin aşılandığına dikkat çekti.

Risk haritasına baktığında acı duyduğunu belirten TTB Merkez Konseyi Üyesi Yerlikaya, “Hastanelerde hasta seçme durumunda kaldığımız bir dönemden geçtik. Bunun ne kadar kalıcı olacağını bilemiyoruz.” dedi.

Diyarbakır Tabip Odası (DTO) Ocak-Şubat ayına ilişkin Covid-19 raporunu açıkladı

DTO, Ocak-Şubat aylarına ilişkin Covid-19 raporuna ilişkin basın açıklaması yaptı. Oda binasında yapılan açıklamada raporun Kürtçesini DTO Başkanı Elif Turan, Türkçesini ise Genel Sekreter Mustafa Mesut Kaya okudu. 

Türkiye’de vaka sayılarında zaman zaman azalma meydana gelmesine rağmen, henüz 1’inci dalganın bastırılamadığının belirtildiği raporda, Diyarbakır’da günde ortalama 45-50 hastada PCR pozitifliği saptandığı bilgisi paylaşıldı.

‘Diyarbakır’da iki dalga halinde pik yaşandı’

Kovid-19 pozitif çıkma oranının son 2 ayda bölgeye paralel şekilde Diyarbakır’da da azaldığının belirtildiği raporda, bu azalmanın birden fazla etkene bağlı olduğunun düşünüldüğü kaydedildi. Diyarbakır’da iki dalga halinde pik yaşandığına işaret edilen raporda, şunlar ifade edildi:

“Diyarbakır halkında pandeminin yıkıcı etkisinin ortaya çıkması, bir yerden doğal bağışıklık kazanma durumunun ortaya çıkması, içinde geçmekte olduğumuz salgına karşı daha fazla fikir sahibi olup önlem alma tutumunun gelişmesi, kısıtlamalar ile kalabalıkların bir araya gelme halinin azalması ve son olarak da kliniği değişen Kovid vakalarının hesaplanamaması sebebiyle birçok kişi ayakta atlatarak vaka yüzdeliği içerisinde bulunmaması sonucunda pozitiflik oranı azalmıştır.”

‘Aşılanması gerekenlerin yüzde 45’i aşılandı’

Diyarbakır’da aşılanması gereken kişilerin bu zamana dek sadece yüzde 45’inin aşılandığına vurgu yapılan raporda, yine 65 yaş üzeri aşılamada izlenen randevu süreçlerinde ise ciddi sorunlar yaşandığı kaydedildi.

‘Randevu alma yöntemlerine erişim sorunu yaşanıyor’

E-nabız, MHRS gibi internet bazlı randevu alma yöntemlerine erişim konusunda sıkıntıların yaşandığına işaret edilen raporda, şunlar kaydedildi:

“Yine Alo 182 ile çok uzun bekleme süreleri ve yoğunluğa bağlı erişim sıkıntıları nedeniyle randevu almak çok fazla zorlaşmıştır. ASM’lere başvuran 65 yaş üzeri vatandaşlara aynı gün aşı yapılamayıp, Bakanlığın ‘aşıla’ uygulamasından en az 1 gün sonrasına randevu verilebiliyor olması gibi ildeki vatandaşlarımızın sağlığa erişim alışkanlıklarına uymayan yöntemler aşı uygulanma oranlarını düşürmüştür.”

‘Normalleşme süreciyle vaka sayısı artabilir’

Raporda, 1 Mart itibariyle girilen “yeni normalleşme” süreciyle birlikte kaygıların arttığına dikkat çekilerek, “Mutant virüsün dünya genelinde yayılma hızına bakılarak normalleşme adımlarının bulaşı arttırarak toplum sağlığını olumsuz etkileyebileceğini düşünmekteyiz.” denildi.

‘Bir an önce öğretmenler ve risk taşıyanlar aşılanmalı’

Bir an önce öğretmenler ve risk taşıyan meslek gruplarının eksiksiz şekilde aşılanması gerektiğine vurgu yapılan raporda, “Uzun süreye yayılmış parçalı aşılama yöntemi pandemi ile mücadeleyi güçleştiren bir etmendir, toplumsal bağışıklığı sağlayamamaktadır.” diye kaydedildi. Raporda, sorunların çözümüne yönelik şu öneriler sıralandı:

  • İlimizde KHK ile ihraç edilen 137 sağlık emekçisi bulunmaktadır. Pandemi ile en ön safta mücadele eden sağlık çalışanlarının artan iş yükünü de azaltmanın bir yolu olarak da KHK ile ihraç edilen tüm sağlık emekçileri işe iade edilmelidir. 
  • İşyeri güvenliğine yönelik önlemler arttırılmalı, denetimler sıklaştırılmalıdır.
  • Aile Sağlığı Merkezleri çalışanları tükenmişlikle karşı karşıyadır. İş yüklerini insani sınırlara çekecek düzenlemelere gidilmelidir.

‘Covid-19 meslek hastalığı kabul edilmeli’

  • Mesleklerini yaparken yakalandıkları ve ölümle sonuçlanabilen Covid-19 hastalığı tüm Sağlık çalışanları açısından illiyet bağı aranmaksızın meslek hastalığı olarak kabul edilmelidir. 
  • Covid-19 hastalığına yakalanan sağlık çalışanlarının işe dönüş kriterleri hastalığın şiddeti, ortaya çıkan sekel ve viral yük dikkate alınarak uluslararası kılavuzlara uygun olarak belirlenmelidir.
  • Okullarda Covid-19 pandemisine yönelik önlemler arttırılmalı, denetimler sıklaştırılmalıdır. 

‘DİSKİ’nin su zammı kararı iptal edilmelidir’

* DİSKİ’nin derhal su zammına ilişkin kararı iptal etmesi, ücret indirimine gitmesi ve faturalarını ödeyemeyen vatandaşlara kolaylık sağlaması gerekmektedir. Böyle olağanüstü bir süreçte hijyen için elzem olan şebeke suyu ücretsiz verilmelidir

* Cezaevlerine ilişkin yeni düzenlemelere gidilmeli, mahpuslar arasında ayrım gözetmeksizin af kapsamı genişletilmelidir. Risk faktörü taşıyan hasta mahpuslar bir an önce tahliye edilmelidir. 

‘Sağlık çalışanı sayısı artırılmalı’

* İş yükü artan sağlık çalışanlarının viral maruziyetleri göz önünde bulundurulmalıdır. Sağlık çalışanı sayısı arttırılmalı, yeni atamalar ve toplu alımlar yapılmalıdır.

* Pandemi sürecinde yetersiz kalan 1. Basamak sağlık hizmetleri topluma dayalı bölge tabanlı geçiş sağlanarak yeniden düzenlenmelidir. 

* Covid-19 aşıları ile ilgili süreç şeffaflaştırılmalı, topluma güven veren bir tarzda yürütülmelidir. Bir an önce toplumun tüm duyarlı kesimlerine yetecek düzeyde aşı tedarik edilmelidir.

‘Çok sayıda kronik hastalığı olanları pandemi döneminde kaybettik’

Açıklamanın ardından gazetecilerin soruları yanıtlandı. Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi Üyesi Halis Yerlikaya, salgın nedeniyle kentte çok sayıda insanın yaşamını yitirdiğini, ancak bunların kayda geçirilmediğine vurgu yaptı.

Covid-19 dışı hastalıklardaki ölüm artışlarına dikkat çeken Yerlikaya, “Bir ülkedeki sağlık sistemi, salgın dönemlerinde diğer hastalıklardan toplumu ne kadar koruyabildiğiyle ilgilidir. Çok sayıda kronik hastalığı ve akut hastalarda ne yazık ki pandemi döneminde kaybettik.” dedi. 

DTO Genel Sekreteri Mesut Kaya (solda) TTB Merkez Konseyi Üyesi Halis Yerlikaya (ortada) DTO Başkanı Elif Turan (sağda)

‘Haritaya baktığımda acı duyuyorum’

Yerlikaya, bölgenin risk haritasında mavi olarak işaretlenmesine ilişkin soruya ilişkin şu değerlendirmede bulundu: “

Bu haritaya bakıldığında ben acı duyuyorum açıkçası. Hastanelerde hasta seçme durumunda kaldığımız bir dönemden geçtik. Bunun bir sonucu olarak toplum içerisinde bir bağışıklığın kazanıldığını düşünüyoruz. Bunun ne kadar kalıcı olacağını bilemiyoruz. Toplumsal bağışıklığın oluşması için aşı çalışmaları çok uzak ve yavaş gidiyor. Yeterli aşı yok. Dolayısıyla önümüzdeki süreçte vaka sayısında artışla karşı karşıya kalabiliriz. Bu nedenle her şey bitti algısının doğru olmadığını düşünüyoruz.”

MA – DİYARBAKIR