‘Endüstriyel üretim biyoçeşitliliğe zarar veriyor’

Dünya Gıda Güvenliği Günü kapsamında açıklama yapan meslek örgütleri, endüstriyel üretimin biyoçeşitliliğe zarar verdiğini ve halk sağlığı problemine yol açtığını belirtti. 

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, Kimya Mühendisleri Odası Ege Bölge Şubesi, Ziraat Mühendisleri Odası ve Veteriner Hekimleri Odası, Dünya Gıda Güvenliği Günü dolayısıyla ortak açıklama yayınladı. Açıklamada, pandemi sürecinin insanların sağlıklı yaşayabilmesi için yeterli, dengeli ve güvenli gıda ile temiz suya erişiminin hayati önem taşıdığını gösterdiği belirtildi. Gıda güvenliğinin tarımsal üretimin güvenliğinden geçtiğine vurgu yapılan açıklamada, “Bunu sağlayabilmek gıda egemenliği ve agroekoloji ile mümkündür” denildi.

Gübreler denetlensin

Tarım ve endüstride kimyasalların aşırı ve bilinçsizce kullanılmasının güvenli gıda ve suya erişime engel olduğu vurgulanan açıklamada, bu durumun aynı zamanda biyoçeşitliliğe zarar verdiği ve halk sağlığı problemine yol açtığını belirtildi. Açıklamada, güvenli ve yeterli gıdaya ulaşabilmenin önemli yollarından birisinin bölgesel biyo-ekonomi modellerinin geliştirilmesi olacağı vurgulandı. Açıklamada, ithal edilen gübrelerin denetlenmesi istendi. 

Tarım politikaları

Hayvansal gıdalardaki antibiyotik kalıntılarının insan sağlığını olumsuz etkilediğine dikkat çekilen açıklamada, Türkiye’de gıda enflasyonunun kontrol edilemeyen bir şekilde yükseldiği, ekonomik kaygıların gıda güvenliğinin sürdürülebilir olmasına engel olduğu kaydedildi. Açıklamada, “Gıda enflasyonunun yüksek olması, gıda harcamaları toplam harcamasının büyük bir bölümünü oluşturan dar gelirli kesimi çok daha fazla etkilemektedir. Oysa tarım açısından zengin kaynaklara sahip olan ülkemiz, 83 milyon insanı rahatlıkla besleyecek toprak büyüklüğü ve verimliliğine sahiptir.  Ancak tarım politikalarında yapılan yanlışlar, çiftçilerin ve kooperatiflerin yeterli desteği alamaması, tarım arazilerinin yok edilmesi, yüksek gübre ve mazot fiyatları gibi sebeplerle üretim kapasitemiz düşmekte ve kendi üretebileceğimiz ürünleri ithal eder hale gelmekteyiz.”

MA / İZMİR