HDP’li Temelli: Roboski’de hukuk sürecinin açılmasını sağlayacağız

Roboski’de işlenen insanlık suçuna dair hukuki bir sürecin başlatılmamasındaki sorumluluklarına ilişkin özeleştiri verdiklerini belirten HDP’li Sezai Temelli, “Hukuken yaratılmış olan eksikliler vardır ama bu süreç sonlanmamıştır. Siyasi mücadele ve kararlılığımızla yeni bir hukuk sürecinin eninde sonunda açılmasını ve adaletin yerine gelmesini sağlayacağız.” dedi.

HDP Van Milletvekili Sezai Temelli (sağda) Roboski köyündeki anmada

Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Roboski köyünde Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) ait uçakların bombardımanı sonucu 19’u çocuk 34 kişinin yaşamını yitirmesinin üzerinden 9 yıl geçti. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Van Milletvekili Sezai Temelli, katliamın 9’uncu yılında Roboski’de Mezopotamya Ajansı’na konuştu. 

‘Sorumlular hala yargı önünde hesap vermedi’

Roboski’nin 9’uncu yılı olduğunu ve işlenen insanlık suçuna dair sorumlularının hala yargı önünde hesap vermediğini söyleyen Temelli, şunları ifade etti:

“Her gelip gittiğimizde gördüğümüz şey; acının kendisini var ettiği, koruduğu, büyüdüğü ve insanların adalet arayışının devam ettiğidir. Bu adalet arayışının 9 senedir sürdürülmesi, tabi ki çok önemli. Çünkü 9 sene önce yaratılmış olan bu katliamın sorumluları hala iktidardadır. Diğer taraftan özellikle bütün bu sürece baktığımız zaman hukuk alanında da siyasi alanda da mücadele sürüyor.”

‘AYM siyasi saiklerle hareket etmiştir’

Ailelerle birlikte adalet arayışını sürdüklerini kaydeden Temelli, bazı gerçeklere değinmekte de fayda olduğunu söyledi. Katliamın ortaya çıkmasının ardından yargıya hem iktidarın hem de Genelkurmay tarafından müdahale edildiğini belirten Temelli,  şöyle devam etti:

“Dolayısıyla hiçbir mahkeme bu suça dair bir dava açmamıştır. Bu durumda da aileler, bireysel başvuru yapmak üzere Anayasa Mahkemesi’ne başvurmuşlardır. AYM de bu bireysel başvuruları değerlendirirken, şekil şartlarına bakmış, şekil şartlarındaki eksiklikleri ileri sürerek, bireysel başvuruları reddetmiştir. AYM’nin öncelikle buradaki tutumu yine devleti korumaya yönelik ve iktidarın yönlendirmesiyle siyasi saiklerle hareket etmiştir. Çünkü bu kadar büyük bir suçun bu kadar hafif gerekçelerle reddetmesiyle herkeste bu şüpheyi doğurmuştur.”

‘AYM’de çıkan tablo Şırnak Barosu’nun kusurundan kaynaklanmıştır’

Temelli, Anayasa Mahkemesi’nde ortaya çıkan tablonun Şırnak Barosu’nun kusur ve özensizliklerinden, sorumlu davranmamasından kaynaklandığına işaret etti. Şırnak Barosu’nun eksikli yaklaşımının hukuk alanında çok büyük bir mağduriyeti de yaratmış olduğuna vurgu yapan Temelli, şunları kaydetti:

“Diğer taraftan tabi ki Şırnak Barosu’ndaki avukatların bu yaklaşımının da aynı AYM’nin tutumunda olduğu gibi bu kusur çerçevesinde sorumluların hesap vermesi gerekiyor. Çünkü bu öyle geçiştirilecek, hafife alınacak bir suç değil, bir insanlık suçu, bir savaş suçudur. Eğer Türkiye üyesi olsaydı uluslararası savaş suçları ceza mahkemesinde yargılanırdı bundan dolayı. Bugün o yol kapalıdır ama Türkiye’de bu yolu açmak için önemli bir çabaya da ihtiyaç var.”

‘HDP olarak eksikliklerimizden dolayı özeleştirimizi verdik’

HDP olarak da bu işte hukuki süreçteki eksiklerinden dolayı özeleştirilerini verdiklerini söyleyen Temelli, “Çok daha titiz yaklaşmalıydık. Çok daha özenli bir şekilde hukuk süreçlerinin denetimini yapmalıydık. Belki orada en önemli şey bu işi Şırnak Barosu’na bırakmamalıydık. Çok daha kapsamlı bir hukuk sürecini yaratabilmeliydik. Bu konudaki eksikliklerimizden dolayı özeleştirimizi verdik.” diye konuştu.

‘Bu süreç sonlanmamıştır’

HDP’nin siyasi alandaki sorumluluğunu kararlı bir şekilde sürdüreceğini söyleyen Temelli, şöyle devam etti:

“Bu konudaki irademiz çok net ve açıktır. Hukuken yaratılmış olan eksikliler vardır ama bu süreç sonlanmamıştır. Siyasi mücadele ve kararlılığımızla yeni bir hukuk sürecinin eninde sonunda açılmasını ve adaletin yerine gelmesini sağlayacağız. Bu ikisini birbirinden ayırt edelim. Çünkü hukuki süreç sonuçta bir teknik süreç; bu süreçte bütün nedenler biz de dahil olmak üzere eksikliklerden dolayı bir tıkanma yaşanmış olabilir ama siyasi olarak bu işin hesabını sorma kararlılığıyla inanıyoruz ki bu tıkanmış olan hukuk sürecinin de önünü mutlaka açacaktır.”