İşçi Partisi’nin İngiltere’de seçimi kaybetmesinin beş nedeni

Can Hergül*

Guardian’da Kate Proctor imzasıyla çıkan habere göre en önemli nedenler Corbyn’in yeterince meşhur olmaması, karışık bir manifesto ve Brexit konusundaki duruşu. İşçi Partisi kuruluşundan bu yana en büyük hezimetini yaşadı. Sahip oldukları onlarca vekil koltuğu muhafazakarların eline geçti.

Parti Cuma günü neden kaybettiklerini, sebepleri ve bir dahaki seçimlerde nasıl geri döneceklerini tartıştı. Aşağıda İşçi Partisi’nin yenilgisini meydana getiren beş nedene bakacağız.

İşçi Partisi lideri Jeremy Corbyn

1- Jeremy Corbyn

Richard Burgon gibi gölge kabine (Aktif olarak kabinede yer almayan fakat tecrübeli üyeler) üyelerinin bir gecede parti liderlerini canlı yayınlarda övmesi, dürüstlüğünü vurgulamasına rağmen seçimlerin son saatlerine doğru yapılan görüşmelerde seçmenlerin çoğu Corbyn’in yeterince meşhur bir figür olmadığı görüşünü belirtti. Corbyn seçim yarışına girdiğinde parti genelinde memnunluk oranının 1970’lerden beri ilk defa bu kadar düşük olduğu belirlendi. Bazı İşçi Partisi üyelerine göre Corbyn’in eskiden İrlanda Cumhuriyetçi hareketine olan desteği de sürekli olumsuz olarak akla gelmekte. Ruth Smeeth başından beri Corbyn’i eleştiren bir parti üyesi olarak Sky News’e şöyle konuştu: “Kişisel eylemleri bu sonuç, seçmenlerime ve bir gecede ülkenin hepsine mâl oldu.”

2- Manifesto

İşçi Partisi’nin 2019 seçim vaatleri gereğinden fazla dolu ve abartılıydı. Yaşlılara bedava bakım hizmetleri, üniversitelerde harçların bedava olması, seçmen yaşının 16’ya düşürülmesi ve WASPI (Devlet Emeklilik Eşitsizliğine Karşı Kadınlar) kadınları için yapılacak ödemeler, ki bazı üyelerin söylediğine göre bunların dışında söylenmeyen ve yarı yolda vazgeçilen bir sürü vaat daha vardı ve parti seçmenin kafasını vaatlerle doldurmamak adına bunlardan vazgeçti. Bir İşçi Partisi üyesine göre, “İnsanlar vaatleri sevmediklerinden değil, vaatlerin sayısının çok olduğundan dolayı partiye destek vermedi.”

3- Brexit stratejisi

İşçi Partisi yöneticileri Brexit’in yerel seçim faaliyetlerine gölge düşürdüğünü belirtmişti ancak gölge kabine üyeleri kendi partilerinin Brexit hakkındaki hedeflerinin belli olmadığını öne sürdü. İşçi Partisi sözcüsü Ian Lavery “17,4 milyon referandum seçmeninin isteklerinin göz ardı edilmesi faydalı bir hareket olamaz” dedi. Demokrasiyi kaale almamak herkesin zararına olur. Don Valley’deki yerini kaybeden üye Caroline Flint “Elden kaçırılan delege koltuklarını gördüğümüzde partinin doğru yön izlemediği açıkça belli olmaktadır” dedi.

4- Kırmızı duvarın çöküşü

İşçi Partisi her zaman çalışan kesimden gelecek oyu garanti olarak gördü. Zengin kesimden vergi alınıp halk yararına projelerde kullanılacağı söz verilmişti ancak bu sözler eski kömür, çelik ve diğer üretim ilçelerinde seçmenler tarafından pek de ciddiye alınmamış gözüküyor.

Kırmızı duvar denen Bolsover, Rother Valley, Blyth Valley, Darlington and Redcar bölgeleri İşçi Partisi’ne neredeyse 100 yıla varan bir süredir bağlıydı. Bazı eleştirilere göre Londralı orta sınıf Corbyn, vaatlerine rağmen çalışan kesime pek hitap edemedi ve bir sürü iş arkadaşı gölge kabine üyesi Emily Thornberry Brexit sekreteri, Keir Starmer içişleri sekreteri, Diana Abbott gibi üyeler, komşu seçim bölgelerinden çekildiler.

5- Seçim stratejisi

İşçi Partisi çoğunluğu hedefliyordu ve tabanını genişletmek istiyordu belki de bu durum kampanyayı pahalılaştırdı. Birmingham ve Bristol gibi garanti yerlerde yapılan mitingler dışında Telford, Middlesbrough ve Doğu Cleveland’da mitingler yapıldı ve marjinal kesime hitap edilmeye çalışıldı. 2017’nin güçlü seçim kampanyası şirketi Momentum, dikkatini sadece ultra – marjinal koltuklara ve kendileriyle aynı çizgide olan adaylara çevirdi. Bu durum 3 bin ile 5 bin arası koltuğun riske atılması demekti çünkü grubun sahada sürekli boy gösteren bir ekibi yoktu. Bütün emek ve efor Boris Johnson’ın anahtar görünen Uxbrigde ve güney Ruislip koltuğuna harcandı.

Bu yazı çevirisi ile birlikte Can Hergül tarafından yeni1mecra için derlenmiştir.