Kadın örgütleri: Cinsel istismar ve cinsel şiddetin önünü açacak tasarıyı kabul etmiyoruz

Kadın örgütleri, infaz paketi taslağındaki cinsel suçlara indirim maddesinin eklenmesine tepki göstererek, çocukların cinsel istismarının, kadınlara yönelik cinsel şiddetin önünü açacak her türlü yasal düzenlemeden uzak durulması çağrısında bulundu.

Kadın örgütleri, infaz düzenlemesindeki değişikliklerin koronavirüsle mücadele kapsamında değerlendirilemeyeceğine dikkat çekerek, düzenlemenin hayata geçmesi halinde kadın ve çocukların hayatının tehlikeye gireceğine işaret etti.

Nafaka Hakkı Kadın Platformu ile TCK 103 Kadın Platformu 6 Ocak’ta hazırlanan tasarıya ilişkin açıklama yapmıştı

Yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle infaz düzenlemesine hız verildi. AK Parti’nin hazırladığı, infaz düzenlemesini de içeren 3. Yargı Paketi çalışmalarının kapsamı da belli oldu. Siyasi parti gruplarına sunulan çalışmayla ilgili görüşmeler tamamladıktan sonra teklif son şekli verilerek Meclis Başkanlığına sunulacak.

Yeni infaz düzenlemesinde, çocukların tahliye edilmesine ilişkin bir değişiklik yer almazken, mağduru kadın ve çocuk olan şiddet suçlarının affedilmesi isteniyor. Ayrıca cinsel suçlar da indirim kapsamında yer alıyor.

‘Yargı paketi çalışması hızlandırıldı’

Nafaka Hakkı Kadın Platformu ile TCK 103 Kadın Platformu, 103 kadın örgütünün imzasının yer aldığı ortak açıklama yaptı. Açıklamada, bir süredir gündemde olan infaz indirimini içeren yargı paketiyle ilgili çalışmaların koronavirüs kapsamında cezaevlerinin boşaltılması amacıyla hızlandırıldığına dikkat çekilerek, bir dizi kanunda değişiklik öngören tasarının taslak metninin basına yansıdığı kaydedildi.

‘Değişiklikler koronavirüs kapsamında değerlendirilemez’

Açıklamada, koronavirüsle mücadelede, okullar, üniversiteler, ibadet mekanları ve cezaevleri gibi toplu şekilde bir arada bulunulan ortamlarda önlemler alınması kamu sağlığının korunması için şüphesiz gerekli olduğu belirtildi. Açıklamada, “Ancak, basına yansıyan taslak metin incelendiğinde, yapılması planlanan yasa değişikliklerinin kamu sağlığının korunması amacıyla koronavirüs kapsamında alınması gereken değişiklikler olarak değerlendirilemeyeceği görülmektedir.” denildi.

‘Kamu sağlığını koruma amacı taşımıyor’

Getirilmeye çalışılan değişikliklerin doğrudan bir af ya da salıverme niteliğinde olmadığına işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Sadece belli sayıda mahkumun denetimli serbestlik ve koşullu salıverilme altında tahliyesinden ibarettir. On binlerce mahkum cezaevlerinde kalmaya devam ederken bir kısım mahkumun salıverilmesi sonucunu doğuracak bir düzenlemenin, koronavirüs kapsamında kamu sağlığını koruma amacını taşımadığı, bu düzenlemeyle amacın yıllardır gündemde olan cezaevlerinin kapasitelerinin azaltılmasından ibaret olduğu açıkça görülmelidir.”

‘Kadın ve çocukların hayatı tehlikeye girecektir’

Koronavirüsün bahane edilerek cinsel saldırı, çocuğun cinsel istismarı ve kadına yönelik şiddet suçlarının da infaz değişikliği kapsamına alınmasına vurgu yapılan açıklamada, “Çocuk istismarı ve tecavüz faili olan ve kadınlara sistematik şiddet uygulayan birçok erkeğin dışarı çıkması, kadın ve çocukların hayatının tehlikeye girmesi anlamına gelmektedir.” diye kaydedildi.

‘Tüm kadınlar için hayati risk’

Açıklamada, infaz süresinde öngörülen bu indirimlerin kadına yönelik şiddet ve çocuk istismarı suçu faillerine cesaret vereceğini ve bu suçu teşvik edeceği ifade edildi. Açıklamada, “Aynı şekilde, kadına yönelik şiddet ve cinsel saldırıdan hüküm giymiş faillerin infaz düzenlemesi ile topluma salıverilmesinin başta mağdur kadınlar olmak üzere tüm kadınlar için hayati risk oluşturacağını öngörüyoruz.” denildi.

Milletvekilleri, medya ve kamuoyuna çağrı

Tüm milletvekillerine ve kamuoyuna çağrıda bulunulan açıklamada, şöyle denildi: “Bu kapsamda tüm milletvekillerini 3. yargı paketine konu olacağı söylenen infaz kanunu düzenlemelerinde her ne sebeple olursa olsun çocuğun cinsel istismarının, cinsel saldırının ve kadına yönelik şiddetin önünü açacak, kadın ve çocukları faillerle bir araya getirerek ciddi hayati risklere sebep olacak herhangi bir düzenlemeye karşı çıkmaya, başta tüm kadınlar olmak üzere basın ve medya kuruluşlarını ve kamuoyunu bu konunun takipçisi olmaya çağırıyoruz! Biz kadınlar, kazanılmış haklarımızı korumak için mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz!”

Kadınlar ayrıca sosyal medyada da #CinselSuçlaraİndirimOlamaz etiketiyle yaptıkları paylaşımlarla söz konusu infaz düzenlemesini neden kabul etmediklerini anlattı.