Gazeteci yazar Bereket Kar, Suriye’deki son durumu yeni1mecra’dan İrfan Uçar’a konuştu. Kar, Suriye dosyasının Rusya’nın elinde olduğunu belirterek, Türkiye’nin İsrail’in geçmişte Lübnan’da yaptığına benzer bir planının olduğunu söyledi.
Gazeteci yazar Bereket Kar, İdlip, Fırat’ın doğusu ve Türkiye’nin yaptığı müdahalenin ardından oluşan yeni duruma rağmen 9 yıllık savaştan sonra Suriye’de bir çözümün gözükmeye başladığını söyledi. Kar, “Gerek Suriye’deki muhalefet güçlerinin gerekse uluslararası güçlerinin Suriye’yi yıkalım ve yeniden kuralım projeleri şu anda çökmüş durumda. Mevcut sistemi kabul eden bir çözüm aranıyor” dedi.
Bereket Kar mevcut durumu şöyle özetledi:
“Kürtlerin de içinde olduğu Suriye Demokratik Güçleri üçüncü hattı temsil ediyor. Direk iktidarı yıkmayı hedefleyen bir konumda değiller. IŞİD’tan El Nusra’ya kadar bütün radikal İslamcılar ise Esad’ı ve Baas rejimini yıkarak bir şeriat devleti kurmayı hedefliyorlardı. Gelinen aşamada bu istekleri olmadı. Kürtler her ne kadar Rojava’da özerk bir yapı oluşturulmuş ise de şu anda uluslararası güçler bunu bozmuş durumdalar.”
“Kürtler ta başından beri masaya kabul edilmediler” diyen Kar, “Kürtlerin masaya oturmasını Rusya Suriye yönetimine kabul ettirdi, ama bu kez Türkiye çok ciddi olarak direndi. ABD ise bunda ısrarlı olmadı. Anayasayı yapan masada şu anda Rojova Kürtleri yok” diye konuştu.
Bereket Kar, şöyle devam etti:
“ABD ve Rusya ile birlikte Esad’ın zimmi onayı ile Türkiye Suriye’ye operasyon yaptı. Suriye dosyası Rusya’nın elinde. Her ne kadar ABD belirli bir rol oynadı ise de bunu sonuna kadar devam ettirme şansı yok. ABD’yi Suriye’de tutabilecek toplumsal dinamikler, güçler yok. Kürtler deniliyor. Ama Kürtler de ABD’yi de Rusya’yı da biliyor. Öyle bir tarihsel dönem içinden geçtiler ki Kürtler iki arada bir derede kaldı.”
Türkiye Suriye’de neyi hedefliyor?
“Türkiye 4 milyonu bulan sığınmacıları Suriye’nin kuzeyine yerleştirerek insan kalkanlı bir tampon bölge oluşturmak istiyor. Bu sivil insanlardan çok ta başından beri destek verdiği 10 binlerce ÖSO’cu var. Dikkat edilirse müdahaleden bir ay önce Suriye Milli Ordusu’nu kurdu. Bu çatı altında 40 kadar İslami örgüt var. Bunlar içinde geçmişte IŞİD, Nusra ve El Kaide gibi örgütlerde bulunanlar da yer alıyor. Türkiye bunları Afrin’e, Ceraplus’a, Bab’a, Mümbiç ve diğer bölgelere taşımak gibi bir hedefi var. Bir de çözülmemiş İdlip meselesi var. Halen 50-60 bin kişilik silahlı bir güç var orada. Bunların büyük bir kesimini bu bölgelere taşıyamayacağını biliyor. Çünkü bunların büyük bir bölümü Uygur Müslüman savaşçıları, bir kesimi de Çeçen’dir.”
‘Paralı askerler yerleştirilecek’
“Bu plan geçmişteki Arap Kemeri Planı’ndan çok daha tehlikeli bir plandır. Arap Kemeri planı Suriye’de ciddi sorunlar yarattı. Hiç olmazsa Arap Kemeri’nde orada yaşayan halklardan insanlar vardı. Birbirini tanıyan insanlardı. Türkiye öncelikle paralı askerleri oraya yerleştirecektir. Gelecekte Suriye rejimine karşı sürekli Türkiye’yi destekleyecek bir güç olarak bakılıyor. Dünyada bir tek İsrail bunu Lübnan’da denedi. Bu planı Suriye güçleri kabul etmez. Suriye rejimi de kabul etmez. Zaten buna işgal diye bakıyor.”
Bereket Kar, operasyon sırasında cezaevinden kaçan 265 IŞİD’linin Türkiye’ye nakledildiğini de ifade etti.
