Karadağ: Şartlı tahliye koşulları eşitlenmeli

Yargıçlar Sendikası eski Genel Başkanı ve Yeni1mecra’nın yazarlarından Mustafa Karadağ COVID-19 salgını nedeniyle hapishanedekilere ve çalışanlara ilişkin yapılması gerekenleri sıraladı.

Av. Mustafa Karadağ

Karadağ, COVID-19’un her yeri tehdit ettiği, bulaşıcılığının geometrik olarak arttığı ve tedavisinin olmadığı ölüm oranının yüksek olduğunu hatırlattı. Hapishanelerde kapasitenin üzerinde 60 bin kişinin bulunduğunu ve bu durumun virüsle mücadelede çok güçlükler ortaya çıkardığına dikkat çekerek, “Tüm mahpusların sağlığının ve güvenliğinin devletin sorumluluğundadır” dedi.

Şartlı tahliye koşullarının suçlara göre yeniden düzenlenmesiyle adi suçlular lehine indirimler yapılması doğru olmadığını ifade eden Karadağ, salgın karşısında yapılmasını şu şekilde özetledi.

Asıl olanın tutuksuz yargılama olduğu ve devletin bu tutukluların sağlığını korumakla yükümlü bulunduğu hatırlanmalıdır. Suç ayrımı yapılmaksızın, hüküm özlüler dahil tüm tutukluların diğer adli kontrollerin uygulanması şartıyla veya kontrolsüz tahliye edilmelidir.

Yasaların hükümlülerin sağlık durumu iyi olmayanlar ile risk grubunda bulunanların infazına ara verilmesine imkan tanıdığına dikkat çeken Mustafa Karadağ, şunları kaydetti:

Açık cezaevleri geçici olarak kapatılmalı

“Diğer hükümlülerin fiziki mesafe koşullarına uygun şekilde koğuşlara yerleştirilmesi ve sürekli kontrol edilmesi, gerekli ve yeterli tıbbi tedbirler alınmalı.

Kısa süreli hapis cezasına mahkum olanlar ile açık cezaevine ayrılanların infazına ara verilmesini sağlayacak düzenlemeler yapılmalı.

Açık Ceza İnfaz Kurumları geçici olarak kapatılmalı.

Ceza İnfaz Koruma Memurlarının en az süreyle çalışmasına imkan verecek şekilde vardiyalı çalışmaları sağlanmalı.

Mali konularda alınan mücbir sebep kararlarının mahpuslar ve cezaevi çalışanlarından esirgenmemeli.

İnsanların günlük yaşamlarını tehdit eden adi suç hükümlülerinin affı ve topluma dönüş yeteneğini kazanmayan, mükerrer suçluların hak etmeyecekleri şekilde salıverilmeleri sonucunu doğuracak düzenlemelerden kaçınılmalı.”