Karamollaoğlu: İmar barışı savaş gibi yıkıcı sonuçlar doğuruyor

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, İzmir’de yaşanan depreme dikkat çekerek, “İmar barışı savaş gibi yıkıcı sonuçlar doğuruyor.” dedi.

Sorumlu iktidarın da bu durumdan şikayetçi olduğunu belirten Karamollaoğlu, “Mesul olanlar da şikayetçi ise kim çözecek bu problemleri?” diye konuştu.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, 30 Ekim günü İzmir’de meydana gelen depreme ilişkin basın toplantısı düzenledi. Konuşmasına İzmir depremine değinerek başlayan Karamollaoğlu, Şair Ahmed Arif’in “Nerede bir can ölse, oralı olur yüreğim. Olmalı zaten. Olmazsa insan olmaz yüreğim.” dizelerini okudu.

Karamollaoğlu, “Bu hafta yüreğimiz İzmirdeydi, İzmirlilerleydi.” diyerek, depremde yakınlarını kaybedenlere başsağlığı, yaralılara da acil şifa diledi.

‘İmar barışı savaş gibi yıkıcı sonuçlar doğuruyor’

Karamollaoğlu, İzmir depreminin bir kez daha betonlaşma, çarpık kentleşme ve denetimsizliğin en büyük problem olduğunu gösterdiğini söyledi. Karamollaoğlu, şunları dile getirdi:

“Ne yazık ki 6.8 şiddetinde bir depremde böyle bir tablo ile karşı karşıya kaldık. Bakınız açık bir şekilde ifade etmek istiyorum; İmar barışı savaş gibi yıkıcı sonuçlar doğuruyor. Bu sonuçlar hepimizin canını yakıyor, giden canlar geri gelmiyor. Bu problem ancak ve ancak sorumlu bir yönetim anlayışı ile çözülebilir. İşin garibi bu durumdan herkes şikayetçi işin garibi iktidar da bu durumdan şikayetçi. Mesul olanlar da şikayetçi ise kim çözecek bu problemleri?”

‘Elazığ depreminden bugüne hangi adımlar atıldı?’

Rant merkezli zihniyetten çıkılmadıkça Türkiye’nin bu tür acılarla karşı karşıya kalmaya devam edeceğine işaret eden Karamollaoğlu, Elazığ depreminden bugüne hangi adımların atıldığını, hangi önlemlerin alındığını sordu.

Erdoğan’ın 17 yıl önceki konuşmasına hatırlatma

Karamollaoğlu, AK Parti’nin 3 Kasım 2002’de iktidara geldiğini, 2003’de depremle alakalı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın şunları ifade ettiğini aktardı:

“Yer altında fay kırıklıklarından önce -bağışlayın, söylemek zorundayım- kırılan ar damarlarıdır. Binaların yıkılmasının asıl sebebi ahlak hırsızlığıdır, demokrasiden çalmaktır, hukuk kapkaççılığıdır, siyaset yan kesiciliğidir ve kamu yönetimi kalpazanlığıdır.”

17 yıl sonra Erdoğan’a bu söylediklerini bir daha hatırlatmak istediklerini söyleyen Karamollaoğlu, “Yaşadığımız acı gelip geçecek ve olanları unutacak mıyız?Yoksa deprem kuşağında olan ülkemizde bir daha böyle acılar yaşanmaması için ciddi, tutarlı ve el birliği ile çalışmaya mı başlayacağız.” dedi.

‘Kanal İstanbul’a ayrılması düşünülen bütçe İstanbul’a ayrılsın’

Uzmanların sürekli olarak beklenen büyük İstanbul depremi hakkında uyarılarda bulunduğuna işaret eden Karamollaoğlu, “Şimdi bizim bu depreme hazırlığımız ne durumda?” diye sordu. Toplanma alanlarının AVM’lerle doldurulduğu bir şehrin depreme hazır olduğunu söylemenin mümkün gözükmediğini ifade eden Karamollaoğlu, Kanal İstanbul’a ayrılması düşünülen bütçenin baştan sona şehrin depreme hazır hale getirilmesi için kullanılması çağrısında bulundu.

‘Ekonomide iş çığırından çıktı’

Karamollaoğlu, ekonomideki gidişata ilişkin konuşmasını sürdürdü. Ekonomide adeta deprem yaşandığını belirten Karamollaoğlu, “İş çığırından çıktı. Ekonomi bu süreçte asla ihmal edilemez, Sayın Bakan’ın dolara bakmıyorum demesinden bu yana Dolar 8.50 Euro 9.91 seviyesini gördü. Nereye gidiyoruz bunu göz önüne almamız gerekmekte.” dedi.