Eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar’ın da Sezgin Baran Korkmaz’ın özel uçağını kullandığı ortaya çıktı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun ardından eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar’ın da, ABD’nin talebiyle Avusturya’da yakalanan ve kara para aklamakla suçlanan Sezgin Baran Korkmaz’ın uçağını kullandığı ortaya çıktı. CHP Mersin Milletvekili ve Parti Meclisi üyesi Ali Mahir Başarır, firari Sezgin Baran Korkmaz’a ait TC-YYA kanat kod numaralı uçağı AKP Milletvekili Zülfü Tolga Ağar’ın babası Mehmet Ağar’ın da kullandığını açıkladı.
CHP’li Başarır, şunları söyledi: “Kara para aklamadan suçlanan, Türkiye’de 7,5 yıl hapis cezasına çarptırılan ama mahkemesi ertelenen Sezgin Baran Korkmaz’ın özel uçağını Süleyman Soylu’dan sonra Mehmet Ağar da kullanmış. Mehmet Ağar, bu uçağı 24 Ocak 2020’deki Elazığ Depremi’nden 4 gün sonra kullanarak İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan Elazığ Havalimanı’na gitmiş. Bu havaalanına gidişinde ise, TC-YYA uçak kanat numarası ile Sezgin Baran Korkmaz’a ait SBK Holding uçağını kullanmış. Sanki ülkede bu uçaktan başka bir uçak kalmamış gibi devlet erkanına yakın çoğu kişi bu uçağı kullanmış. Mehmet Ağar, THY’nin tarifeli uçağına binemiyor mu? Baktığımız görsellerde, Elazığ Havaalanı ve akabinde çekilmiş olan görsellerde, Sezgin Baran Korkmaz adlı şahıs da bulunuyor. Bu şahıslar, Elazığ’a büyük depremden 4 gün sonra geliyor. Sanki devletten birisiymiş gibi şu anda Avusturya’da cezaevinde olan Sezgin Baran Korkmaz da burada bulunuyor. Bu isimleri ise AKP Elazığ Milletvekili Zülfü Tolga Ağar karşılıyor. Devletin eski bir bakanı her iş adamının özel uçağına biniyor mu? Depremden geçen 4 gün içinde Elazığ’a uçan başka bir uçak bulamadı mı? İktidar partisinin bir milletvekili, neden bu adamı karşılıyor? Bu adamın özel uçağını neden herkes kullanıyor?”
‘Namuslu bir savcı soruşturmalı’
Başarır, konuşmasının devamında, şu çağrıyı yaptı: “Namuslu bir savcı, tüm bu olayları soruşturmalı, araştırmalı. Uçağın, uçtuğu rotalar belli, bu uçak nerelere gitmiş, kimleri götürmüş, yurt dışında hangi amaçlarla kullanılmış hepsi belli. Buradaki durum artık Türkiye’nin itibarıdır. Bu olay bir Reza Zerrab olayına dönüşmeden bir an önce ilişkiler açığa çıkarılmalıdır.”
MA / HABER MERKEZİ