Sanatçı Songül Öden: Kadın mücadelesinde sanatın gücü yadsınamaz

Fotoğraf:AA

‘Lal Hayal’ ile 7 farklı kadın karakterini canlandırdığı tek kişilik tiyatro oyununa ilişkin konuşan tiyatro ve sinema sanatçısı Songül Öden, “Ben cebimde biriktirdiğim hikayeleri seyirciyle paylaşmak istedim. Çünkü biliyorum ki kadının mücadelesi paylaşıldığında çok güçlü olarak kalplerde ve zihinlerde ferahlık yaratacak. Sanatın gücü de yadsınamaz.”

Tiyatro ve sinema sanatçısı Songül Öden, yedi farklı karakterdeki kadını canlandırdığı tek kişilik oyunu “Lal Hayal”i Ankaralı sanatseverlerle buluşturdu. MEB Şura Salonu’nda sahnelenen oyun öncesi basın mensuplarına açıklama yapan Öden, iyi bir metin kurgusu için üç yıldır tiyatroya ara verdiğini, yedi yıldır da Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu’yla çalıştığını anlattı. Kadına yönelik şiddet, mülteciler ve mevsimlik tarım işçileri ile çocuklar konusunda çalıştığı için sahada çok fazla bulunduğunu belirterek, şunları söyledi: “Tesadüftür ki yedi senedir çalışıyorum ve yedi kadın. Bu sürede sahada çok sert hikayelerle karşılaştım. Çocuk ve kadın hikayeleriyle… Beni inanılmaz etkiledi. Önceleri hasta oluyordum döndükten sonra sahadan, uyuyordum uzun uzun, çok etkileniyordum. Çok ağlıyordum. BM yetkilileri bunun geçeceğini ve hizmete dönüşeceğini belirtti. Ben cebimde biriktirdiğim hikayeleri seyirciyle paylaşmak istedim. Çünkü biliyorum ki kadının mücadelesi paylaşıldığında çok güçlü olarak kalplerde ve zihinlerde ferahlık yaratacak. Sanatın gücü de yadsınamaz.”

‘Ön ekip kadınlardan oluşuyor’

Öden, oyununda yedi kadının kriminal bir olayın parçasını tamamladığını, seyircinin kadınların hikayelerinin sonunda ancak katilin kim olduğunu anlayacağını ifade etti. Proje tasarımı kendisine ait olan oyunun yönetmenliğinin Ezel Akay ile Aysel Yıldırım’a ait olduğunu kaydeden Öden, oyunun ön çalışma ekibinin kadınlardan oluştuğuna dikkati çekti.

‘Türkiye’deki bütün kadın renkleri var’

Öden, bir seneyi aşkın süre masa başı çalışması yaptıklarını dile getirerek, “Türkiye gibi düşündük biz oyunu. Türkiye’deki bütün kadın renkleri var. Yedi bölgenin kadını var gibi diyebilirim. İstanbullu, Kürt bir kadın, göçmen bir hip hopçu ama hikayeyi birleştirdiğinizde hiçbirimizin birbirimizden farkı yok. Her yaştan her meslekten kadın var.” dedi.

BM ile sahada yaptığı çalışma kapsamında sahnelediği bir oyunun ardından yanına gelen mülteci kadınların ‘bizi anlattığınız için teşekkür ederiz’ dediğini aktaran Öden, “Bu tek taraflı bir şifalanma değil. Kendi mesleğimi de misyon olarak yapıyorum. Kendi isyanımı, kendi manifestomu ve gördüğüm ama karşı durduğum şeyleri anlatmanın yolu benim için sahne. Dolayısıyla bu çift taraflı şifalandırıcı bir durum oldu” diye konuştu. Öden, evrensel bir konu anlattıkları için Türkiye’de ve yurt dışında turne yapacaklarını, oyun için birçok dilde üst yazı hazırlandığını belirtti.

Oyunda “su zemini” kullanıldı

Zümrüt, Safo, Elmas, Mercan, Firuze, İnci, Yeşim ve Lal Hayal ismindeki kadınların hayatlarındaki sıkıntıları, gördükleri şiddetin, yaşadıkları acıların anlatıldığı ve sorgulandığı tek kişilik oyunda, yalın bir sahne dekoru ile hayatın yansımasını ve akış halinde olmasını anlatan “su zemini” kullanıldı. Oyunun Ankara’da ilk gösteriminde izleyiciler Songül Öden’i ayakta alkışladı.

Kaynak:AA