İsrail’in idari tutukluluk uygulamasına karşı 103 gün açlık grevini sürdüren Filistinli tutuklu Mahir el-Ahres, serbest bırakıldı.
Ahres, “İradem İsrail işgaline karşı zafer kazandı. Silahımız yok ama işgal ve onun ırkçı politikalarına karşı koyacak güçlü iradeye ve kararlılığa sahibiz.” dedi.
Filistin Kurtuluş Örgütü’ne bağlı Esir İşleri Başkanı Kadri Ebubekir, yaptığı açıklamada, İsrail’in Mahir el-Ahres’i (49) 26 Kasım’da serbest bıraktığını duyurdu. Kadri Ebubekir, Ahres’i Batı Şeria’daki Nablus’ta bulunan en-Necah Ulusal Hastanesi’ne nakletmek için hazırlık yapıldığını belirtti.
‘Silahımız yok ama güçlü iradeye ve kararlılığa sahibiz’
Serbest bırakılan Ahres, Cenin kentindeki Sile ez-Zahr beldesindeki evinde AA muhabiri Kays Abu Semra’ya değerlendirmelerde bulundu.Yaklaşık 3,5 ay boyunca açlık grevini sürdüren Ahres, “İradem İsrail işgaline karşı zafer kazandı. Silahımız yok ama işgal ve onun ırkçı politikalarına karşı koyacak güçlü iradeye ve kararlılığa sahibiz.” dedi.
‘Bize karşı uygulanan bu zulme sessiz kalamayız’
İsrail’in işgal politikasını gözler önüne sermek ve ifşa etmek için açlık grevine gittiğini ve bunu başardığını söyleyen Ahres, “Bize karşı uygulanan bu zulme sessiz kalamayız.” ifadelerini kullandı.
Ahres, bir gün dahi tutuklanmayı kabul etmeyeceğini, tekrar tutuklamaya kalkarlarsa yeniden açlık grevine gireceğini belirterek, “Açlık grevi sırasında işgalcilerin beni öldürmeyi planladıklarını hissettim. İşgalciler benim ve tüm tutukluların iradesini kırana kadar taleplerin uygulanmasını geciktiriyor.” diye konuştu.
‘Arkamda işkence gören esirleri bıraktım onları desteklemek için çalışacağım’
İsrail hapishanelerinde tutuklu arkadaşlarının “en iğrenç İsrail suçlarına” maruz kaldığına işaret eden Ahres, arkasında işkence gören esirler bıraktığını vurgulayarak, bundan sonra onları desteklemek ve serbest bırakılmaları için çalışacağını söyledi.
Filistinli gruplara bölünmeleri bitirip birlik olma çağrısı yapan Ahres, birlik olarak işgalcileri hezimete uğrattıklarını, halkın sağlam duruşu olmadan bu işgalcilerle müzakere etmenin mümkün olmadığını vurguladı. Ahres, sağlık durumuna ilişkin ise “İyiyim ve öyle de olacağım.” dedi.
‘Zafer sabırdan başka bir şey değildir’
Açlık grevi süresince zor günlerden geçtiğini kaydeden Ahres, “Şehadete yaklaştığımı hissettim. Tüm acılara ve zorluklara rağmen sabrettim. Zafer sabırdan başka bir şey değildir.” diye konuştu.
Davasıyla ilgili uluslararası ve Filistinliler arasındaki dayanışmadan övgüyle söz eden Ahres, “Tutuklular meselesi her zaman Filistin halkını işgalciler karşısında birleştiriyor. İşgalciler her zaman aramızda anlaşmazlık çıkarmaya çalıştı ama başaramayacaklar.” ifadelerini kullandı.
İdari tutukluluk kararına tepki için açlık grevine başlamıştı
Mahir el-Ahres, İsrail’in serbest bırakma kararına karşılık 103 gündür sürdürdüğü açlık grevine 6 Kasım’da son vermiş, 26 Kasım günü serbest bırakılmıştı.
İsrail askerlerince işgal altındaki Batı Şeria’nın Cenin kentindeki evinden 27 Temmuz’da gözaltına alınan Ahres, Tel Aviv yönetiminin “idari tutukluluk” ve keyfi uygulamalarını protesto etmek için açlık grevine başlamıştı.
Ahres, 1989, 2004, 2009 ve 2018 yıllarında da İsrail güçlerince 4 kere gözaltına alınmış, toplam 62 ay tutuklu kalmıştı.
İsrail hapishanelerinde 4 bin 400 tutuklu bulunuyor
İnsan hakları örgütlerine göre, İsrail hapishanelerinde 155’i çocuk, yaklaşık 350’si idari tutuklu olmak üzere yaklaşık 4 bin 400 tutuklu bulunuyor.
İsrail’in ‘idari tutukluluk’ uygulaması
İsrail, “idari tutukluluk” adını verdiği uygulamayla Filistinlilerin istihbarata dayalı 1 ila 6 ay alıkoyabiliyor. Tutuklunun, “İsrail’in güvenliği için tehlike teşkil ettiğine” karar verilmesi halinde askeri hakim, suç isnadında bile bulunmadan tutukluluk süresini 5 yıla kadar uzatabiliyor.