‘T model’ denilen insan tipi: Dış haberciler

Dış haberler gazeteciliğinin öneminin nedenleri onun etkisinde yatıyor. Küreselleşme/globalleşme oranı arttıkça ve yeni teknolojiler haber ve bilgileri daha erişilebilir hale getirdikçe, dış haberler gazeteciliği uluslar arası sahneyi şekillendirmede giderek daha önemli bir rol oynayacaktır.

Oğuz Bakır

Medya içerisinde “ayrıksı otu” olarak tanımlanır dış habercilik. Meşakkatli ve uzun bir yol olduğu, haber merkezinin en kolay vazgeçileni olduğu bilinir. Öyle ki, diğerlerine nazaran, gazeteci Emre Kızılkaya’nın deyişi ile “‘T model’ denilen insan tipi olmak gerekliliğidir. Yani birçok alanda temel bilgilere sahip olmalı ve en az bir alanda uzmanlığınızı derinleştirmelisiniz.”

Peki dış habercilik nedir ve Türkiye ile ilişkisi ilk nasıl başladı?

Bazen uluslar arası, bazen de küresel ya da global gazetecilik olarak da adlandırılan dış habercilik, başka bir ülkeden bilgi ve haber toplama, değerlendirme ve sunma pratiğini ifade eder. Dış haberler muhabirinin hazırladıklarını, başka bir ülkede öğrendikleri ve yaşadıklarını aktardığı, rekabetçi ve uzmanlaşmış bir gazetecilik tarzıdır.

Dış haberler gazeteciliğinin, yalnızca sertifikalı/yetkili olan, dış haberler alanında çalışan gazeteciler ya da yurtdışında bulunan muhabirler tarafından özenle seçilmiş haber ve bilgilerle sınırlandırıldığı yönünde görüşler vardır. Küreselleşme/globalleşme ve teknolojinin bir diğer etkisi de dış haberler gazeteciliğinin tanımının kısmen de olsa daha genişe yayılmasıdır diyebiliriz.

Dış haberler gazeteciliğinin önemi

Dış haberler gazeteciliğinin öneminin nedenleri onun etkisinde yatıyor. Küreselleşme/globalleşme oranı arttıkça ve yeni teknolojiler haber ve bilgileri daha erişilebilir hale getirdikçe, dış haberler gazeteciliği uluslar arası sahneyi şekillendirmede giderek daha önemli bir rol oynayacaktır.

Öyle ki, bir çok kaynakta dış haberler muhabirinin, dünyanın dört bir yanındaki halkın gözleri ve kulakları olduğu söylenir. Diğer gazetecilerin aksine, muhabirin takipçileri (izleyici/okuyucu/dinleyici) olaylara kendileri tanık edecek kadar yakın değildir. Muhabirler, yabancı bir ülkedeki olaylar hakkında halkın tek bilgi kaynağı olabilir.

Muhabirin görevi, olayları olabildiğince objektif olarak gözlemlemektir. Olayla ilgili insanlarla röportaj yaparak, kamuya açık kayıtları araştırarak veya olayı olduğu gibi aktararak gerçekleri doğru bir şekilde kaydederler.

Şanghay’da yaşayan, dış haberler alanından çalışan gazeteci Maria Trombly, diğer alanlara nazaran dış habercilerin çalışma saatlerinin biraz daha esnek olduğunu belirterek, “Bazı gazeteciler sabah 9’dan akşam 5’e kadar çalıştığını söylüyor. Ben genel olarak sabah 10’dan akşam 6’ya kadar çalışıp sonrasında akşam saatlerinde yeninden çalışmaya başlıyorum. Bunun sebebi, kaynaklarımın çoğu ve editörlerimin ABD’de olması” diyor.

Türkiye açısından habercilik

Dış haberciliğe Türkiye açısından baktığımızda, ilk defa 1828 yılında Mısır’da, Mısır valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa tarafından Vekâyi-i Mısriyye gazetesi yayınlanmıştır.

Başka bir ülkede yayın yapmasına karşılık, Osmanlı Türkçesi’yle yayın yapan ilk gazetedir. Genel anlamda Türkçe ve Arapça olarak bastırılan bu yayın organı Mısır’ın Osmanlı Devleti’ne karşı etkin bir propaganda aracı olarak meydana çıkmıştır.

Vekâyi-i Mısriyye, aslında tam anlamı ile bir dış haberciliğin ilk örneğidir. Zira Mısır’da yayınmasına karışık Türkçe olarak yayınlaması, onu bir dış haberler yayın organı olarak örneklendirilmesinin sebebidir.

Osmanlı’da İngilizleri anlatan yayın organı

Vekâyi-i Mısriyye sonrasında, 1840 yılında, bir İngiliz vatandaşı olan William Churchill tarafından çıkarılan Cerîde-i Havâdis, dış habercilik anlamında en önemli örneklerinden biridir. Zira, yazılı kaynaklara bakıldığında Cerîde-i Havâdis Osmanlı’da neredeyse genel anlamda İngilizleri anlatan bir yayın organıdır.  Bu gazetenin bir diğer özelliğini de Ahmet Hamdi Tanpınar şöyle ifade eder; “İlk yıllarda iktidar mevkiinde bulunanların hiçbiri memleket içinde matbuatın kuvvetinden istifadeyi ciddi surette düşünmemiş.”

Dış haberciliğin ilk özel sayfası

Elbette sonraki yıllarda dış habercilik anlamında çokça örnekler var. Ancak en önemli, öne çıkan örneğe bakacak olursak, dış haberler konusunda bir çok gazete okuyucusunun tanıdığı kişi olan Sami Kohen’in Abdi İpekçi Gazeteciliği belgeselinde anlattığına göre, 1960 yılların sonu ve 1970’lerin başındaki bir tarihte, Abdi İpekçi’nin genel yayın yönetmenliği yaptığı, dönemin Milliyet gazetesinde, Türkiye’de ilk kez dış haberlerin ayrı bir sayfa ya da ayrı bir kategori olarakyayın alanı bulmaya başladı.

Daha da yakın döneme baktığımızda da BBC, DW, Independent gibi diğer ülkelerde yayın yapan mecraların Türkiye’de de yayın yapması dış haberciliğe en yakın örneklerden bazılarıdır.

“Dış haberciler her alanda diğerlerine göre daha fazla bilgi sahibi olmalı”

Türkiye’de yaşadığımız yıllardaki dış habercilik alanında uzmanlaşmış az kişilerden biri olarak bilinen gazeteci Emre Kızılkaya ile de hem kendisinin dış habercilik kariyerini hem de genel anlamda az bilinen dışın haberciliğin ne olduğuna ilişkin konuştuk.

Hürriyet gazetesi ve Doğan Medya Grubu’nda dış haberciliğin haricinde bir çok görevde de bulunan, şimdilerde journo.com.tr’de sorumlu editör olarak gazetecilik kariyerine devam eden Emre Kızılkaya, gazetecilik açısından dış haberler için “En çok şeyi, en fazla alanda, en kısa sürede öğrenebileceğiniz servistir” dedi.

Emre Kızılkaya’nın sorularımıza verdiği cevaplar şöyle;

“Bizim kuşağın şansı, meslekte ilk yıllarımız sosyal medya çağının doğuşuna rastladığından, daha fazla insana erişebilmek oldu.”

Dış haberler gazetecisini haber türü haricinde, diğer türdeki gazetecilerden ayıran özellikler sizce nelerdir?

Emre Kızılkaya

En önemlisi, birden çok alanda daha fazla bilgiye sahip olmasının beklenmesidir. Türkiye haberleri söz konusu olduğunda muhabirler ve editörler; siyaset, ekonomi, sağlık, bilim ve teknoloji gibi farklı alanların birine odaklanabilir. Dış haberciden ise bu alanlarda ve daha fazlasında bilgi sahibi olması beklenir. Örneğin astronomi konusunda uluslararası bir yayında ve yabancı bir dilde yayımlanan makaleyi Türkiye’deki bir dış haberci hem tam olarak anlayabilmeli, hem bu konuda uzman olmayan bir kitleye popüler bir dille anlatabilmelidir. Ama aynı dış haberci ABD seçim sisteminden Beyonce’nin son albümüne dek birçok başka alanda da haber yazabilecek kapasiteye sahip olmalıdır.

Yaşadığımız yıllarda dış haberler denilince akıllara gelen ilk 2 ya da 3
isimden birisiniz. Gazetecilik kariyerinizde dış haberler; alanında
uzmanlaşma nasıl oluştu? Gazeteciliğe başlama serüveniniz ile başlayarak
anlatabilir misiniz?

Teşekkürler, aslında hiç öyle değilim, özellikle bizden önceki kuşaklarda benden çok daha iyi dış haberciler var. Bizim kuşağın şansı, meslekte ilk yıllarımız sosyal medya çağının doğuşuna rastladığından, daha fazla insana erişebilmek oldu. 2002’de üniversitedeyken zorunlu staj gerektiği için Hürriyet dış haberler servisinde staj yaparak başlamıştım. İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde Uluslararası İlişkiler okuyor olmam da dış haberciliğin özellikle siyasi ve kültürel kısmıyla ilgili bir altyapı sağladı. Bunun ötesi daha çok bu alanda okumayı ve yazmayı, yani hem üretmeyi hem tüketmeyi sevmekle ilgili tamamen.

Dış haberciliğin; diğerlerine nazaran kolay ve zor yönleri nelerdir?

“T model” denilen insan tipi olmak gerekliliğidir. Yani birçok alanda temel bilgilere sahip olmalı ve en az bir alanda uzmanlığınızı derinleştirmelisiniz.

Dış haberciliğin olmazsa olmazları nelerdir?

Gazeteciliğin diğer birçok alanında olduğu gibi öncelikle merak ve bu merakla edinilen bilgiyi başkalarıyla paylaşma arzusu. 

“Dış haberciler, diğer servislerdeki gazetecilerden genelde daha donanımlıdır”

Türkiye’deki ve diğer ülkelerdeki dış haberciliğin farkları nelerdir?

Her ülkeyi bilmiyorum ama ABD, Avrupa ve Rusya’da dış haberciliğin Türkiye’ye kıyasla epey farklı olduğunu gözlemledim. Bu ülkelerde dış haberciler, bizdeki gibi her alanda dış kaynaklı haberleri alıp yeniden işlemez. Genelde siyaset ve diplomasi alanında yoğunlaşırlar. Diğer konular ise o gazetedeki ilgili uzmanlık biriminin alanındadır. Ayrıca bu ülkelerde dış temsilciliklerin işlevi de bize kıyasla daha önemlidir. 

Bir gazeteci dış haberlere neden yönelmeli? Hem yeni mezun olan hem de dış haberlere yönelmek isteyen gazetecilere ne önerirsiniz?

Öncelikle en çok şeyi, en fazla alanda, en kısa sürede öğrenebileceğiniz servistir. Biraz önce saydığım nedenlerle dış habercilerin, diğer servislerdeki gazetecilerden genelde daha donanımlı olduklarını görürsünüz. En azından genel kültür açısından böyledir (istisnalar kaideyi bozmaz). Yabancı dil bilgileri sayesinde genelde Türkçeleri de daha iyidir. Ayrıca dış haberlere her zaman ihtiyaç vardır çünkü dünyada olup biteni öğrenmek isteriz. Dış habersiz bir gazete veya televizyon herhalde düşünülemez. 

Dış haberler seçmek isteyenler kişilerin sadece gazetecilik;eğitimi alması
yeterli mi? Yoksa Siyasal ya da Uluslararası ilişkiler gibi okullarda okumaları sizce daha mı avantajlı?

Gazetecilik eğitimi elbette bir avantaj sağlar. Yoksa birkaç yılınız gazeteciliği gazetede öğrenmekle geçer. Bununla birlikte dış haberciliğin kendi içinde uzmanlaşacağınız alanda (T model dediğimizde kullandığımız T’nin uzun kısmı) lisans veya lisansüstü eğitim almış olmak da ayrıca bir avantajdır. Siyaset ve diplomasiyi seçenlerin siyasal bilgiler ve uluslararası ilişkiler okuması böyle bir örnek. Ama örneğin spor alanında okumuş birinin de dış haberler kapsamında spor gazeteciliği konusunda avantajı olabilir.

“Gazetecilik hayatımıza getireceği kolaylıklar için yapılmaz”

Kariyerinizin büyük çoğunluğu yanılmıyorsam ana akım medya içerisinde geçti. Ana akımdan ayrılma sebebiniz neydi? 

Evet 2003-2019 arasında Hürriyet’te çalıştım. Demirören Medya’ya satıldıktan bir süre sonra istifa ettim. Birkaç baktım, artık orada gazetecilik yapılamayacağına kanaat getirince de ayrılmayı tercih ettim. Aksi halde kendime ihanet etmiş olurdum. Çünkü gazetecilik hayatımıza getireceği kolaylıklar için yapılmaz. O yüzden rahatım bozulmasın diye ses çıkarmadan, gazetecilik yapamayacağım bir yerde kalmayı kendime yakıştıramazdım. 

“Dış habercilerin üretimi daha fazladır”

Sizin çalıştığınız dönemdeki dış haberciliğin dili ile şimdikinin arasında farklar var mı? Bu dil kullanımında siyasal olayların ve durumun etkisi ne kadar? 

Dil konusunda büyük bir değişim olduğunu düşünmüyorum. İktidarın artan baskısı nedeniyle konu seçimlerinde bir değişim gözleniyor; artık suya sabuna dokunmayan konular seçiliyor. Mesela Almanya’daki Deniz Feneri davası bir dış haberdi, bugün kaç gazete verebilir? Eskiden bu tür tüm haberler de dahil neredeyse bütün gazetelerin dış haberleri arasında bir rekabet vardı. Bu rekabet daha iyi gazetecilik yapmamızı sağlardı. Yıllardır bu rekabet ortadan kalktı.

Dış haberciliğin diğer gazetecilerden farklı olarak günlük rutinleri nasıl olur?

Diğer servislerin aksine dış habercilerin beslendiği kaynaklar daha çeşitlidir. Birincisi, dış basın taraması yapılır. İkincisi, dış muhabirlerden gelenler vardır. Üçüncüsü, basın taramasının ve dış muhabirlerin haricinde dış haberler editörleri de kendi istedikleri bir konuda bir haber fikri getirip işleyebilirler. Böylece ortaya çıkan ve gündem toplantısı sırasında yazı işleri ile paylaşılan haber önerileri, genelde diğer servislerinkilere kıyasla daha çeşitli ve renkli olur. Dolayısıyla haber sayısı açısından bakıldığında da dış habercilerin üretimi daha fazladır. Çoğu gazetede dış haberler sayfasının yanı sıra başka birçok sayfayı beslerler.

Özellikle dijital bir mecrada görev almanız ve hazırladığınız içerikler (ki daha öncesinde Hürriyet’in de dijital bölümünde görev almıştınız) dış haberciliğinizin etkisi var mı? Bu geçiş durumunu anlatabilir misiniz?

2000’lerin ortasından itibaren hürriyet.com.tr‘de dış haberler ağırlıklı yorum yazıları yazıyordum. 2010’ların başından itibaren yeni medya alanına kaydı bu yazılar… 2015’ten itibaren Hürriyet’in dijital yönetiminde yer aldım. Bunların hepsi birbirini besleyen alanlar. Örneğin yeni medyayla ilgili gelişmeleri, dış haberlerdeki ilk yıllarımda uluslararası medyayı tararken düzenli olarak takip etmeye başlamıştım. Bugün de journo.com.tr‘de özellikle genç gazetecilerle çalışıyoruz. Hep birlikte, hem içerikler hem de etkinliklerle, mesleki kapasitemizi artırmanın, ufkumuzu açmanın; gazeteciliğin hem kamu yararı hem de ticari sürdürülebilirliğini yeniden kurmanın yollarını arıyoruz.