Kafe, bar işletmecileriyle birlikte açıklama yapan CHP’li Ağbaba esnafın işsiz ve gelirsiz bırakıldığını, iktidarın yaptığı yardımların göstermelik olduğunu belirtti.
CHP’li Veli Ağbaba, pandemi sürecinde sıkıntı yaşayan kafe, bar ve restoran işletmecileriyle birlikte yaptığı açıklamada “Avrupa’da devletler milli gelirinin yüzde 5 ila yüzde 10’u arasında esnafa salgın desteği verirken, Türkiye’de asrın lideri esnafa milli gelirden 10 binde 35 destek veriliyor” dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, partisinin genel merkezinde yeme içme sektöründen kafe, bar ve restoran işletmecileriyle birlikte basın açıklaması yaptı. Veli Ağbaba konuşmasına “Direnen Boğaziçili öğrencilere selam olsun” diyerek başladı. Ağbaba, açıklamada, Mart ayından bu yana kepenk kapatan esnafın işsiz ve gelirsiz bırakıldığını ifade ederek iktidar tarafından yapılan yardımların göstermelik olduğunu belirtti.
‘Yeme içme sektörü ölüme terk edildi’
Ağbaba, Türkiye’de 200 bin civarında restoran, lokanta ve kafeterya işletmesi, 2 bin 716 bar, 2 bin 16 birahane işletmesi, 8 bin 870 müzikli ve eğlenceli lokanta, 6 bin 21 dernek lokali, 130 bin civarında kahve, kıraathane ve çay ocağı işletmesi ile sayıları 350 bini bulan iş yeri ve çalışanlarıyla 2,5 milyonu bulan sayıda insanın açlığa, işsizliğe ve gelirsizliğe terk edildiğini vurguladı. CHP’li Ağbaba, tüm dünyada aşılama çalışmalarının ilerlemesiyle ‘normalleşme süreçlerinin’ tartışıldığını hatırlatarak, “Türkiye’de ne doğru dürüst bir aşılama, ne doğru dürüst bir salgın politikası uygulandı” dedi.
‘Sosyal devlet unutuldu, ekonomik tedbirler alınmadı’
Ağbaba, Anayasanın 173. Maddesindeki “Devlet, esnaf ve sanatkârı koruyucu ve destekleyici tedbirleri alır” hükmünü hatırlatarak hükümetin bir yılda esnafa verdiği yardımın 5 milyar lirayı ancak bulduğunu belirtti. Veli Ağbaba şu sözlerle hükümeti eleştirdi:
“Tüm dünyada, Avrupa’da devletler milli gelirinin yüzde 5 ila yüzde 10’u arasında esnafa salgın desteği verirken, Türkiye’de asrın lideri esnafa milli gelirin 10 binde 35 destek veriliyor. Başka bir deyişle, binde 1’in bile altında bir destek söz konusu. Faiz lobisine 179 milyar, yani milli gelirin yüzde 7,93’ü para aktaranlar, ekonominin bel kemiği esnafa milli gelirin 10 binde 35’ini layık görüyorlar. Halk sağlığı yönetimi yapılamadığı gibi, salgının ekonomi yönetimi de yapılamadı. Sosyal devlet unutuldu, ekonomik tedbirler alınmadı. AKP politikaları sonucunda 100 bin esnafımız iflas etti, günlük 273 esnaf, çaresiz kepenk kapattı.”
‘Esnaf yıkılırken mekan isimleri tartışılıyor’
Ağbaba, esnafların 11 aydır kapalı olduğunu ama hükümetin yüzde 20’ye yakın vergi almaya devam ettiğini belirterek “Verilen 1000 TL yardım, 1.015 TL’lik BAĞ-KUR’a bile yetmiyor” diyerek iktidarı eleştirdi. Zamlı elektrik, doğalgaz faturaları yüzünden elektriklerin kesildiğini vurgulayan Ağbaba, esnafa icraların geldiğini söyledi.
“Peki, Saray neyi tartışıyor, ne önlem alınıyor: Meyhaneye ‘meyhane’ denilmeyecekmiş. Bizans’ın yıkılırken meleklerin cinsiyetini tartıştığı gibi ekonominin bel kemiği, esnaflarımız yıkılırken mekanlara verilen isimleri tartışıyorlar.”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba’nın konuşmasının ardından sırayla söz alıp sıkıntılarını dile getiren esnaf ise özetle şunları söyledi:
‘Hükümetle ya aynı ülkede ya da aynı zaman diliminde değiliz’
Bilim Sanat Kafe işletmecisi Mehmet Öz: On binlerce insan yılardır emeğiyle kazandığını bugün kaybediyor. Devlet yetkilileri bizle dalga geçiyor; ya aynı ülkede değiliz ya da aynı zaman diliminde yaşamıyoruz. Bu süreçte diyalog önemli, hükümet diyalogdan yoksun. Yurtdışında insanlar severek vergi veriyor, çünkü biliyor ki iyi zamanında verdiği vergi kötü zamanında ona destek olarak verilecek ama bizde aynı güven duygusu yok.
‘İktidarın unuttuğu kesimiz’
Bar işletmecisi Murat Bey: Ruhsatta bar yazmasına rağmen bir lokantanın yapabileceği her şeyi yapacak niteliğe sahibiz ama hükümet dükkan açtırmıyor. Herkesin özellikle iktidarın unuttuğu bir kesimiz, işletmelerin kontrollü açılmasını istiyoruz.
‘Virüs meyhanelerde yayılıyor algısı yaratıldı’
Meyhane İşletmecisi Dilek Işık: Ev sahibi telefon edip kiramı yatır dediğinde biz “ar” ediyoruz. Virüs kongrelerde, otobüste, AVM’lerde bulaşmıyor ama ruhsatında meyhane bar yazan yerlerde bulaşıyor, böyle bir algı yaratıldı. Yaşamlarımızı sürdürebilmek istiyoruz.
‘Borç ödemek için evimi sattım’
Meyhane İşletmecisi İlhan Demirbaş: 16 Marttan beri devletten bir lira yardım görmedim. Firmalara borcumu ödeyebilmek için evimi sattım. Hiçbir şeyim kalmadı, sadece açılmayan bir dükkanım var.
‘Bizler artık nefes alamıyoruz’
Restoran işletmecisi: 1 yıldır tüm çalışanlarımız ve bizler nefes alamıyoruz. İşlerimiz kilitli bizler evimize ekmek götüremiyoruz. Düne kadar kayak merkezleri açıktı biz kapalıydık; adaletsizlik eşitsizlik son bulsun.
‘Kapalı olduğu için dükkandaki çiçekler bile kurudu’
Kıraathane İşletmecisi Hakan Aydoğan: Dükkanlar açılsın ama oyun oynamak yasak, çay yok diyorlar, açmanın ne anlamı var o zaman? Bizi düşünen yok seçim olsa hepsi gelirdi oy isterdi. Bin lira sadaka istemiyorum, işimin başına geçip para kazanmak istiyorum. Dükkanda çiçeklerim kurudu açamıyoruz diye. Bilim kurulunun bize gıcıklığı mı var, biz de tedbirleri alabiliriz neden açtırmıyorlar! Kabahatimiz varsa cezamızı kesersiniz ama bırakın dükkanları açalım.
‘Belirsizlik ve umutsuzluk içindeyiz’
Çankaya İşletmeciler Derneği Genel Sekreteri Gürkan Aybas: HES koduyla kapalı alanlara girilip çıkılırken yeme içme yerlerine girilmiyor, bilimsel bir dayanağı yok bunun. Adil olmayan bir muamele ve belirsizlikle karşı karşıyayız, bu bizi umutsuzluğa sevk ediyor. İçkili içkisiz tüm mekanlar aynı sorunu yaşıyor.
‘Biz batınca çalışanlarımızı devlet mi istihdam edecek’
İşletmeci Başak Hanım: HES kodu AVM’lerde bulaş riskini engelliyorken neden restoranlarda işe yaramıyor, neden ticaret odalarına bağlı yerler yardımlardan yararlanamıyor! Üvey evlat muamelesi görmek istemiyoruz. Biz batarsak istihdam edemediğimiz elemanları devlet mi istihdam edecek?
Yeni1Mecra / Merve Güven