Ankara Öğrenci Dayanışması: Aşağı bakmamaya devam edeceğiz!

AÖD, Ankara’da artan kaçırılma olaylarıyla korku ve baskı ortamının güçlendirilerek, haklı taleplerinin gölgelenmek istendiğini belirterek, “Aşağı bakmamaya devam edeceğiz.” dedi.

Ankara Öğrenci Dayanışması (AÖD), Ankara’da artan kaçırılma olaylarına ilişkin demokratik kitle örgütlerinin katılımıyla valilik önünde açıklama yapmak istedi. Ancak polis öğrencileri Ankara Valiliği önüne yaklaştırmayarak, açıklama yapmalarını engelledi. Bunun üzerine öğrenciler, açıklamalarını Eğitim-Sen 5 Nolu Şube’de yaptı.

Açıklamaya, Eğitim-Sen 5 Nolu Şube Başkanı Mutlu Arslan, DİSK Ankara Bölge Temsilcisi Tayfun Görgün, BES Ankara 2 Nolu Şube Başkanı İhsan Gülhan, TİP Ankara İl Başkanı Tuncay Çelen, Mülkiyeliler Birliği Temsilcisi Suzan Tuncer, Birleşik Mücadele Güçleri, Birleşik Gençlik Meclisleri ve HDP Ankara temsilcileri katılarak destek verdi.

‘Baskılara öğrenci kaçırılması da eklendi’

AÖD adına Sevgi Topal açıklamayı okudu

AÖD adına açıklamayı okuyan Sevgi Topal, “Kayyım rektör istemiyoruz” sloganıyla başlattıkları mücadelelerini istikrarla sürdürdüklerini belirtti. Boğaziçi’nde başlayan eylemler sonrasında tutuklamalar, ev hapisleri, polisin çıplak arama dayatmaları gibi uygulamalar yaşandığını belirten Topal, bu uygulamalara “araçta GBT yapma bahanesiyle öğrenci kaçırma ve yol kenarına atmanın” da eklendiğini ifade etti.

‘Bir haftadır hiçbir açıklama yapılmadı’

Ankara’da 18 Şubat’ta 3 öğrencinin bu yöntemle alıkonduğunu belirten Topal, bu süreçte emniyetin de avukatlara bilgi vermediğine dikkat çekti. Topal, “Kaçırılan 3 öğrenciyle ilgili savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Ama araçların plakaları, izledikleri güzergahlar belli olmasına rağmen 1 haftadır hiçbir kayıt alınmaması ve açıklama yapılmaması Valiliğin ve Emniyetin sorumsuzluğudur.” dedi.

‘Üniversite mücadelemizi gölgelemek istiyorlar’

Bu uygulamanın bir gözaltı ya da yakalama olmadığına insan kaçırma olduğuna dikkat çeken Topal, şu ifadeleri kullandı:

“Kaçırılan 3 arkadaşımız araçlara bindirildikten sonra yolculuk boyunca tehdit edilmiş ve bir daha Boğaziçi eylemlerine katılmamaları söylenmiştir. Bizler biliyoruz ki 18 Şubat günü Ankara’da yaşanan kaçırılma olayı ile yapılmak istenen korku ve baskı ortamını güçlendirerek meşru ve haklı taleplerimizi dile getirdiğimiz üniversite mücadelemizi gölgelemektir. Bizler kayyum rektör değil seçilmiş rektör istemeye, üniversitenin tüm bileşenlerine söz, yetki, karar istemeye, tutuklanan arkadaşlarımızın sesini her yere taşımaya, özgür üniversite özgür memleket istemeye ve aşağı bakmamaya devam edeceğiz.”

Ankara’da kaçırılan Ali Berke Aydoğan

‘Bizi sindiremeyecekler’

Açıklamanın ardından konuşan Ali Berke Aydoğan da, 18 Şubat günü polis tarafından kaçırıldığını belirterek, olayla ilgili şunları söyledi:

“Bu kaçırılma olayının ilk olmadığını ve son olmayacağını biliyoruz. Bizi korkutmak ve sindirmek istiyorlar ama ne yaparlarsa yapsınlar bizi sindiremeyecekler mücadeleye her alanda devam edeceğiz.”

‘Görünmeyenlerin kim olduğunu biz çok iyi biliyoruz’

Öğrencilerin açıklamalarının ardından destek amacıyla açıklamaya katılan sivil toplum örgütleri temsilcileri de birer konuşma yaptı. Eğitim-Sen 5 Nolu Şube Başkanı Mutlu Arslan da uzun süredir ülkenin birçok yerinde devrimci, demokratik, yurtsever öğrencileri hedef alan bir saldırı dalgası olduğuna işaret etti. Arslan, şunları ifade etti:

“Arkadaşlarımız kimliği belirsiz kişilerce yıldırılmak için kaçırılıyor. Bu işi yapanlar kendilerine görünmeyenler diyor ama bizler kim olduklarını biliyoruz, görüyoruz günü gelince hesabı sorulacak. Genç arkadaşlarımızın hak taleplerinin yanındayız ve savunuyoruz. Boğaziçi eylemlerinde tutuklanan 9 arkadaşımızın da serbest bırakılmasını istiyoruz.”

‘Hukuksuzluklar insan kaçırmaya kadar getirildi’

DİSK Ankara Bölge Temsilcisi Tayfun Görgün ise, toplumun duyarlı kesimlerinin başında gelen üniversite öğrencileri ve akademisyenlerin demokratik haklarını korumaya çalıştığına işaret etti. Görgün, “Fakat iktidarlar bunlara karşı yaptığı hukuksuzlukları ve hak ihlallerini insan kaçırmaya kadar getirdi. Bu çok tehlikeli bir yoldur bundan derhal vazgeçmelerini istiyoruz.”

TİP Ankara İl Başkanı Tuncay Çelen de, valilik ve emniyetin ülkenin göbeğinde insanlar kaçırılırken ses çıkarmadığına işaret etti. Çelen, geleceklerine sahip çıkacaklarını, geleceklerini ezdirmeyeceklerini söyleyerek, “TİP bütün bu zulmün hesabını soracak. Arkadaşlarımıza söz veriyoruz yalnız değilsiniz.” dedi.

Yeni1Mecra