MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin refah, bereket ve bolluk, huzur, ufuk ve umut demek olduğunu savunarak, “İyileştirilmiş ve Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem arayışları israftır, iflastır, inkardır, ilkelliktir, hatta izansızlık ve insafsızlıktır.” sözlerini sarf etti.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda konuştu. Konuşmasına geçen hafta sonu yaklaşık 2,5 milyon kişinin yükseköğretim sınavına katıldığını hatırlatarak başlayan Bahçeli, “Evlatlarımızın hayatını iki günlük bir sınava mahkum etmenin de adil ve hakkaniyetli bir yanı bize göre yoktur.” dedi.
‘Üniversite sınavı tamamen kaldırılmalıdır’
Gençleri ve ailelerini endişe ve strese sokan yürürlükteki sınav sisteminin yeni baştan ele alınması gerektiğini belirten Bahçeli, “Bu kapsamda okul öncesi süreci de hesaba katan bir eğitim ve öğretim modeliyle her evladımızın ilgi alanına uygun üniversite eğitiminin sınavsız temini sağlanmalıdır. Demem odur ki üniversite sınavı tamamen kaldırılmalıdır.” şeklinde konuştu.
‘Üniversite sınavlarına neşter vurmanın zamanı geldi’
Üniversitelerin kontenjan sayısının 1 milyonu aştığını söyleyen Bahçeli, “Hatta pek çok üniversitenin kontenjanı dolmamaktadır. Türkiye sınavsız üniversiteye geçişi başarabilecek üniversite zenginliğine ve yeterliliğine sahiptir.” dedi. Artık üniversite sınavlarına neşter vurmanın zamanı geldiğini söyleyen Bahçeli, “Her önüne gelen Z kuşağından bahsediyor, ancak Türk gençliğinin içine düştüğü sınav kuyusundan nasıl çıkacağını nedense hiç kimse konuşmuyor, bunu da mesele etmiyor.” diye konuştu.
‘Katarlı gençlerin sınavsız tıp okumaları gerçek dışı bir iddia’
Bahçeli, konuşmasına muhalefete yüklenerek devam etti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na, 25 Haziran günü Twitter mesajıyla “gençleri galeyana getirmek için fitne tezgahını açtığını” iddia eden Bahçeli, Kılıçdaroğlu’nu YKS’ye bir gün kala gençleri kışkırtmaya, tahrikleri diri tutmaya, asparagas bir haberi yaymaya niyetlenmekle suçladı.
Türkiye ile Katar arasında Askeri Alanda Eğitim, Teknik ve Bilimsel İşbirliği Anlaşması’nın 27 Mayıs 2007 tarihinde imzalandığını belirten Bahçeli, “Bu anlaşmanın hükümleri dikkate alınıp, askeri sağlık alanında iş birliği tesis etmeyi arzu ederek 2 Mart 2021 tarihinde Doha’da imzalanan, Türkiye ile Katar arasında ‘Askeri Sağlık Alanında Eğitim ve İşbirliği Protokolü’ kapsamında sadece askeri personelin Türkiye’de eğitim alması kararlaştırılmıştı. Yani, Katarlı gençlerin sınavsız tıp okumaları gerçek dışı bir iddiaydı.” dedi.
‘Türkiye AB Zirvesi’nde ihmal edildi’
Türkiye’nin, AB Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’nde ihmal edildiğini belirten Bahçeli, zirve metninde, Türkiye’nin tam üyelik hedefine hiçbir atıf olmadığını söyledi. AB’nin adalet değerlerinden tamamen koptuğunu savunan Bahçeli, AB’nin Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de tek taraflı hareketlerden uzak durmasını, aksi halde yaptırımların devreye gireceğini söylemesini, “ileri düzeyde bir tehdit” olarak niteledi.
‘AB ile ilişkiler düğümlenmiştir’
Zirve metninde Türkiye’nin insan hakları ve demokrasi konusunda bir ilerleme iradesi taşımadığı tespitine “iddia” diyen Bahçeli, “Anlaşılan AB ile ilişkiler düğümlenmiştir. Mazlumlar, AB’nin gündem başlıkları arasında yer almamıştır. Bu çıkar ittifakı para vererek ‘göçmenleri Türkiye’de nasıl tutarım’ arayış ve amacındadır.” diye konuştu.
‘İyileştirilmiş Parlamenter Sistem arayışları insafsızlıktır’
Yeni hükümet sisteminin refah, bereket ve bolluk, huzur, ufuk ve umut, istikrar, irade ve dik duruş demek olduğunu savunan Bahçeli, “İyileştirilmiş ve Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem arayışları israftır, iflastır, inkardır, ilkelliktir, hatta izansızlık ve insafsızlıktır.” sözlerini sarf etti.
‘Kanal İstanbul Projesi’ni samimiyetle destekliyoruz’
İstanbul Kanal Projesi’ni samimiyetle desteklediklerini söyleyen Bahçeli, şöyle devam etti:
“Bu proje Türkiye’nin ve İstanbul’umuzun gücüne güç katacaktır. Mezkur projeden dönülmesini, yüklenicilere para ödemeyi rafa kaldıracak her türlü engelleme ihtimalini dikkate alarak yasal bir güvenceye kavuşturmalıyız. Hatta İç Su Yolları projesi hazırlayarak, Kızılırmak’ı esas alan ‘Kızılelma İç Deniz Yolu’; Yeşilırmak’ı dikkate alarak ‘Yeşil Kuşak İç Deniz Yolu’ projelerini hayata geçirebiliriz. Yapılanı yıkmak cinayettir. Varsa gücün, varsa zekan, varsa hazırlığın daha iyisini yaparsın. ‘Ödemem, yaptırmam, iptal ederim’ kisvesi altında proje hasımlığına soyunmak müflis siyasetçilerin harcıdır.”
Kaynak: AA