Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun’un akıbetini sordu

Cumartesi Anneleri adalet arayışlarının 812’nci haftasında 25 yıl önce gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun’un akıbetini sordu.

Tosun ailesi, Fehmi Tosun’un dosyasına ilişkin “kovuşturmaya yer olmadığı” kararının kaldırılması talebiyle yeni bir başvuruya hazırlanıyor. 

Cumartesi Anneleri’nin adalet arayışı 812’nci haftasında. Her hafta Cumartesi günü saat 12.00’de Galatarasay Meydanı yasak olduğu için İHD İstanbul Şubesi önünde bir araya gelen Cumartesi Anneleri, salgın nedeniyle kayıplarının akıbetlerini sosyal medya üzerinden canlı yayınla soruyor. Cumartesi Anneleri bu hafta 19 Ekim 1995’te gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun’un akıbetini sordu.

Hanım Tosun

Açıklamada konuşan Fehmi Tosun’un eşi Hanım Tosun, “Ekim ayı benim için çok zor bir ay. Ama her şeye rağmen kayıplar için verdiğimiz mücadeleye devam ediyoruz” dedi. Eşinin kaybedilmesi öncesinde 1993 yılının Ekim ayında yaşanan Lice Katliamında babasının öldürüldüğünü dile getiren Hanım Tosun, “Sadece Fehim için değil, tüm kayıplar için yetkililerden ve yöneticilerden hesap sormaya devam edeceğiz. Hiçbir zaman vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz. Tüm kayıplarımızın önünde saygıyla anıyoruz. Tüm kayıpların hesabını soruyoruz, sormaya devam edeceğiz” diye konuştu.

Besna Tosun: Biz bitti demeden bitmeyecek

Besna Tosun da, babası Fehmi Tosun gibi yüzlerce insanın devletin güvenlik güçleri tarafından katledildiğini ve bedenlerinin kaybedildiğini belirterek, şöyle konuştu:

“25 yıldır hakikate ve adalete ulaşmak için mücadele ediyoruz. Bu ağır bir hak ihlali, bir insanlık suçu, insanın onurunu hedef alan bir suçtur. Biz kayıp yakınları için ise bir psikolojik işkence. 25 yıldır buna karşı hesap sormaya devam ediyoruz. Bu suçu işleyenler devlet tarafından korundu ve korunmaya devam ediyor. Kimse susmamızı, kabul etmemizi, geçmişi yok sayarak hayatımıza devam etmemizi beklemesin. Devletin yıllardır süren inkar ve cezasızlık geleneğine karşı biz de mücadele geleneğiyle karşılık veriyoruz. Tüm hukuki arayışlarımız sonuçsuz kaldı. Bizim sevdiklerimiz halen kayıp ve bu suçu işleyenler rahatça dolaşmaya devam ediyor. Ama biz bitti demeden bitmeyecek.” 

Eren Keskin: Yeni bir başvuruya hazırlanıyoruz

Tosun Ailesi’nin avukatı İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin de, yaptığı konuşmasında ailesinin Fehim Tosun’a dair arayışını ve yargı sürecini anlattı. İç hukukta sonuç alınamayacağı düşünüldüğünden AİHM’e yapılan başvuru sonucunda aileye tazminat ödendiğini belirten Keskin, şunları ifade etti:

“Bu mahkemeye yazdıkları yazılarda üstü kapalı olarak suçu da kabullendiler. Ancak daha sonra Türkiye’de iç hukukta savcılık tüm taleplerimizi göz ardı ederek kovuşturmaya yer olmadığı kararı verdi. Buna yapılan itiraz da AYM’ye yapılan itiraz da reddedildi. Ancak bu dosyada çok fazla delil var. Bazı itirafçı ifadeleri var, bunlar alınmadı. Tosun’un kaçırıldığı aracın plakasının kime ait olduğunu sorduk ama ‘özel hayatın gizliliği’ gerekçesiyle bu talebimiz yer almadı. Şu anda bütün yollar tükenmiş durumda. Dosyayla ilgili yeni bir hazırlığımız var. Kovuşturmaya yer olmadığı kararının kaldırılması talebiyle yeni bir başvuruya hazırlanıyoruz.” 

‘Gözaltına alındığı kabul edilmedi’

Haftanın basın metnini Cumartesi Anneleri adına Gülistan Zeren okudu. Fehim Tosun’un kaybedilme olayını aktaran Zere, şunları paylaştı:

“Akşam saatlerinde silahlı, telsizli, sivil giyimli üç kişi tarafından 34 UD 597 plakalı beyaz Renault araçla evinin önüne getirildi. Bu kişilerle evin bahçesine doğru ilerlerken kendisini gören eşi ve çocuklarına ‘beni öldürecekler’ diye bağırdı. Onlar Fehmi’nin yanına koşunca zorla araca bindirilerek götürüldü. Olaya mahalleliler de tanık oldu. Hemen Avcılar Karakolu’na giden Hanım Tosun, olanları anlattı. Eşini kaçıran aracın plakasını verdi ve duruma müdahale edilmesini istedi. Plakayı kontrol eden ve telefonla görüşmeler yapan polisler ‘bizim yapacağımız bir şey yok’ dedi. Hanım Tosun ve İnsan Hakları Derneği yasal yollara başvurdu, olayı hükümetin ilgili birimlerine ve kamuoyunun gündemine taşıdı. Ancak Fehmi Tosun’un gözaltına alındığı kabul edilmedi ve kendisinden bir daha haber alınamadı.”

‘İktidar BM’nin sorusuna yurtdışına çıktığı cevabını verdi’

Fehim Tosun dosyasında etkin bir soruşturma yapılmadığına dikkat çeken Zeren, zaman aşımı gerekçesiyle takipsizlik kararı verilerek dosyaların kapatıldığını söyledi. Takipsizlik kararlarına yapılan itirazların reddedildiğini aktaran Zeren, şunları ifade etti:

“2003 yılında AİHM’e verdiği savunmada Fehmi Tosun’un kaybolmasından üzüntü duyduğunu ve etkili soruşturma yapılmadığını kabul eden iktidar şimdi ise BM’nin Fehmi Tosun’un kaybedilmesi ile ilgili sorduğu soruya onun yurtdışına çıktığı cevabını verdi. Üstelik yurtdışına çıkış zamanı olarak da Fehmi Tosun’un hapishanede bulunduğu bir tarihi verdi.”

‘Adaletsizliğin normalleştirilmesi girişimlerine son verin’

Devletten hakikatin karartılması ve adaletsizliğin normalleştirilmesi girişimlerine son vermesini isteyen Zeren, “Fehmi Tosun dosyasında etkin bir soruşturma ve kovuşturma yaparak maddi gerçeği açığa çıkartacak, ceza adaletini sağlayacak adli ve siyasi iradeyi göstersin.” dedi.

MA – İSTANBUL