Cumartesi Anneleri: Maksut Tepeli’nin mezar yerini açıklayın

Cumartesi Anneleri, yetkililerin, 37 yıl önce gözaltında kaybedilen öğretmen Maksut Tepeli’nin mezar yerini açıklamaları, fail ve sorumluları yargılama görevini yerine getirmeleri çağrısında bulundu.

Fotoğraf: Cumartesi Anneleri Twitter hesabı

Cumartesi Annelerinin adalet arayışı 828’inci haftasında. Her hafta Cumartesi günü saat 12.00’de Galatarasay Meydanı yasak olduğu için İHD İstanbul Şubesi önünde bir araya gelen Cumartesi Anneleri, salgın nedeniyle kayıplarının akıbetlerini sosyal medya üzerinden canlı yayınla soruyor. 

Cumartesi Anneleri, bu hafta 37 yıl önce gözaltında kaybedilen Maksut Tepeli’nin akıbetini sordu.

Şehriban Tepeli: Kızıma ve torunlarıma gösterecek mezar yerim olsun

Şehriban Tepeli

Açıklamada ilk olarak konuşan Şehriban Tepeli, eşi Maksut Tepeli’nin mezarının olması için 37 yıldır mücadele ettiklerini söyledi. Şehriban Tepeli, şunları dile getirdi:

“Eşim gözaltına alındığında 2 buçuk yaşında olan kızım şu an 39 yaşında. Hala babasının geleceğini bekliyor. Bunun yanında torunlarım oldu. Torunlarım da gelecek haftayı bekliyor. Biz biliyoruz artık eşim gelmeyecek. Ama torunlarım ve kızıma gösterecek bir mezar yerim olmasını istiyorum. Bundan daha doğal, daha insancıl bir şey olamaz. Biz canımızdan bile çok sevdiğimiz insanları arıyoruz. Biraz olsun empati istiyoruz.”

Gülseren Yoleri: Yaralı olarak işkence altında sorgulandı

Davanın avukatı olan İHD İstanbul Şubesi Başkanı Gülseren Yoleri de, Maksut Tepeli’nin yaralı olarak gözaltına alındığını, yaralı olmasına rağmen hastaneye değil İstanbul Siyasi Şubeye götürüldüğünü söyledi. Yoleri, şunları ifade etti:

“İşkence altında sorgulandı. Burada fenalaşınca Haydarpara Numune Hastanesi’ne götürüldü. Bu tarihten sonra kendisinden haber alınamadı. Eşi de o tarihte arandığı için çocuğuyla birlikte yurt dışına gitmek zorunda kaldı. 2003 yılına kadar Maksut ile ilgili hiçbir bilgiye ulaşamadılar. 2003 yılında Türkiye’ye döndükten sonra nüfusa ‘dul’ ibaresinin yazıldığını gördü ve Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığına başvurarak suç duyurusunda bulundu. Savcılık pek çok kuruma yazılar yazdı. Ama 3 yıl boyunca Maksut’un akıbetini gizledi bu kurumlar.”

‘Dosya AİHM’de bekliyor’

2006 yılında Maksut Tepeli’nin hastanede iken yaşamını yitirdiği bilgisine ulaşıldığına vurgu yapan Yoleri, “Ailesi mezar yerinin gösterilmesini isterken savcılık dosyayı takipsizlikle kapattı. Buna yapılan itirazlar reddedildi. Bundan sonra AYM’ye başvuruldu buradan da karar çıkmayınca AİHM’e götürüldü. Bu dosya hala AİHM’de bekliyor.” dedi.

‘Zamanaşımı uygulamasıyla adaletin tecellisi engellenmekte’ 

Bu haftaki açıklamayı Cumartesi Anneleri adına Hepgül Bozoğlu okudu. Türkiye’de gözaltında kaybetmelerle ilgili yürütülen mücadelede karşılaşılan en önemli engellerden birisinin zamanaşımı uygulaması olduğuna vurgu yapan Bozoğlu, “Bu uygulama ile hukuki girişimlerimiz sonuçsuz bırakılmakta, adaletin tecellisi engellenmektedir.” dedi.

Ancak uluslararası hukuka göre insanlığa karşı suçlar yönünden zamanaşımı süresinin uygulanamayacağına dikkat çeken Bozoğlu, “Zamanaşımı; unutmaya, affetmeye, vazgeçmeye dairdir. Biz kuşaktan kuşağa aktardığımız mücadelemizle çeyrek asırdır haykırıyoruz: unutmuyoruz, affetmiyoruz, vazgeçmiyoruz.” şeklinde konuştu.

‘İşkence sonucu koma halinde hastaneye kaldırıldı’

Bozoğlu, öğretmen olan Maksut Tepeli’nin kaybedilmesine ilişkin şunları aktardı: “4 Şubat 1980 tarihinde görev yaptığı Erzincan’da tutuklandı, 4 ay hapishanede kaldı. Hapisten çıktıktan sonra İstanbul’a taşındı. 2 Şubat 1984 tarihinde Küçükbakkalköy’deki arkadaşının evine giden Maksut, eve yaklaştığında kapının kırık olduğunu fark etti. Oradan uzaklaşmaya çalışırken içeride karakol kuran polislerin açtığı ateş sonucu yaralandı. Yoğun kan kaybetmesine rağmen hastaneye değil, bir battaniye içinde Gayrettepe Siyasi Şube’ye götürüldü.”

Aynı dönemde gözaltında bulunan üç tanığın beyanlarına göre Maksut Tepeli’nin 5 Şubat 1984 tarihinde Gayrettepe Siyasi Şube’de gördüğü ağır işkence sonucu koma halinde Haydarpaşa Askeri Hastanesi’ne kaldırıldığını belirten Bozoğlu, daha sonra kendisinden bir daha haber alınamadığını anlattı.

‘Gözaltına alındığı inkar edildi’

Gözaltına alındığı inkar edilen Maksut Tepeli’nin, olaydan 22 yıl sonra 6 Şubat 1984 tarihinde Haydarpaşa Numune Hastanesi’nde öldüğü bilgisine ulaşıldığını ifade eden Bozoğlu, “Üç yıllık ısrarlı girişimler sonucunda da resmi makamlar, Tepeli’nin Helvacıdede Kimsesizler Mezarlığı’na defnedildiğini açıkladı.” dedi.

Maksut Tepeli’nin gözaltında kaybedilmesinin insanlığa karşı işlenmiş suç kapsamında olduğuna dikkat çeken Bozoğlu, adli makamlara şu çağrıda bulundu:

“37 yıl önce Gayrettepe Siyasi Şube’de kaybedilen Maksut Tepeli için hukuku işletin; onun akıbetini açığa çıkartma, fail ve sorumlularını yargılama yükümlülüğünüzü yerine getirin.”

MA – İSTANBUL