Cumartesi Anneleri, Rıdvan Karakoç için adalet istedi

Cumartesi Anneleri, 26 yıl önce gözaltına alındıktan sonra işkence edilmiş cansız bedeni ormanlık alanda bulunan ve kimsesizler mezarlığına defnedilen Rıdvan Karakoç için adalet istedi.

Rıdvan Karakoç dosyasını takip eden Beykoz Cumhuriyet Savcılığı’nda seslenen Cumartesi Anneleri, etkin soruşturma görevini yerine getirmesini istedi.

Cumartesi Annelerinin adalet arayışı 829’uncu haftasında. Her hafta Cumartesi günü saat 12.00’de Galatarasay Meydanı yasak olduğu için İHD İstanbul Şubesi önünde bir araya gelen Cumartesi Anneleri, salgın nedeniyle kayıplarının akıbetlerini sosyal medya üzerinden canlı yayınla sormaya devam ediyor.

Cumartesi Anneleri bu hafta, 15 Şubat 1995 tarihinde İstanbul’da gözaltına alındıktan sonra kaybedilen ve 110 gün sonra ormanlık alanda işkence edilmiş cansız bedeni köylüler tarafından bulunan Rıdvan Karakoç’un faillerini sordu. 

Hasan Karakoç

Hasan Karakoç: 14 gün Gayrettepe’de işkence gördüm

Hasan Karakoç, 30 Haziran 1994 tarihinde resmi ve sivil polislerin evlerine baskın yaptığını anlatarak, şunları aktardı: “Abimi arıyorlardı. O gece tesadüfen abim evde yoktu ve beni gözaltına aldılar. 14 gün Gayrettepe’de işkence gördüm. Ardından beni bırakıp abim hakkında gıyabi tutuklama kararı çıkardılar. Abim eve gelemiyor ancak sürekli telefonla bizimle görüşmeye devam ediyordu. En son 15 Şubat 1995 tarihinde aradı. Bu tarihten sonra aramalar kesildi. Kendisinden bir daha hiçbir haber alamadık.”

‘Abim işkenceyle öldürülmüş şekilde bulundu’

Abisine ulaşmaya çalıştıklarını başvurdukları hiçbir karakoldan bir sonuç alamadıklarını söyleyen Hasan Karakoç, “2 Mart 1995 tarihinde abimin işkenceyle öldürülmüş şekilde Beykoz’da yol kenarında ormanlık alanda köylüler tarafından bulunarak jandarmaya haber vermiş. Jandarma da adli tıpa, adli tıp ta bir süre sonra kimsesizler mezarlığında defnetmiş.” dedi.

Aynı dönemde kaybedilen Hasan Ocak’ı arayan ailesi ve insan hakları savunucularının abisi Rıdvan Karakoç’un resmini görmesi üzerine yetkililerin cenazeyi daha fazla gizleyemediğini belirten Hasan Karakoç, “Ve bize haber vermek zorunda kaldılar.” diye konuştu.

’26 yıldır katilleri bulmak için mücadele ediyoruz’

Binlerce insanın bu şekilde gözaltında kaybedildiğini, binlerce insanın mezarının dahi olmadığını söyleyen Hasan Karakoç, şunları kaydetti:

“26 yıldır abimin katillerini bulmak ve hesap sormak için mücadele ediyoruz. Hiç kimseye soruşturma dahi açılmadı. Annem Asiye Karakoç oğlunun katilleriyle hesaplaşmadan bu dünyadan göçüp gitti. Tüm kayıplar bulunup sorumlular yargılanana kadar bu mücadeleden vazgeçmeyeceğiz.”

İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin

Eren Keskin: Dosya zaman aşımı işlemli dosyalar arasında

İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin de, Rıdvan Karakoç’u 1994 yılından beri tanıdığı bir Kürt siyasetçi olduğunu belirterek, 1995 yılında takip edildiğini söyleyerek kendisine vekalet çıkarttığını anlattı. Keskin, şu bilgileri aktardı:

Her gün arıyacam seni. Eğer bir gün aramazsan mutlaka başıma bir şey gelmiştir dedi. Şubat ayının ortasıydı aramamaya başladı. Ve biz merak ettik. Daha sonra gözaltına alınarak kaybedildiği ortaya çıktı. Aylar sonra Rıdvan Karakoç ailesine hiçbir bilgi verilmeden kimsesizler mezarlığına gömüldüğü ortaya çıktı. İşkence edilerek katledilmişti.”

Davasında bugüne kadar hiçbir gelişme olmadığına vurgu yapan Keskin, dosyanın şu anda savcılığın zamanaşımı işlemli dosyalar arasında maalesef beklediğini söyledi.

‘Polis eve baskınlar yaptı aileyi tehdit etti’

Cumartesi İnsanları Ayşe Çetinbaş – Çağan Demirel

Bu haftaki açıklamayı Cumartesi İnsanlarından Ayşe Çetinbaş okudu. Çetinbaş’a Cumartesi İnsanlarından yönetmen Çağan Demirel de eşlik etti. Devletin ciddi insan hakları ihlallerine dair hakikatleri soruşturmayıp hakkıyla soruşturmayı sürekli reddetmesinin insanların adalete erişim hakkını engellediğini söyleyen Çetinbaş, “yargı makamlarından sonuç alamayan bizler 829 haftadır barışçıl yöntemlerle sesimizi duyurmaya kamuoyu oluşturarak hukuki bir sonuç yaratmaya çalışıyoruz.” dedi.

‘Aileye tehditler’

Çetinbaş, Rıdvan Karakoç’a ilişkin şu bilgileri aktardı:

“34 yaşındaki Rıdvan Karakoç, İstanbul’da yaşıyordu. Kürt siyasi partileri ile sanat ve kültür kurumlarında çalışmalar yürütüyordu. 1994 yılında gözaltındaki bir kişinin verdiği ifade doğrultusunda hakkında yakalama kararı çıkartıldı. Rıdvan Karakoç’u arayan polisler ailesinin evini gözetim altında tutuyordu. Zaman zaman da eve baskınlar düzenliyor, ‘Rıdvan’ı bize getirin, eğer getirmezseniz gördüğümüz yerde öldürürüz’ diye aileyi tehdit ediyordu.”

‘Rıdvan Karakoç’la bağlantı kesilince polis baskınları son buldu’

Evine gidemeyen Rıdvan Karakoç’un ailesi ve avukatı ile bir biçimde düzenli olarak haberleştiğini aktaran Çetinbaş, “Gözaltına alınması halinde kullanılmak üzere Avukat Eren Keskin’e posta ile vekâlet gönderdi. Rıdvan’ın ailesi ve avukatı ile haberleşmesi, 15 Şubat 1995 tarihine kadar devam etti. Bu tarihten sonra Rıdvan’la bağlantı kesildi. Evdeki polis ablukası kalktı, polis baskınları son buldu.” dedi.

‘Ektin soruşturma için görevinizi yerine getirin’

Karakoç ailesinin tüm mercilere başvurduğunu ancak sonuç alamadığını ifade eden Çetinbaş, 110 gün süren ısrarlı arayışın ardından işkence edilmiş cansız bedeninin bulunduğunu söyledi. Beykoz Cumhuriyet Savcılığı’nın takip ettiği Rıdvan Karakoç dosyasında 26 yıldır süratli, etkili ve adil bir soruşturma yürütülmediğini belirten Çetinbaş, soruşturma makamları olayları aydınlatmak için gerekli adımları atmadığını söyledi.

Beykoz Cumhuriyet Savcılığı’nda seslenen Çetinbaş, şu çağrıda bulundu: “Soruşturmanın etkin bir biçimde yürütülmesi, soruşturma organlarının temel görevidir. Bu görevinizi yerine getirin. Rıdvan Karakoç dosyasında soruşturmayı, olayın tam olarak nasıl meydana geldiğini belirleyecek, sorumluların tespit edilmesini ve cezalandırılmasını sağlayacak etkinlikte yürütün ve adil bir biçimde sonuçlanmasını sağlayın.”

Yeni1Mecra