HDP Milletvekili Kurtulan, çocuk cinsel istismarcılarına yönelik olası affın sebep olacağı mağduriyetlerin ortaya çıkarılması ve çocukları her türlü istismardan korunması için alınması gereken tedbirlere ilişkin Meclis Araştırması istedi.
HDP Mersin Milletvekili Fatma Kurtulan, kamuoyunda ‘istismar affı’ olarak bilinen istismar mağduru çocukların, istismar failleri ile evlendirilmesi durumunda faile uygulanacak ceza indirimlerinin sebep olacağı mağduriyetlerin ortaya çıkarılması ile çocukları her türlü istismardan korunması için alınması gereken tedbirlere ilişkin Meclis Araştırması istedi.
Kurtalan, Meclis’e verdiği araştırma önergesinin gerekçesinde, 2016 yılında kamuoyuna yansıyan tartışmalara göre iktidarın istismar faillerine suçlarında hafifletmeye sebep olarak bir düzenlemeyi hayata geçirmeyi planladığını belirtti.
‘Düzenleme yoğun tepki görmüştü’r’
Düzenleme önerisine göre; istismara uğrayan çocuğun 16 yaşına gelmesi ve istismar suçunu işleyen faille evlenmesi durumu fail açısından yargılamada hafifletici sebep olarak sayılacağını belirten Kurtulan, “Çocuğa karşı koruma hükümlerini tamamen yok sayacak olan bu düzenleme gerek kadın örgütlerinden gerek toplumunun büyük kesiminden gerekse de siyasetçiler, gazeteciler gibi daha birçok çevreden yoğun tepki görmüştür” diye kaydetti.
Kurtulan, iktidarın hayata geçirmeyi amaçladığı bu düzenlemenin istismarı meşrulaştıracağı, çocukları istismara daha da açık hale getireceği, faillere yargı karşısında adeta bir zırh oluşturacağı tespitleriyle gösterilen yoğun tepki neticesinde geri çekildiğini hatırlattı.
‘Geri çekilen düzenleme yeniden gündeme getirildi’
Aynı düzenlemenin 2019 yılı başında yeniden gündeme getirildiğine işaret eden Kurtulan, “İktidarın bu düzenlemesinin kamuoyunda meşrulaştırılması için istismar sonrasında istismar suçu işleyen faillerle evlenen, faillerden çocukları bulunan kadınlar özellikle de TV kanallarına çıkarılarak kamuoyunda mağduriyet algısı yaratılmak istenmiştir. Böylece istismar faili şahısların yargılanma koşullarının hafifletilmesi amaçlanmıştır” dedi.
‘Düzenleme istismar suçunun affına sebep olabilecek’
Bu düzenlemenin de yine kamuoyunun her kesiminden yükselen güçlü tepki ile geri çekildiğine vurgu yapan Kurtulan, şunları ifade etti:
“Ancak 2020 yılı da bu tartışmalar ile başlamıştır. İstismar suçunun affına sebep olabilecek, istismar mağduru çocuğun istismarını sürekli hale getirecek, çocuk istismarının cezasız kalmasına sebep olabilecek, çocukları istismarcıların insafına bırakacak bu düzenleme tekrar kamuoyunun gündemine sokulmuştur. Bu tartışmalar beraberinde çocuk istismarı vakalarında artış, erken evlilik vakalarında artış, özellikle kız çocuklarının eğitime katılmalarında düşüş, erken yaşta çocuk sahibi olmada artış, doğum yapmadan kaynaklı ölümlerde artış ve daha birçok sorunu getirecektir. Çocuklar kendilerinden yaşça büyük olan kişilerle, muhtemel baskıyla, para karşılığı, evlenmek zorunda bırakılacaktır.”
‘Çocukları koruma hükümlerini etkisizleştirecek’
Bu düzenlemenin çocukları koruma hükümlerini etkisizleştireceğine işaret eden Kurtulan, düzenlemenin Avrupa Konseyi Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismara Karşı Korunması Sözleşmesi’ne ve İstanbul Sözleşmesi’ne de temelden aykırı olduğuna dikkat çekti.
‘Çocuğu mağdur eden uygulamalar tartışma olmaktan çıkarılmalı’
Özellikle Türkiye’de kadınların 3’te 1’inin 18 yaş altında evlendirildikleri göz önüne alındığında bu düzenlemenin getireceği vahametin ortada olduğuna vurgu yapan Kurtulan, önergede şu taleplere yer verdi:
“Yapılması elzem olan çocukları korumadaki eksikliklerin giderilmesi için çalışmalar yapmak mağduriyet sonrasında olduğu kadar öncesinde de önleyici tedbirler geliştirmektir. Avrupa Konseyi Çocukların Cinsel Sömürü ve İstismara Karşı Korunması Sözleşmesi ve İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmasındaki sorunlar ve engelleri kaldırmaktır. İlgili kurumların mağdurların yaşadıkları fiziksel, psikolojik, sosyolojik travmaları atlatmaları amacıyla yaptıkları çalışmalar çok daha etkili ve verimli hale getirilmelidir. Mevcut yasa ve sözleşmeler uygulanmalı, çocuğa karşı her türlü istismarın af, hafifletme gibi kamuoyu vicdanını yaralayan, mağduru bir kez daha mağdur eden uygulamalar tartışma konusu olmaktan çıkarılmalıdır.”