HABER MERKEZİ – İstanbul Tabip Odası (İTO), bulaşıcı hastalıklardan korunmada çok önemli olan aşının bir halk sağlığı sorunu olma potansiyeline eriştiğine dikkat çekerek, Türkiye’de aşı oranlarının düşmesi sonucu yeniden salgınlara yol açacak enfeksiyon hastalıkları, henüz aşı zamanı gelmemiş bebeklerin de hastalanmalarına ve ölmelerine yol açabileceğine vurgu yaptı.
İTO, yaptığı yazılı basın açıklamasıyla aşı ile ilgili tartışmalara dikkat çekti. Açıklamada, aşının bulaşıcı hastalıklardan korunmada çok önemli olduğuna dikkat çekilerek, son zamanlarda her görüşten hekim ve hekim dışı çevrelerin kafa karıştırıcı yayınları nedeniyle aşının bir halk sağlığı sorunu olma potansiyeline eriştiğine dikkat çekildi.
‘Aşı yaptırmayan çocuk sayısı 23 bine yükseldi’
Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği’nin (KLİMİK) çocuklarına aşı yaptırmayan aile sayısının 2010’da sadece 183 iken, 2017’de 23 bine çıktığını duyurduğunun hatırlatıldığı açıklamada, şunlar kaydedildi: “Aşı karşıtlarının iddialarını gözden geçirdiğimizde ilk olarak aşıların faydalı olmadığı görüşünün savunulduğunu görüyoruz. Çiçek gibi milyonların ölümüne yol açmış bir hastalığın çiçek aşısı uygulamasından sonra tamamen yok edilmesini nasıl izah edebilirsiniz? Bugün ölümcül seyredebilen kızamık, boğmaca, kuşpalazı (difteri), tetanoz, çocuk felci (polio) gibi hastalıkların en azından aşı programlarını tam uygulayan ülkelerde hiç görülmemesini nasıl açıklarsınız? Bu görüşün taraf bulmasında kendi kuşaklarında tam aşı uygulanan genç ebeveynlerin bu hastalıkları yaşamamış ve sonuçlarını görmemiş olmalarının rolü vardır.”
Aşıların içeriğindeki alüminyum ve civanın çocuklara zarar verdiği, otizm ve hiperaktivite sendromlarına yol açtığı iddialarına da değinilen açıklamada, iddiaların hiçbir bilimsel kanıtı olmayan bir makaleden kaynaklandığı belirtildi. Açıklamada, “Çocuklarımızı kötü yönde etkileyebilecek hava kirliliği, su kirliliği, tarım ilaçları, hormonlarla kirletilmiş besin ürünleri, radyoaktivite, toplumsal sorunlar, savaşlar, sevgi ve ilgi yoksunluğu gibi onlarca sorun dururken bu hastalıkları onların yaşamı için çok önemli olan aşılara bağlamak, çocuklara yapılabilecek en büyük kötülüklerden biridir.” Denildi.
‘Aşı oranının düşmesi salgınlara yol açabilecek’
“Aşı oranlarının düşmesi sonucu yeniden salgınlara yol açacak enfeksiyon hastalıkları, çocuklarını aşılatmak isteyen ama henüz aşı zamanı gelmemiş bebeklerin de hastalanmalarına ve ölmelerine de yol açabilecektir” denilen açıklamada, bunun çocukların yaşam hakkının ihlali olacağına vurgu yaptı..
Sağlık Bakanlığı’na çağrı
Çocukların ölümcül, bulaşıcı hastalıklara karşı aşılanmasının Sağlık Bakanlığı’nın görevi olduğuna işaret edilen açıklamada, “Bu görevi eksiksiz yerine getirmesi için, aşı reddine engel olacak yasaları çıkarmak zorundadır.” diye kaydedildi. Açıklamada, son olarak sağlığın ticarileştirilmesi politikalarına son verilmesi, kar amacı olmayan ilaç ve aşı üretimine geçilmesi, herkese eşit, ücretsiz ve nitelikli sağlık hizmeti hedefiyle sosyal devlet anlayışına geri dönülmesi taleplerinde bulunuldu.