Kobani Davası’nın ikinci duruşması başlıyor

Kobani Davası’nın ikinci duruşması, avukatların hakimin reddine ilişkin taleplerini reddeden 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği 7 günlük itiraz süresi dolmadan bugün başlıyor.

Kobani davasının 1. duruşmasından bir görüntü (Fotoğraf: MA / Arşiv)

Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın da aralarında bulunduğu 28’i tutuklu 108 ismin yargılandığı Kobani Davası’nın 2’nci duruşması bugün başlıyor. Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nin baktığı davanın duruşması Sincan Cezaevi Kampüsü’nde görülecek. Duruşmayı Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu’ndan uzmanların yanı sıra AB üyesi ülkelerin diplomatik temsilciliklerinden kişiler de takip edecek.

Yüzlerce avukat katılacak

Duruşma öncesi yoğun bir hazırlık içinde olan avukatlar da geniş katılım sağlayacak. Türkiye’nin birçok il ve ilçesinden Ankara’ya gelen 200’e yakın avukat, duruşma öncesi son toplantılarını dün akşam yaptı. Toplantıda savunma stratejilerini belirleyen avukatlar, planlamalarını tamamladı. Duruşmaya aralarında Urfa, Diyarbakır, Van, Mardin, Muş ve İzmir’in de bulunduğu çok sayıda barodan temsilciler ve başkanlar katılacak.

HDP’den yoğun katılım

Davaya HDP’den çok sayıda milletvekili, partinin il ve ilçe yöneticileri ile kadın örgütleri katılacak. Duruşmanın görüleceği Sincan Cezaevi Kampüsü’ne HDP Genel Merkezi tarafından Sıhhiye’de bulunan Ankara Adliyesi önünden otobüs kaldırılacak. Basın için de HDP Genel Merkezi önünden ayrıca araç kaldırılacak.

Davaya dair

IŞİD’in Kobani saldırısına karşı Türkiye’de 6-8 Ekim 2014 tarihinde yapılan protesto gösterileri sırasında HDP Genel Merkezi’nin Twitter paylaşımları gerekçe gösterilerek, 9 Ekim 2014 tarihi ve devamında dönemin HDP Eş Genel Başkanları ve MYK üyeleri hakkında açılan birden fazla soruşturma Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 2 ana iddianamede birleştirildi. 19 Haziran 2018 yılında genişletilerek çok sayıda siyasetçi hakkında soruşturma başlatıldı ve 20 Eylül 2019’da Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ da daha önce aynı “suçtan” tutuklanmış olmalarına rağmen Kobanê Davası nedeniyle ikinci kez tutuklandı.

Tutuklu siyasetçiler

Ardından 24 Eylül 2020 tarihinde aralarında Sırrı Süreyya Önder, Ayla Akat Ata ve Emine Ayna’nın da bulunduğu dönemin MYK üyesi 20 siyasetçi gözaltına alındı ve 2 Ekim 2020’de Sırrı Süreyya Önder, Altan Tan ve Gülfer Akkaya adli kontrolle serbest bırakılırken, diğer 17 siyasetçi tutuklandı. Eski HDP milletvekilleri Aysel Tuğluk, Gültan Kışanak ve Sebahat Tuncel hakkında da başka suçtan Kandıra F Tipi Cezaevi’nde tutuklu olmalarına rağmen Kobani dosyası kapsamında tekrar tutuklama kararı verildi. Yine başka suçtan Kandıra Cezaevi’nde tutuklu olan Gülser Yıldırım’a bu dosya kapsamında ev hapsi şeklinde adli kontrol kararı verildi, HDP’li eski milletvekili İbrahim Binici ve partinin çeşitli kademelerinde görev alan siyasetçiler dosyaya sonradan eklenerek tutuklandı. Dosya kapsamında tutuklu yargılanan siyasetçi sayısı 28’e çıktı.

İddianame

IŞİD’in Kobani’ye saldırısına karşı 6-8 Ekim’de gerçekleşen protestolardan 6 yıl 3 ay sonra 30 Aralık 2020 tarihinde düzenlenen 3 bin 530 sayfalık iddianame, 324 klasörden oluşan eklerle birlikte mahkemeye sunuldu. İddianame Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından bir hafta içinde 7 Ocak 2021 tarihinde kabul edildi. İddianamede, 108 kişi için “devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozma” ve 37 kez “insan öldürme” başta olmak üzere pek çok suçtan ceza isteniyor. İddianamenin ilk 241 sayfasında yaşamını yitiren 37 kişinin isimleri, mağdur müşteki olarak ise aralarında Adalet Bakanlığı, AKP, CHP, Hür Dava Partisi, MHP, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, MİT, İçişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Milli Savunma Bakanlığı’nın da bulunduğu 2 bin 676 isim yer aldı. İddianamede ayrıca 6-8 Ekim’de gerçekleştirilen eylemler ile tanık ve gizli tanık beyanları da eklendi.

AİHM kararı

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Büyük Daire tarafından 22 Aralık 2020’de HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında verdiği “tahliye” kararında “Kobani için yapılan çağrılar şiddet çağrısı değil” yönünde karar verdi. Kararda, ayrıca “HDP Genel Merkezi tarafından yapılan çağrılarla meydana gelen olaylar arasında nedensellik bağı bulunmadığı, söz konusu çağrıların ifade özgürlüğü kapsamında kaldığı” ifade edildi.

İlk duruşmada neler yaşandı?

İddianameyi kabul eden Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ne 26 Mart’ta ikinci bir heyet atandı ve mevcut heyet, sadece Kobani Davası ve sonrasında gelebilecek bağlantılı davalara bakmakla görevlendirildi. Kobani Davası için özel olarak görevlendirilen mahkeme heyeti, ilk duruşmada sürecin nasıl işletileceğini de belli etti. Avukatların protesto ederek salonu terk etmelerine, hakimin reddini talep etmelerine rağmen yargılamayı sürdüren mahkeme heyeti, iddianamenin özetini okutturdu. Mahkeme heyeti, avukatların bulunmadığı salonda hakimin reddine yönelik taleplerini ret ederek itiraz için 7 günlük süre verdi ve duruşmayı 3 Mayıs’a erteledi. Ancak Ceza Muhakemesi Kanunu’na (CMK) göre, belirlenen 7 günlük itiraz süresinin bitimine bir gün kala duruşma günü belirlenmiş oldu. Öte yandan ilk duruşmada yapılması gereken tutukluk incelemesi de yapılmadı ve itirazlar beklenmeden dosya üst mahkemeye gönderildi. Ardından pandemi gerekçesiyle getirilen kısıtlamalar nedeniyle duruşma 18 Mayıs’a ertelendi.

İtiraz süresi dolmadı

Dava avukatları, reddi hakim taleplerini içeren dilekçeleri, 23. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmek üzere 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ne 3 Mayıs’ta sundu. 23. Ağır Ceza Mahkemesi ise avukatların, hakimin reddine ilişkin taleplerini “itiraz etme yolu açık olmak üzere” reddetti. 23. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği 7 günlük itiraz süresi bugün doluyor. CMK’ye göre itiraz süresi dolmadan yargılamaya devam edilemez. Ancak 22. Ağır Ceza Mahkemesi, 7 günlük sürenin dolmasını beklemeden yine CMK’ya aykırı duruşma günü belirlemiş oldu.

Dava avukatlarından edinilen bilgiye göre, avukatlar gün içinde talebin reddine ilişkin itiraz dilekçelerini 24. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmek üzere 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunacak.

MA / Zemo Ağgöz