Mimarlar Odası Ankara Şubesi, kentin korunabilmiş tek vadisi olan İmrahor Vadisi’nde yapılacak Millet Bahçesi’nin imar planı değişikliğine dava açtı.
Oda Başkanı Candan alanı korumak için 13 dava açtıklarını belirterek “İmrahor kentin nefesidir, rant ve beton bahçeleri ile doğa kıyımına izin vermeyeceğiz” dedi.
Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Ankara Nöbetçi İdare Mahkemesi’nde 1 Numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi Hükümleri ve İmar Kanunu’nun 9. Maddesi uyarınca re’sen onaylanan “Çankaya İlçesi, Mühye Mahallesinde bulunan İmrahor Millet Bahçesine ait 1/5000 ölçekli Nazım İmar ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı” işleminin yürütmesinin durdurulmasına takiben iptali talebiyle, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na karşı dava açtı.
Bugüne kadar 13 dava açıldı
Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, yapımı mahkeme kararıyla durdurulmasına karşın, Çevre Şehircilik Bakanlığı’na devredilerek inşaatına başlanan Kanal Ankara Projesini hatırlattı.
Candan, “İmrahor Çayı beton bir kanal içine alındı ve alanda inşai çalışmalar başladı. İmrahor Vadisi’ni sermayeye peşkeş çekmek için defalarca plan değişikliği yaptılar. Mimarlar Odası Ankara Şubesi olarak fikri ve hukuki takibini yaptığımız İmrahor Vadisi ve Kanal Ankara fantezisi projeleri ve planlarına dair 13 davamız bulunuyor” dedi. Candan, açtıkları davalar ve verilen iptal kararlarına rağmen, alanda “İmrahor Millet Bahçesi Uygulamasına gider” tabelaları bulunduğunu hatırlattı.
Bu proje hayata geçerse Ankara nefessiz kalır
“İmrahor Vadisi şimdi de Millet Bahçesi adı altında ranta açılmaya devam ediyor” diyen Candan, “Bu proje hayata geçerse Ankara nefessiz kalır” dedi. 9 kilometre uzunluğundaki projenin kapsadığı alan yaklaşık 3 milyon metrekare olduğuna dikkat çeken Candan, “Bu proje ile yer altı sularının beslenmesi kesilir, Mogan ve Eymir gölünün yarattığı ekosistem bozulur” diye konuştu. Candan bu nedenle projenin ivedilikle durdurulması gerektiğini söyledi. Candan şöyle devam etti:
‘Rezidansların arka bahçesi için katlediliyor’
“Milletin değil rezidansların arka bahçesi için İmrahor Vadisi katledilmektedir. Millet Bahçesi İmrahor Vadisi’nde ekolojik travma yaratır. İmrahor Vadisi’ne ‘Millet Bahçesi’ maskesi adı altında ekolojiyi katledecek planlar doğanın ve kentin dengesi bozacaktır. İmrahor Vadisi el değmeyecek nitelikle florası ve faunası ile özellikli bir alandır.”
Candan hiçbir yapılaşmaya konu edilmemesi gerektiğini belirterek sadece ağaçlandırma yapılması gerektiğini söyledi. Candan, hukukun etrafının nasıl dolanıldığını da şöyle anlattı:
Hukuka rağmen yeni planlar yapıldı
‘’İmrahor Vadisine ilişkin yürürlükte bulunan 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar plan değişikliğinin yürütmesi, Ankara 2. İdare Mahkemesince durdurulmuştur. İdarenin itirazı da reddedildi. Davalar devam ederken süreci devam ettirmek için yeni planlar yapıldı ve İmrahor planları defalarca iptal edildi.”
İmrahor Vadisi’nin rant için yapılaşmaya açılmasının bir kıyım olacağını ifade eden Candan, “Hukuku ve Ankara’nın değerlerini hiçe sayan yöneticilerin varlığı Ankara’nın başına gelmiş en büyük felakettir” diye konuştu. Candan Ankara’nın nefessiz bırakılmasına vadilerinin yok edilerek ölümle karşı karşıya kalmasına sessiz kalmayacaklarını da söyledi.
Dava sonucunun beklenmemesinin sonuçları ağır olur
Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, “Dava sonucu beklenmeden davalı idare işleminin icra edilebilir olma niteliğinin ortadan kaldırılmaması ağır sonuçlara neden olur” uyarısını da yaptı. Candan, planlama alanında inşaatların başladığını ve yapı ruhsatları düzenlendiğine de dikkat çekti.