Öztrak: “İçişleri Bakanı görevinden ayrılmalı ya da alınmalı”

CHP Parti Sözcüsü Faik Öztrak, İçişleri Bakanı Soylu’nun, Meclis Başkanı Şentop’un mafyadan 10 bin dolar para alan milletvekili ile ilgili bilgi isteğine 15 gün içinde cevap vermesi gerekirken 18 gündür cevap vermediğini söyledi.

“Hala Meclis Başkanına verilmiş bir cevap yok. Ne yargıyı ne de milli iradenin tecelligahı Meclis’i takıyorlar. İçişleri Bakanı’nın bu yaptığı alenen suçtur. Suça ortaklıktır.” dedi.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplandı.

Toplantıya ilişkin açıklamada bulunan Öztrak, demokrasilerde, “yetkinin beraberinde sorumluluk getirdiğini”, milletin verdiği yetkiyi kullananların yaptıklarının ya da yapmadıklarının hesabını millete verdiğini söyledi.

Faik Öztrak, “Ülkemizde ‘Erdoğan Şahsım Hükümeti’nin yetkisi çok ama sorumluluğu yok. Ülkemizi, yetkileri sımsıkı kucaklayan, sorumluluğunu kabul etmeyen bir anlayış yönetiyor.” görüşünü savundu.

Hükümetlerin, millete hizmet için var olduğunu belirten Öztrak, sözlerine şöyle devam etti:

“Devleti 19 yıldır yöneten, bugün çıkıp muhalefete, ‘Aç dolaşanları buyurun siz doyurun’ diyorsa, milletin dertlerine çare bulma sorumluluğunu üstlenmiyorsa, o zaman, o beyefendi sıcak koltuğundan da kalkacak. O görevi yerine getirecek bizlere koltuğu bırakacak. Artık yapılması gereken bellidir. Sandığı bir an önce milletin önüne getirin. Milletimiz emaneti bu kifayetsiz yönetimden almaya hazır.”

“CHP iktidarında, talan İstanbul’a tek kuruş çalışmayacak”

Marmara Denizi’ndeki deniz salyası felaketinin sorumluluğunun, iki yıldır görevde olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanına yıkılmaya çalışıldığını ifade eden Faik Öztrak, “Sorumlu mu arıyorsunuz? Saraylarınızdaki aynalara bakacaksınız.” diye konuştu.

Ülkede talan zihniyeti yaşandığını öne süren CHP Sözcüsü Öztrak, “Şimdi bu talan zihniyeti, 25 yıl yönetip ‘İhanet ettik’ dedikleri İstanbul’a, öldürücü darbeyi vurmaya hazırlanıyor. Bunu da muhalefete çamur atarak saklamaya çalışıyorlar. Biz bu ihanetin sorumlularını da bu ihanete ortak olacakları da bir kez daha uyarıyoruz, Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında, talan İstanbul’a tek kuruş çalışmayacak. Herkes bunu bilip, hesabını, kitabını buna göre yapsın.” ifadelerini kullandı.

“İçişleri Bakanı görevinden ya ayrılmalı ya da alınmalıdır”

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu üyesi Cemil Çiçek’in, “Ortalıkta siyasetçilerin araçlarına, çantalar dolusu para konulduğu iddiaları var. Bu iddia, suç örgütü lideri olarak tanıtılan birisine ait… Bunu görmezden gelebilir misiniz?” dediğini aktaran Öztrak, artık yargının da Türkiye Büyük Millet Meclisinin de bunları görmezden gelemeyeceğini kaydetti.

CHP Sözcüsü Faik Öztrak, şöyle devam etti:

“İçişleri Bakanı, görevi nedeniyle elde ettiği bir bilgiyi, mafya elebaşından 10 bin dolar alan siyasetçinin ismini hala saklıyor. Savcılara suç duyurusunda bulunmuyor. Bunu soran Meclis Başkanına cevap vermeye tenezzül etmiyor. Başkan’ın bilgi istediği 27 Mayıs’tan bu yana 18 gün geçti, 15 gün içinde cevap verilmesi gerekiyor. Hala Meclis Başkanına verilmiş bir cevap yok. Bu nasıl bir keyfi yönetim anlayışıdır. Ne yargıyı ne de milli iradenin tecelligahı Meclis’i takıyorlar. İçişleri Bakanı’nın bu yaptığı alenen suçtur. Suça ortaklıktır.”

Sezgin Baran Korkmaz ile ilgili iddialara da değinen Faik Öztrak, “Korkmaz’ın malvarlığı üzerindeki tedbir kararının mahkeme tarafından 6 Kasım 2020’de nasıl kaldırıldığı, bu konuda Hakimler ve Savcılar Kurulunda bir inceleme yürütülüp yürütülmediği, Korkmaz’ın yurt dışına nasıl kaçtığı” sorularını yöneltti.

Bu konuların mutlaka aydınlatılması gerektiğini söyleyen Öztrak, “Meclis’te de siyasete bulaşan bu ağır şaibeleri temizlemek için vakit geçirmeden bir Araştırma Komisyonu kurulmalıdır. İçişleri Bakanı, 10 bin dolar alan siyasetçiden başlayarak, tüm bu iddialar için TBMM’de hesap vermelidir. Soruşturmanın selameti açısından, bundan önceki bakan soruşturmalarında olduğu gibi, İçişleri Bakanı görevinden ya ayrılmalı ya da alınmalıdır.” görüşünü savundu.

“Halktan alınanı, halka geri vereceğiz”

Öztrak, partisinin iktidarında, Siyasi Ahlak Yasası’nı çıkaracaklarını, Kamu İhale Kanunu’nda rekabet ve şeffaflığı yeniden sağlayacaklarını, Sayıştay’ı gerçek işlevine kavuşturacaklarını aktardı.

Ulusal Vergi Konseyini ve Türkiye Büyük Millet Meclisinde Kesin Hesap Komisyonu’nu kuracaklarını anlatan CHP’li Öztrak, “Siyaset kurumuna ve siyasetçiye güven duyulması için sert ve kararlı adımları atacağız. CHP iktidarında, uçan, yüzen, yürüyen saraylardan başlayarak, israf kapılarını birer birer kapatacağız. Bu sarayları, uçakları, araçları şeffaf ihalelerle satarak, elde edilecek kaynakları Aile Destekleri Sigortası eliyle ihtiyaç sahibi ailelerimizin çocuklarına, eğitim destek bursu olarak dağıtacağız. Halktan alınanı, halka geri vereceğiz.” diye konuştu.

“MHP siyasi etik yasasına ilişkin kanun teklifini Meclis’e sunmalıdır”

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, geçen hafta grup konuşmasında, “Dilek ve ümidimiz, siyasi etik yasasının daha fazla geciktirilmeden, süratle çıkarılmasıdır.” dediğini anımsatarak, MHP’nin bu konuda bir kanun teklifini Meclis’e sunması ve ittifak ortağından destek talep etmesi gerektiğini dile getirdi.

Uluslararası Para Fonunun (IMF), 4. madde konsültasyonları çerçevesinde Türkiye’ye geldiğini belirten Öztrak, “Para Fonu, net rezervlerin 2020’de 95 milyar dolar artması gerekirken, 27 milyar dolar gerilediğini tespit etmiş. 2020’de net rezervlerde toplam 122 milyar dolarlık bir kayıp-kaçak tespit etmiş. Bunu da tüm dünyaya ilan etmiş. ‘128 milyar dolar nerede?’ diye soran afişlerimizi indirenler, nedense Para Fonu’nun tespitlerine itiraz etmemiş.” dedi.

“Bunları artık millet yutmaz”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Çin ile 3,6 milyar dolarlık yeni swap anlaşması yapıldığını duyurduğunu da anımsatan Öztrak, “Çin ile imzalanan 2,4 milyar dolarlık swap anlaşmasının, 6 milyar dolara çıkarıldığını, bunun Türkiye ekonomisi için bir ‘sıçrama’ olduğunu söyledi. Güler misiniz, ağlar mısınız? 128 milyar dolar rezervi yok yere erit, kasada Merkez Bankasına ait tek bir sent kalmasın, rezervler kısa vadeli emanet borçla makyajlansın, rezervlerin kalitesi dibe vursun, sonra Erdoğan çıksın, Çin’den alınan emanet 6 milyar dolarla finanse ettiği, ‘çakma’ rezervlere ‘sıçrama’ de. Bunları artık millet yutmaz.” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin 4 Haziran itibarıyla, resmi rezervinin 93,8 milyar dolar olduğunu söyleyen Öztrak, şunları kaydetti:

“Vadesi bir yıl ve bir yıldan daha az olan swap dahil toplam döviz yükümlülüklerimiz ise 131,4 milyar dolar, yani 4 Haziran itibarıyla kasadaki döviz açığı 37,6 milyar dolar. Bunu ben demiyorum, Uluslararası Rezervler ve Döviz Likiditesi tablosu söylüyor. İşte bugün, bu tablo yüzünden Türkiye, dünyanın en yüksek 7’nci faizini uyguluyor. Bu yüzden, Türkiye’nin risk primi, en yakın rakibinin iki katından fazla. Bu yüzden, Türk Lirası yılbaşından bu yana dolar karşısında en fazla değer yitiren ikinci para birimi. Bu yüzden, hayat pahalılığı milleti inim inim inletiyor. Bunların sorumlusu, öznesi belirsiz dış güçler değil. Bunların sorumlusu, 128 milyar doları yok yere eriten, ‘faiz sebep, enflasyon sonuç’ diyerek, akıl ve bilimle çarpışan, salgında doğrudan destek vermek yerine, kredi musluklarını sonuna kadar açan, Türk lirasına güveni tamamen bitirip, ülkeyi dolar müptelası yapan, öznesi Erdoğan olan iç güçlerdir.”

Engelli vatandaşların atama beklediğini ifade eden Öztrak, kamuda açık olan 8 bin engelli kadrosuna ağustos ayında atama istediklerini söyledi.

“Siyasi partileri millet açar, millet kapatır”

CHP Sözcüsü Öztrak, açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin, “Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, AK Parti’ye açılan kapatma davası için ‘Savcı görevini yaptı’, HDP’ye açılan kapatma davası için ise ‘Demokrasinin savunulması gereken bir ortamda siz bir partiyi kapatamazsınız’ dedi. Bu iki farklı açıklamaya ilişkin değerlendirmeniz nedir?” sorusu üzerine Öztrak, “Genel Başkanımızın da partimizin de bu konudaki görüşleri çok nettir. Siyasi partiler demokrasinin vazgeçilmez unsurlarıdır, siyasi partileri millet açar, millet kapatır.” yanıtını verdi.

Selahattin Demirtaş’ın, Millet İttifakına ilişkin açıklamasının anımsatılması üzerine Öztrak, şöyle konuştu:

“Millet İttifakı ve onun ortaklarının kimler olduğu kamuoyu tarafından gayet iyi bilinmektedir ama anlaşılan Cumhur İttifakı ‘Millet İttifakında bir çatlak yaratabilir miyiz’ diye bu ittifaka dahil olmayan partilerin açıklamalarını yandaş medyaları aracılığı ile gündeme getirip bize yorumlatmak istemektedir. Herkes müsterih olsun, Millet İttifakı kapalı kapılar ardında iş tutmaz, ne yaptığımız her zaman kamuoyunun gözü önünde olacaktır.”

CHP Sözcüsü Faik Öztrak, “Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Joe Biden’ın yapacağı görüşmede, Türk askerinin Taliban tehdidine rağmen Afganistan’daki Kabil Havalimanına konuşlandırılması başlığı da ele alınacak. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusunu şöyle cevapladı:

“Asıl sebep bellidir, Biden tarafından dışlanmadıklarını göstermek için onun Afganistan’daki jandarması olmaya talip olmuşlardır. Taliban, Türkiye’nin Kabil Havalimanına asker göndermesini kabul etmeyeceğini söylüyor. 12 Eylül’den itibaren Afganistan’da kalacak her askeri, işgalci kabul edeceğini ifade ediyor. Bu, Mehmetçiğimizin mevcut tezkerede tanımlanan Afgan Milli Savunma ve Güvenlik Kuvvetlerine eğitim ve danışmanlık sağlama görevinin ötesine geçen bir görevi gerektirmektedir. Evlatlarımızın canı, hükümetin siyasi oyun planından çok daha önemlidir. Erdoğan ve Biden’ın, Mehmetçiğimizin canı üzerinden pazarlık masası kurmasını hiçbir şekilde kabul edemeyiz.”

AA / ANKARA