HDP eski Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın 6-8 Ekim Kobanê olaylarına ilişkin devam eden soruşturmanın tutukluluk incelemesinde bir kez daha tutukluluk halinin devamına karar verildi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı 20 Eylül 2019 tarihinde 6-8 Ekim Kobanê olayları gerekçesiyle tutuklama kararı vermişti. Henüz iddianameleri hazırlanmayan Yüksekdağ ve Demirtaş’ın bugün tutukluluk incelemesi yapıldı.
Ankara 7’inci Sulh Ceza Hakimliği tarafından duruşmalı olarak yapılan tutukluluk incelemesine, Yüksekdağ ve Demirtaş’ın avukatları katıldı.
‘Hükümet talimatıyla tutuklandılar’
Ankara Adliyesi’nde görülen duruşmada hazır bulunan avukat Kenan Maçoğlu, müvekkillerinin tutuklamaya giden süreci daha önce ayrıntılı şekilde aktardığını ve Demirtaş ve Yüksekdağ’ın hükümetin talimatıyla tutuklandığını belirtti. Hukuken yürüyen bir süreç işletilmediğini vurgulayan Maçoğlu, “Emir ve talimat süreçleri ile müvekkiller işbu dosyaya dahil edilmiş ve tutuklanmışlarıdır. Talebimiz suç oluşturan bu fiillere sizin iştirak etmemenizdir” dedi.
Soruşturmanın derdest olduğunu hatırlattı
Avukat Alişan Şahin de savunmasında soruşturmanın 6 yıl önce açıldığını hatırlatarak, şunları söyledi:
“Müvekkiller bu dosyaya Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesinde verilen AİHM’in ihlal kararı sonrası o tarihten 6 yıl önce açılmış olan bir soruşturma dosyasına mesnetsiz şekilde dahil edilmiştir. Böylesi bir durum bile savcılık makamının bu dosyada müvekkillerimin sanık olacağına ilişkin iradesinin başlangıçta bulunmadığının delilidir. Tamamen siyasi talimatla derdest soruşturma dosyasına dahil edilmiş ve sonrasında tutuklanmışlardır. Hukukun tüm temel ilkeleri ayaklar altına alınmıştır. Böylesi yargılamalar ancak bu toplumda yaşayan halkların birlikte yaşama iradesine zarar verir. Bu nedenle birlikte yaşama iradesine destek sunacak tahliye kararının altına imza atmanızı beyan ederim.”
‘Tutuklama siyasi irade ile verildi, yargısal kararla kaldırılabilir’
Son olarak söz alan avukat Nuray Özdoğan, Ceza Muhakemesi gereği tutuklama nedenleri soruşturma başlangıcında bulunmadığını, halihazırda da tutuklama nedenlerinin oluşmadığını belirtti. Ceza Muhakemeleri Kanunu 100’ün koşulları oluşmadığını söyleyen Özdoğan, “Maktu gerekçeleri ile müvekkillerin tutukluluklarının devamları Anayasa 19’uncu maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 5’inci maddesine aykırıdır. Ayrıca mevcut Kovid- 19 salgını nedeniyle Avrupa Konseyi ve Birleşmiş Milletler organları ülkelere tutuklu yargılamaların sona erdirilmesi çağrısı yapılmıştır.
İdari ve siyasi kararların denetimi yargısal olarak yapılması hem yetki hem de göreviniz içerisindedir. Müvekkiller açısında tutuklama kararı siyasi bir irade ile verildi ise de, yargısal bir karar ile bu hukuka aykırılık sona erdirilebilir. Tüm bu nedenler ile müvekkiller hakkındaki hukuka, uluslararası sözleşmelere aykırı tutuklamanın sona erdirilmesi ve tahliye kararı verilmesini talep ederiz” ifadelerinde bulundu.
‘Deliller karartılabilir’
Avukat savunmaları ardından kararını açıklayan Ankara 7. Sulh Ceza Hakimliği, tutuklama ardından Demirtaş ve Yüksekdağ lehine gelişen bir durum olmadığını ve tahkikatın sonuçlanmadığını belirterek, tutukluluk halinin devamına karar verdi. Hakimlik tarafından verilen kararın tamamı şöyle:
“Tutuklama tarihinden sonra şüpheliler lehine gelişen bir durumun olmadığı, şüphelilerin üzerlerine atılı suçların niteliği, mevcut delil durumu, tahkikatın sonuçlanmamış olması, delillerin karartılması ihtimalinin mevcudiyeti, tutuklama sebeplerinin devam etmesi, kuvvetli suç şüphesi ve adli kontrol hükümlerinin uygulanmasının yetersiz kalacağı anlaşılmakla 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 108. maddesi gereğince şüpheliler Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ tutukluluk halinin devamına…”