KCDP Kadın Meclisleri, 2020 yılında erkekler tarafından 300 kadının öldürüldüğünü, 171 kadının şüpheli şekilde ölü bulunduğunu tespit etti.
Mustafa Aksoy
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP) Kadın Meclisleri, 2020 yılına ilişkin kadın cinayetleri raporunu açıkladı. Raporda, 2020 yılının tüm dünyada ve Türkiye’de koronavirüs ile birlikte tecrübe ettiği olağanüstü bir dönem ile son bulduğu belirtilerek, “Bu pandemi sürecinde dünyanın pek çok yerinde olağanüstü koşullara yönelik olağanüstü önlemler alındı. Herkesin evde kalması gerektiği bu süreçte, bu koşullar kadınlar için zorluklar da ortaya çıkardı.” denildi.
‘Bütün zorluklara rağmen kadın mücadelesi ileri taşındı’
Dünyada ve Türkiye’de salgının henüz sona ermediğine işaret edilen raporda, “Ancak 2020 yılında yaşadığımız olaylar, bütün zorluklara rağmen kadın mücadelesini daha ileri taşıdı, daha da büyüttü.” diye kaydedildi.
‘Mücadelemizle İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmeyi tartışan hükümet geri adım attı’
Türkiye’de İstanbul Sözleşmesi’nin “kadın düşmanları ve eşitlik karşıtları” tarafından tartışmaya açıldığının belirtildiği raporda, sözleşmeye yönelik saldırıların zamanla arttığına dikkat çekildi. Kadınların mücadelesiyle İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmeyi tartışmaya açmaya çalışan hükümetin geri adım attığının altı çizilen raporda, “Sadece geri adım atmak yetmez diyerek, İstanbul Sözleşmesi’ni tamı tamına uygulatacağız diyerek mücadelemize devam ediyoruz.” denildi.
‘Bakanlık gerçekleri açıklamak yerine manipülatif açıklamalarda bulundu’
İçişleri Bakanlığı ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın kadın cinayetleri ve şüpheli kadın ölümlerine dair gerçekleri açıklamak yerine neredeyse her ay manipülatif açıklamalarda bulunduğunun belirtildiği raporda, “Verileri çarpıtma, gerçekleri açıkla dedik. Kadın cinayetlerini durdurmak için 12 ay yeter dedik. Atılması gereken adımların hepsini tek tek açıkladık.” diye kaydedildi.
‘Ancak 2020 yılında İçişleri Bakanlığı’nın kadın cinayetleri verilerini açıklamasını sağladık’
Türkiye’de kadın cinayetlerini durdurma mücadelesinin 10 yıldır devam ettiğinin belirtildiği raporda, şunlar ifade edildi:
“Ancak 2020 yılında nihayet İçişleri Bakanlığı’nın kadın cinayetleri verilerini açıklamasını sağladık. İstanbul Sözleşmesi’ne göre devletin istatistikleri açıklama yükümlülüğü vardır. Kadın cinayeti ve şüpheli kadın ölümleri gerçekliğini açıklamakla birlikte, kadın cinayetlerini durdurmak için somut çözüm önerilerinin hayata geçirilmesi de devletin görevidir.”
‘Bu yıl 300 kadın cinayeti işlenmiştir’
Rapora göre; 2020 yılında 300 kadın cinayeti işlendi, 171 kadın şüpheli bir şekilde ölü bulundu. Öldürülen 300 kadından 182’sinin hangi bahane ile öldürüldüğü tespit edilmedi. Öldürülen kadınların 22’si ekonomik, 96’sı da boşanmak istemek, barışmayı reddetmek, evlenmeyi reddetmek, ilişkiyi reddetmek gibi kendi hayatına dair karar almak isterken öldürüldü.
Raporda, 182 kadının hangi bahaneyle öldürüldüğünün tespit edilememesi, kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin görünmez kılınmasının bir sonucu olarak değerlendirildi.
‘300 kadının 97’si evli olduğu erkek tarafından öldürüldü’
Rapora göre; öldürülen 300 kadının 97’si evli olduğu erkek, 54’ü birlikte olduğu erkek, 38’i tanıdık birisi, 21’i eskiden evli olduğu erkek, 18’i oğlu, 17’si babası, 16’sı akraba, 8’i eskiden birlikte olduğu erkek, 5’i kardeşi, 3’ü tanımadığı birisi tarafından öldürüldü. 23 kadının ölümüne sebep olan kişilerin yakınlık durumu tespit edilemedi.
‘Kadınlar çoğunlukla evlerinde öldürüldü’
Kadınların 181’i evinde, 48’i sokak ortasında, 15’i işyerinde, 14’ü de arazide, 11’i arabada, 5’i otelde, 4’ü ıssız bir yerde, 1’i odun deposunda, 1’i kuaförde öldürülmüştür. 20’sinin öldürüldüğü yer tespit edilememiştir. Bu yıl öldürülen kadınların yüzde 60’ı evlerinde öldürüldü.
‘Kadınların 170’i ateşli silahla öldürüldü’
170’i ateşli silahlarla, 83’ü kesici aletle, 26’sı boğularak, 10’u darp edilerek, 2’si yakılarak, 1’i kimyasal madde ile, 1’i de yüksekten düşülerek öldürüldü.
‘247 kadının çalışma durumu bilinmiyor’
Kadınların çalışma durumlarını tespit etmenin zor olduğuna vurgu yapılan raporda, şu ifadeler yer aldı: “Önemli olan bu verinin de basın mensupları tarafından dikkate alınması gerektiğini düşünüyoruz. Bu ay TÜİK’in açıkladığı verilere göre, ‘ev işleriyle meşgul’ kadınların sayısı bir önceki yıla göre 1 milyon 348 bin azaldı. Böylece TÜİK’e göre işgücü dahi sayılmayan kadınların sayısı Eylül 2020’de 10 milyon 56 bin oldu. TÜİK’in verileri bu şekilde açıklaması, kadın işsizliğinin gerçek boyutunun üzerini örtmeye çalışmaktır.”
Raporda, ulaşılabilen veriye göre kadınların 45’i bir işyerinde çalıştığı ve 247 kadının çalışma durumunun bilinemediği belirtildi.
‘Yalnızca 23 kadının koruma kararı olduğu biliniyor’
Kadınları korumak ve şiddeti önlemek için getirilen 6284 sayılı kanunun yasalaşmasının İstanbul Sözleşmesi’nin imzalanmasının ardından mümkün olabildiğinin hatırlatıldığı raporda, “2020 yılında öldürülen kadınların 263’ünün koruma kararının olup olmadığı bilinmezken; yalnızca 23 kadının uzaklaştırma veya koruma kararı olduğu, 45 kadının polis şikayeti, boşanma aşamasında olduğu biliniyor.” diye kaydedildi.
‘171 kadının şüpheli ölümleri derhal aydınlatılmalıdır’
İntihar veya doğal ölüm gibi sunulan şüpheli kadın ölümleri ve şüpheli bir şekilde ölü bulunan kadın sayısında pandemi süreciyle birlikte çok ciddi bir artış yaşandığına dikkat çekilen raporda, 2020 yılında öğrenilen 171 kadının şüpheli ölümlerinin bir an önce açığa çıkarılması istendi.
Raporda şüpheli ölümlere ilişkin, “Yapılacak şey bellidir; 6284 sayılı koruma kanunu ve İstanbul Sözleşmesi tüm kurum ve kuruluşlarla beraber etkin ve bütünlüklü uygulanmalıdır. Şüpheli kadın ölümlerinin soruşturmaları dikkatli bir şekilde incelenmeli ve hızlıca sonuçlandırılmalıdır.” denildi.
Raporda, 2020 yılında da binlerce kadınnın şiddete maruz bırakıldığı, mücadele etmek istediği, kadınlar öldürüldüğü için Kadın Meclisleri’ne başvurduğu belirtilerek, “Çocuk istismarı, kadına yönelik her türlü şiddet ve kadın cinayetlerine karşı mücadelemiz devam ediyor.” diye kaydedildi.
Yeni1Mecra