Kemal Kurkut davasında sanık polis hakkında verilen beraat kararına tepki gösteren HDP Grup Başkanvekili Beştaş, Kürt halkının yüz yıldır öldürüldüğünü ispatlamaya çalıştığını belirterek, “Kameralar önünde, üst tarafı çıplak bir vaziyette, herkesin canlı tanıklığıyla işlenen bir cinayette de Kemal Kurkut öldürüldüğünü ispatlayamadı.” dedi.
Diyarbakır 7’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde Kemal Kurkut’u “olası kastla öldürme” suçlamasıyla yargılanan sanık polis Y.Ş. hakkında beraat kararı verildi. Duruşmanın ardından Kurkut’un abisi Cihan Kurkut ile HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, milletvekilleri Nuran İmir, Hişyar Özsoy ve Fatma Kurtalan’ın da aralarında bulunduğu heyet, Diyarbakır Adliyesi önünde açıklama yaptı.
‘Kürt halkı öldürüldüğünü ispatlayamıyor’
HDP’li Meral Danış Beştaş, cezasızlık politikasına bir davanın daha eklendiğini söyledi. Kemal Kurkut’un ailesinin, sevenlerinin hissiyatının düşündüklerinin mahkeme heyeti için bir öneminin olmadığını dile getiren Beştaş, şöyle konuştu:
“Onlar için tek önemli şey, devlet adına suç işleyenleri aklamak. Davayı izledik ve bu bizim ilk tanık olduğumuz cezasızlık davası değil. İlk tanık olduğumuz beraat kararı değil. Bu adliyelerde her zaman adaletsizlik çıkıyor. Her zaman Kürde karşı işlenen cinayetleri aklama kararı çıkıyor. Kürt halkı yüz yıldır bu ülkede haksız bir şekilde, hukuksuz bir şekilde öldürüldüğünü ispatlamaya çalışıyor. Ama öldürüldüğünü ispatlayamıyor. Kameralar önünde, üst tarafı çıplak bir vaziyette, herkesin canlı tanıklığıyla işlenen bir cinayette de Kemal Kurkut öldürüldüğünü ispatlayamadı.”
‘Kürt’ün öldürüldüğü hiçbir davada ceza kararı çıkmamıştır’
Beştaş konuşmasının devamında şunları aktardı: “Vartinis’te bir aile yakılarak öldürüldü, sanıklar beraat etti. Roboski’de TSK’ya ait savaş uçakları 34 genci katletti, 11 tanesi çocuk, beraat bile verilmedi, takipsizlik kararı verildi. Dava açılmasına bile gerek duyulmadı. Şırnak’ta Muhammed ve Furkan’ın evine panzer girdi, 7 ve 8 yaşındaki iki kardeş öldürüldü, panzeri kullanan polise 19 bin TL para cezası verildi. Bu topraklarda Kürt’ün öldürüldüğü hiçbir davada ceza kararı çıkmamıştır.”
“Siz Kürt’seniz size adalet yok’
Daha da vahimini bugün izlediklerini söyleyen Beştaş, şu ifadeleri kullandı: “Bir polis memuru yargılanıyor ancak bir tek saat bile tutuklanmadı. Bu ülkede Cumhurbaşkanına hakaretten, iktidara muhalefetten her gün tutuklamalar, operasyonlar yapılırken, cinayet ve katliam davaları soruşturulmuyor. İster evinize panzer girsin, ister savaş uçakları sizi tarasın, bombalasın, ister bir evin içinde yakılarak öldürülün, isterse havan topu değsin, isterseniz kameraların önünde öldürülün, siz Kürt’seniz, bu ülkede size adalet yok, hukuk yok. Sizin için hakkaniyete dayalı bir karar verilmiyor.”
‘Burada her gün kıyamet adalet yerini bulmadığı için kopuyor’
Adalet Bakanı’nın “yargıda reform” ile ilgili açıklamalarını hatırlatan Beştaş, “Ben şunu hissettim, bir milletvekili olarak, bir hukukçu olarak, keşke adaleti savunan bu insan Adalet Bakanı olsaydı dedim. Çünkü Adalet Bakanı olduğunun ya farkında değil ya da bunu uygulamıyor. Bir cümlesi var ya, ‘Adalet yerini bulsun, kıyamet kopsun’. Burada her gün kıyamet kopuyor ama adalet yerini bulduğu için değil, adalet yerini bulmadığı için kıyamet kopuyor. Sayın Adalet Bakanı, yüreğimizde, beynimizde, kalbimizde her gün kıyamet kopuyor” diye belirtti.
‘Artık öldürüldüğümüzü ispatlıyoruz’
Bu kararın adaletsizliğin resmi olduğunu söyleyen Beştaş, şunları kaydetti: “Bu karar hukuksuzluğun resmidir. Bu ülkede insan canının ne kadar kıymetsiz olduğunu resmidir. Tabi bu öldürülen Kürt ise zaten ceza yoktur. Bunu 100 yıldır yaşıyoruz ve yaşamaya devam ediyoruz ama başardığımız bir şey var. Artık öldürüldüğümüzü ispatlıyoruz. Haksızlığı ispatlıyoruz. Bu kararı imza atanların peşini bırakmayacağız. Ve er geç bu adalet sağlanacaktır. Bir ülkede adalet ölmüşse, kıyamet o zaman kopar.”
MA – DİYARBAKIR