HDP Eş Genel Başkanı Buldan, İdlib’deki gelişmelere değinerek, Suriye tezkeresine karşı çıkarken bu sonuçları öngördüklerini belirtti.
Buldan, “Kayıplar konusunda uyardık bizi dinlemediler. Türkiye derhal Suriye’den elini çekmelidir.” dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin Meclis grup toplantısında konuştu. Buldan, Van’ın Bahçesaray ilçesinde yaşanan çığ felaketinde ve yine Van’da yaşamını yitirdiği belirtilen mültecileri anarak konuşmasına başladı. Mezopotamya Haber Ajansı’nın geçtiği bilgilere göre; Doğal afetlerin zamanında gerekli tedbirlerin alınmaması nedeniyle faciaya dönüşerek can almaya devam ettiğini söyleyen Buldan, “Bahçesaray’da onlarca insanımızın hayatını kaybetmesinin nedeni çığ değil, çığa karşı gerekli önlemlerin zamanında alınmamış olmasıdır.” dedi.
Çığ felaketinin her yıl yaşandığını hatırlatan Buldan, bölgeye yapılması gereken tünellerin bir türlü yapılmadığını söyledi. Bahçesaray’da sadece bir tane kar tüneli olduğunu onun da çığ riskinin az olduğu Karabet bölgesinde olduğuna işaret eden Buldan, “Ahlat’a Saray yapmak için Meclis’ten kanun çıkarmaya çalışan, İstanbul’a rant kanalı yapmak için seferber olan, her yere kalekol, güvenlik barajı yapan AKP iktidarı, vatandaşlarımızın hayatı söz konusu olduğunda ise kılını kıpırdatmıyor.” dedi.
‘İhmaller zinciri aydınlatılmalı’
Buldan, özellikle ikinci çığın yaşanmasına neden olan ihmaller zincirinin, müdahale biçiminin, iktidarın kurtarma sürecini “bir şova dönüştürmesinin” ciddi bir biçimde araştırılması gerektiğini söyledi. İktidarın, Elazığ depreminde insanların enkaz altındayken algı yaratmaya çalıştığını belirten Buldan, “İktidarın insani değerlerle örtüşmeyen aynı tutum ve yaklaşımlarına Bahçesaray’daki çığ felaketinde da tanık olduk.” dedi.
‘Erdoğan insanlar çığ altında iken keyif çayı dağıttı’
Bahçesaray’da insanların çığ altında iken Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kırıkkale’deki mitingde “keyif çayı” dağıttığını, “TOKİ pazarlaması” yaptığını belirten Buldan, “Buna hepimiz tanıklık ettik.” dedi. Tüm Türkiye toplumunun bunu görmesi gerektiğini söyleyen Buldan, “Şov peşinde, rant peşinde, algı peşinde koşan bu iktidarın politikaları insanı yaşatmaz, öldürür.” diye kaydetti.
‘O gün Cizre’de yapılanlar bugün tüm ülkeye dayatılıyor’
7 Şubat 2016 tarihinde sokağa çıkma yasaklarında Cizre’de bodrumlarda 177 insanın vahşice yakıldığını ifade eden Buldan, yaşamını yitirenleri saygıyla andığını söyledi. Buldan, Cizre’de yaşanan vahşetin mevcut iktidarın siyasi iradesiyle ve sorumluluğunda gerçekleştiğini belirterek, “İnsanlık suçu işleyen askeri yetkilileri yargılanmaktan kurtarmak için yasa çıkartan yine AKP-MHP ittifakıdır. O gün Cizre’ye yapılanları bugün tüm ülkeye dayatan bir iktidarın varlığını herkes görmelidir.” diye konuştu.
‘Gezi davasıyla halklar arası köprüyü yıkmaya çalışıyorlar’
Gezi davasında yargılananlar hakkında müebbet hapis cezası istendiğini hatırlatan Buldan, “Ali İsmailleri, Berkinleri, Ethemleri, Abdullahları katledenlere ceza vereceklerine suçsuz insanlara ceza istiyorlar.” dedi. Gezinin, ezilen yoksul halkların demokratik bir direnişi, toplumun adalet ve özgürlük talebi olduğunu söyleyen Buldan, “Bugün yargılamaya çalıştıkları aslında halklardır, Türkiye’nin demokratik toplumsal muhalefetidir.” diye konuştu.
Gezi davasıyla halklar arası köprünün yıkılmaya çalışıldığını ifade eden Buldan, “Ne yaparlarsa yapsınlar. Ne Gezi’nin ne de Cizre’nin ortak mücadele ruhunu, dayanışmasını bitiremeyecekler.” dedi.
‘İktidar FETÖ’nün siyasi ayağı olduğu gerçeğini gizliyor’
FETÖ’nün siyasi ayağı tartışmalarına değinen Buldan, “İktidar ayak oyunlarıyla siyasi ayak olduğu gerçeğini gizlemeye çalışıyor. İstedikleri kadar reddetsinler, FETÖ’nün siyasi ayağı da siyasi kolu da siyasi beyni de AKP’dir.” dedi. Konuya ilişkin Meclis’e defalarca verilen araştırma önergelerinin AKP-MHP çoğunluğuyla reddedildiğine dikkat çeken Buldan, “Siyasi ayak ortaya çıkmasın istiyorlar. Bunların hepsi suç ortakları ve birbirinin suçlarını biliyorlar.” diye kaydetti.
Buldan, şöyle konuştu: “FETÖ’nün siyasi ayağı değilseniz, cemaat savcılarının açtığı Ergenekon davalarını bir bir düşürürken neden KCK davalarını düşürmediğinizi buradan size sormak isteriz. Demirtaş, Yüksekdağ ve diğer tüm arkadaşlarımız FETÖ-AKP ortak kumpasıyla rehin tutulmuyor mu? Cemaat savcılarının uyduruk fezlekeleriyle dokunulmazlıklarımızı kaldıran siz değil miydiniz? FETÖ ile birlikte demokrasi güçlerine yönelik her türlü saldırıyı gerçekleştirirken, bugün Kürt halkının iradesine karşı aynı yöntemleri kullanmaya devam eden sizin iktidarınız değil midir? Darbe mekaniğine karşı uyaran Sayın Öcalan’a ağırlaştırılmış tecridi uygulayan siz değil misiniz?”
‘Türkiye derhal Suriye’den elini çekmelidir’
Buldan, AKP-MHP ittifakının iktidar hesapları nedeniyle Suriye’den cenazeler gelmeye devam etmesinin herkesi üzdüğünü söyleyerek, “Kayıplar konusunda uyardık bizi dinlemediler. Türkiye derhal Suriye’den elini çekmelidir. İdlib’de hayatını kaybeden askerlere Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı diliyorum.” dedi.
‘Kayıpların sorumlusu Suriye tezkeresine evet diyenlerdir’
Suriye tezkeresine karşı çıkarken bu sonuçları öngördüklerine işaret eden Buldan, “İktidarı uyarmıştık ama dinlemediler. Ve bu bataklığın içine girmekte ısrar ettiler. Kayıpların sorumlusu tezkereye evet diyenlerdir. Çözümsüzlüğü dayatanlardır.”
‘Çözümsüzlüğün bedelini halklar yoksullukla ödüyor’
İktidarın tüm bu çözümsüzlük politikalarının bedelini ne yazık ki Türkiye halklarının ekonomik krizlerle ve yoksullukla ödediğini söyleyen Buldan, “Yarattıkları kriz tüm toplumu sarıp sarmaladı. Toplum çöküyor. Ülke çöküşün eşiğindedir. Türkiye tarihi boyunca bu denli bir yoksullaşmayı ve bölgesel eşitsizliği derinden yaşamamıştı.” şeklinde konuştu.
‘Bu karanlıktan çıkmak imkansız değildir’
Tüm bu kara tablonun ülkenin kaderi olmadığına dikkat çeken Buldan, “Buradan kurtulmak, bu karanlıktan çıkmak zor ve imkânsız değildir. Halk çaresiz değildir. İstemeye istemeye AKP’nin politikalarıyla yaşamak zorunda değildir.” dedi.
Ortak mücadele yürütmenin ve demokrasi ittifakında birleşmenin iktidardan kurtulmanın yegâne yol ve yöntemi olduğuna vurgu yapan Buldan, “İşte HDP bunun adresidir. Umudu HDP’yle büyütebiliriz. Değişimi HDP’yle gerçekleştirebiliriz.” diye konuştu.
5 yıldır seçimlerde barajları, duvarları yıktıklarını ifade eden Buldan, “31 Mart ve 23 Haziran’da büyük kaybettiler. Kaybettirmeye devam edeceğiz. Bu soygun düzeni, talan düzeni bitene dek durmak yok mücadeleye devam edeceğiz. Bunlar kaybettikçe demokrasi kazanacaktır. Herkes kazanacaktır.” dedi. 23 Şubat’ta Ankara’da 4’üncü Olağan Büyük Kongresini büyük bir katılımla gerçekleştireceklerini söyleyen Buldan, kongreye katılım çağrısında bulundu.