Cumartesi Anneleri eylemlerinin 813’üncü haftasında idam edildikten 28 yıl sonra kimsesizler mezarlığında cenazesi bulunan İlyas Has için adalet istedi.
İmran Has, abisi İlyas Has’ın mezarını bulma mücadelesini hiç sonlandırmadıklarını belirterek, annesi, babası ve ablasının abisinin mezarını öğrenemeden hayatlarını kaybettiklerini söyledi.
Cumartesi Anneleri’nin adalet arayışı 813’üncü haftasında. Her hafta Cumartesi günü saat 12.00’de Galatarasay Meydanı yasak olduğu için İHD İstanbul Şubesi önünde bir araya gelen Cumartesi Anneleri, salgın nedeniyle kayıplarının akıbetlerini sosyal medya üzerinden canlı yayınla soruyor. Cumartesi Anneleri bu hafta idam edildikten 28 yıl sonra cenazesi bulunan İlyas Has için adalet istedi.
‘Annem, babam, ablam abimin mezarını öğrenemeden aramızdan ayrıldılar’
Açıklamada ilk konuşan İmran Has, abisi İlyas Has’ın idam edildikten sonra cenazesinin kendilerine teslim edilmeden defnedildiğini belirtti. İmran Has, şunları ifade etti: “Bize bir bilgi veya bir evrak verilmedi. Bu yüzden mezarı 28 yıl boyunca kayıp kaldı. Biz bu 28 yıl içerisinde mezarını bulma mücadelemizi hiç sonlandırmadık. Aile olarak bir sonuca varamadık ama 2012’de Hüseyin Yılmaz ve Mesut Güngör tarafından mezarının İzmir Bornava Hacılarkırı Kimsesizler Mezarlığında olduğunu öğrendik.”
Abisi İlyas Has’ın cenazesini arama sürecinde annesi, babası ve ablasının hayatını kaybettiğini belirten İmran Has, “Onlar abimin mezarının bulunduğunu öğrenemeden aramızdan ayrıldılar. Umarım diğer kayıplar bulunur” dedi.
‘Askeri darbenin ardından ölüm cezasına mahkum edildi’
Bu haftaki basın metnini Cumartesi Anneleri adına Ayşe Yıldız okudu. Tekirdağ Malkaralı olan Has ailesinin İzmir’de yaşadığını söyleyen Yıldız, şunları aktardı:
“25 yaşındaki oğulları İlyas Has, 12 Eylül askeri darbesinin ardından 28 Aralık 1980 tarihinde gözaltına alındı. Tutuklanan İlyas Has hakkında hazırlanan iddianame ile dava açıldı. İzmir Sıkıyönetim Komutanlığı İki Numaralı Askeri Mahkemesinde görülen davada iddianamedeki suçlamanın vasfı mahkeme tarafından değiştirildi. İlyas Has, iddianamede yer almayan ‘Anayasal düzeni zorla değiştirmeye teşebbüs’ suçlaması ile yargılandı. 18 Ocak 1982 tarihinde ölüm cezasına mahkum edildi.”
‘Ceza indirimi talebi Askeri Yargıtay tarafından reddedildi’
Yerel mahkeme savcılığının İlyas Has hakkında TCK’nın 59’uncu maddesi uyarınca ceza indirimi uygulanması gerektiğine dair temyiz talebinde bulunduğunu, başsavcılığın da bu görüşe iştirak ettiğini aktaran Yıldız, ancak Askeri Yargıtay 1’inci Dairesi’nin temyiz talebini reddettiğini belirtti. Yıldız, İlyas Has hakkındaki idam kararının 20 Ekim 1982 tarihinde oybirliği ile onayladığını kaydetti.
‘İdam edildikten sonra cenazesi ailesine verilmedi’
İlyas Has’ın avukatı Kasım Sönmez’in, yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunduğunu ancak bu talebin de reddedildiğini aktaran Yıldız, “2 yıl bekletilen dosya Turgut Özal hükümeti döneminde aniden raftan indirildi ve idam kararı hızla TBMM ve Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından onaylandı” dedi.
İlyas Has’ın 1984 yılının 6 Ekim’i 7 Ekim’e bağlayan gece Buca Kapalı Cezaevi’nde idam edildiğini hatırlatan Yıldız, şunları ifade etti: “İdam sonrası Has’ın cenazesi ailesine teslim edilmeden görevliler tarafından defnedil. Aile yaptığı başvurulara rağmen defnedildiği yeri öğrenemedi. Baba Recep, abla Fatma ve anne Rafet Has, İlyas’ın mezar yerini öğrenemeden aramızdan ayrıldı.”
‘İlyas Has’ın cenazesi 28 yıl sonra kimsesizler mezarlığında bulundu’
Yıldız, İlyas Has’ın İzmir’deki arkadaşlarının 28 yıl sonra yaptıkları araştırma sonucunda Has’ın cenazesinin Bornova’da askeri kışlanın yanında bulunan Hacılarkırı Mezarlığı’nın kimsesizler bölümündeki isimsiz bir mezarda bulduklarını anlattı.
İlyas Has’ın idamının 28’inci yıldönümü olan 7 Ekim 2012 tarihinde arkadaşları ve İlyas’ın kardeşi İmran Has, İlyas’ın mezar yerine ulaştıklarını kamuoyuna açıkladıklarını belirten Yıldız, “İlk kez bir anma gerçekleştirdiler.” dedi.
‘36 yıldır süren cezasızlık uygulamasına son verilsin’
Bugün de zaman zaman gündeme getirilen idam cezasının yaşam hakkını ortadan kaldıran bir devlet şiddeti olduğunu ifade eden Yıldız, açıklamanın devamında şunları kaydetti:
“Devlet eliyle taammüden işlenmiş bir cinayettir. Demokratik devletler ve demokratik toplumlar her koşulda yaşam hakkını istisnasız korumak zorundadır. İlyas Has’ı dönemin yasalarını bile çiğneyerek idam edenler ve onun bedenini kaybedenler insanlığa karşı suç işlediler. Adli ve siyasi makamlara, bu suçla ilgili 36 yıldır süren cezasızlık uygulamasına son vererek adaleti sağlayacak süreci başlatma çağrısında bulunuyoruz.”
MA – İSTANBUL