Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Ghebreyesus, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşı mücadelenin “yaşam ve geçim” arasında bir seçim olmadığını belirterek, “Ekonomileri açmanın en hızlı yolu virüsü yenmektir.” dedi.
DSÖ Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, DSÖ’nün İsviçre’nin Cenevre kentindeki merkezinde video konferans yöntemiyle DSÖ salgın uzmanlarıyla toplantı düzenledi. Kovid-19’a karşı mücadelenin “yaşam ve geçim” arasında bir seçim olmadığını vurgulayan Ghebreyesus, “Ekonomileri açmanın en hızlı yolu virüsü yenmektir.” değerlendirmesinde bulundu.
‘Avrupa ve Amerika’da sağlık çalışanları kırılma noktasına doğru sürükleniyor’
Ghebreyesus, kuzey yarımküredeki vaka artışlarına dikkati çekerek, “Şu anda, bazı ülkelerde gördüğümüz vakalardaki artıştan son derece endişeliyiz. Özellikle Avrupa ve Amerika’da sağlık çalışanları ve sağlık sistemleri kırılma noktasına doğru sürükleniyor.” uyarısında bulundu.
G20 liderlerine çağrı
DSÖ’nün salgına karşı küresel aşı ve tedavi programı (ACT Accelerator) ile DSÖ eş güdümünde yürütülen Kovid-19 Aşıları Küresel Erişim Programı (COVAX) hakkında konuşan Ghebreyesus, “G20 liderleri bu hafta sonu buluşacak. Bu, ACT Accelerator ve COVAX’a finansal ve siyasi açıdan taahhütte bulunmaları için bir fırsattır. Böylelikle, birlikte bu salgını hızla sona erdirebiliriz.” diye konuştu.
‘DSÖ’nün acil 4,2 milyar dolara daha ihtiyacı var’
Ghebreyesus, Avrupa Komisyonu, Fransa, İspanya, Güney Kore, Bill ve Melinda Gates Vakfı’nın COVAX’a 360 milyon ABD doları taahhüt ettiğini belirterek, yeni katkılarla taahhüt edilen toplam tutarın 5,1 milyar dolara yükseldiğini açıkladı.
Taahhüt edilen rakamın çok önemli olduğunun altını çizen Ghebreyesus, ancak “hayat kurtarmak, sağlık sistemlerini stabilize etmek ve Kovid-19 araçlarının (aşı, tedavi ve tıbbi ekipmanlar) hızlı bir şekilde kullanıma sunulması” için DSÖ’nün acil 4,2 milyar dolara daha ihtiyaç duyduğunu aktardı.
Ghebreyesus, salgınla mücadelede, 2021 için ise 23,9 milyar dolara gereksinim duyduklarını ifade etti.
‘Rehavet zamanı değil’
Kovid-19 aşı çalışmalarında ise “cesaret verici” haberler aldıklarını vurgulayan Ghebreyesus, bununla beraber gelecek aylarda piyasaya sürülecek Kovid-19 tedavilerinde (aşı-ilaç) “ihtiyatlı iyimserlik” içinde olduklarını bildirdi. Ghebreyesus, “Şimdi rehavet zamanı değil.” dedi.
‘Aşılara ilişkin pek çok soru işareti var’
Aşı çalışmalarına ilişkin bir soruyu cevaplayan DSÖ bilim heyetinden başuzman Dr. Soumya Swaminathan ise Alman BioNTech ve Amerikan Pfizer ortaklığı aşısı (yeni nesil biyoteknolojik üretim mRNA aşısı) ve Moderna’nın ürettiği aşılarda “yüksek etkinlik” gördüklerini söyledi.
Swaminathan, ancak bu aşıların koruma süresi, ağır hastalıklar üzerinde ve özellikle yaşlılar olmak üzere farklı alt popülasyonlar üzerindeki etkisi hakkında hala pek çok soru işareti olduğunu vurguladı. Bu yüzden klinik deneylerden veri toplanmaya devam edilmesini umduklarını belirten Swaminathan, “Önümüzdeki haftalarda şu anda devam etmekte olan diğer aşı denemelerinden daha fazla sonuç almayı dört gözle bekliyoruz.” dedi.
‘Gerçekçi bir umudumuz olmalı’
DSÖ Acil Durumlar Programı Direktörü Mike Ryan ise aşı çalışmaları için, “Gerçekçi bir umudumuz olmalı ama henüz orada değiliz.” ifadesini kullandı.
Arka arkaya ümit verici haberler gelmişti
Amerikan ilaç şirketi Pfizer ile Prof. Dr. Uğur Şahin ve Dr. Özlem Türeci’nin Alman biyoteknoloji firması BioNTech’te Kovid-19’a karşı geliştirdikleri potansiyel aşının virüse karşı yüzde 90’dan fazla etkili olduğu bildirilmişti.
BioNTech’in ardından Amerikan biyoteknoloji şirketi Moderna’dan Kovid-19 karşı geliştirilen aşıyla ilgili ümit verici haber gelmişti.
Moderna, hala süren çalışmadan elde edilen ilk verinin, aşısının yüzde 95,4 etkili olduğunu ortaya koyduğunu açıklamıştı.
AA – CENEVRE