Gezi Davası’nda sanıkların süre talebine ret

Gezi Davası’nın İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmasında sanıkların esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma için süre talebi reddedildi.

Çizimi yapan: Tarık Tolunay

İş insanı ve insan hakları savunucusu Osman Kavala’nın tutuklu olduğu 16 kişinin yargılandığı Gezi Davası’nın Silivri’deki İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi salonunda 6’ıncı duruşması başladı. Duruşmayı sivil toplum örgütleri, CHP ve HDP milletvekillerinin de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi takip ediyor.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı dava kapsamında 6 Şubat’ta verdiği mütalaada Osman Kavala, Mücella Yapıcı ve Yiğit Aksakoğlu hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemişti. Savcı, Tayfun Kahraman, Çiğdem Mater Utku, Ali Hakan Altınay, Mine Özerden, Can Atalay, Yiğit Al Ekmekçi hakkında da “Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüse yardım etmek” iddiasıyla 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası istemişti. Mütalaada, haklarında yakalama kararı bulunan Can Dündar ve Mehmet Ali Alabora’nın da aralarında bulunduğu 7 kişinin ise dosyasının ayrılması talep edilmişti.

ArtıGerçek’ten Rıfat Doğan’ın haberine göre; Duruşmada savcı, açıkladıkları mütalaanın geçerli olduğunu belirtti. İddia makamı Osman Kavala’nın tutukluluğunun devamını istedi.

Avukat Bahri Belen, “Bütün delilleri toplayıp, tanıkları dinlediğinizde Gezi eylemlerini aydınlatmış olacaksınız” dedi. Yiğit Aksakoğlu’nun avukat Turgut Kazan dışarıda kalan avukatların olduğunu belirtince mahkeme başkanı “Meraklı izleyicilerin yerine onları alalım” dedi. Bunun üzerinde salonda tepkiler oluşunca mahkeme başkanı “Meraklı” kavramı yerine “duyarlı kavramı şeklinde değiştirelim” dedi.

Kazan:Babacan ve Davutoğlu mağdur olmadıklarını belirtti

Kazan, “Bakanlar kurulundaki kişileri mağdur olarak yazdınız ancak onların bundan haberi yok. Onlara sorduğunuzda mağdur olmadıklarını söyleyeceklerdir. Zaten Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu Gezi davasında mağdur olmadıklarını belirtti” dedi.

Yiğit Aksakoğlu’nun avukatı Aslı Kazan da, “Aksakoğlu ile ilgili yedi yasa dışı dinleme kararı girmiş. Bu yasa dışı dinleme kararı verenler şu an yargılanıyor.” diye konuştu.

Avukat Akkoyuncu: AİHM kararının kesinleşmediği yönünde ifade yoktur

Osman Kavala’nın avukatı İlkan Akkoyuncu, bu aşamada savcılık mütalaasına karşı bir beyanda bulunmayacaklarını belirterek, şunları kaydetti: “Kovuşturma halen o noktada değil. Biz sizden iki celse gerideyiz çünkü bizi iki celseye almadınız. Murat Papuç mu, Murat Eren mi? Tutanakta bir karışıklık vardır. Onun yeniden dinlenmesini istiyoruz. Gaz maskesinden bahsediliyor. Onun buraya getirilmesini istiyoruz. Adalet Bakanlığı’ndan gelen yazıda AİHM kararının kesinleşmediği yönünde bir ifade yoktur. Bunun tekrar Adalet Bakanlığı’na sorulmasını talep ediyorum.”

Avukatların talepleri reddedildi

Bütün sanıkların avukatı Celal Yücel de “Tek bir amacımız var, Magna Carta’dan beri mücadelesi verilmiş, kanla yazılmış kişilerin adil yargılanma hakkını korumaktır” dedi. Mahkeme başkanı Yücel’in sözlerini “Vekaletiniz var mı” diyerek kesti. Yücel “Hayır yok” yanıtını verince mahkeme başkanı “kesiyoruz” diyerek, talepleri değerlendirmek için 15 dakika ara verildiğini söyledi.

Aranın ardından mahkeme avukatların bütün taleplerini reddetti. Daha sonra sanıkların söz almasıyla duruşma devam etti.

Kavala: Delil sayılmayan belge ve bulgular var

Osman Kavala, şöyle konuştu: “Olgusal ve mantıksal dayanaktan yoksundur. Gezi olaylarının hükümeti devirmek size mantıklı gelmiş olabilir ancak buna nesnel gözlerle bakıp böyle değerlendirmek zorundasınız. Maalesef iddianamedeki konuşmalarla olaylar arasında bağ kurulamadığı gibi, delillerde suçlu olduğum kanaatine varıldığı belirtilmiştir. Delil sayılmayan belge ve bulguların delil sayılması onları delil haline getirmez. AİHM içtihadına direnen bir merci görüntü vereceğini söylemiştim. Sorun sadece AİHM kararının gereğinin yerini getirmesini geciktirmesinden kaynaklı değil.”

Ali Hakan Altınay “Altı tane tanık ve yedi delil istedi avukatlarım. Çok ciddi iddialar var. Darbeye teşebbüsle yargılanıyorum. Bu suçlama ve mütalaaya karşı zaman istiyorum” dedi.

Mücella Yapıcı: Ben beraat ettiğim mahkemede savunmamı yaptım

Savunma yapmayacağını söyleyen Mücella Yapıcı ise, “Çünkü ben beraat ettiğim mahkemede savunmamı yaptım. Onu da size verdim. Ben diğer arkadaşlarım için süre istiyorum, kendim için değil.” dedi. İstanbul 30. Asliye Ceza Mahkemesi’nin hakkında verdiği beraat kararını okuyan Yapıcı, “Bu davada o davanın bire bir aynısıdır ve hukuksuzdur. İşte benim savunmamdır bu gerekçeli karar. Burada yaptığım savunmada o savunmayı okudum. Bana atfedilen suç değil, onurdur. Savcılık sadece suçluyor, ama delilsiz olarak iddianameye çevirmiş.” şeklinde konuştu.

‘Savcılar değişiyor ben buradayım’

“Esas hakkındaki mütalaa karşısında son savunmamı soruyorsunuz, ben de soruyorum ne değişti?” diyen Yapıcı, aynı iddianame, aynı suçlamalar olduğunu belirtti. Bu durumu “trajik” olarak değerlendiren Yapıcı, “Ben buradayım. Ancak siz değişiyorsunuz. Savcılar değişiyor. Ben buradayım. Bir yere gitmiyorum. Yargılandım yargılandık. Kısaca okuyacağım çünkü sanırım aceleniz var” dedi. Yapıcı kararı kısaca okudu. “Tekrar ediyorum Gezi toplumun yüz akıdır, bir lideri, örgütü fonu yoktur” diyen Yapıcı, “Canlarını kaybeden sekiz çocuğun ve gözlerini kaybeden göz nurlarının önünde saygıyla eğilerek bitirmek istiyorum.” dedi.

Çiğdem Mater: Savunma için süre istiyorum

Çiğdem Mater Utku da, “Yaklaşık 16 aydır anlam veremediğimiz tanık, delillerle hayatımızı mahveden bu davanın sonuna gelmiş bulunuyoruz. Birini öldürmüş olduğu mahkeme kararıyla tecillenen bir polis memurunun cinayet silahıyla mağdur sayılması kabul edilemez. Bir yurttaş olarak savcının mütalaasına karşı savunma yapmak için süre istiyorum.” diye konuştu.

Mine Özerden: Burada neden olduğumuzu anlayabilmiş değilim

Mine Özerden ise, mütalaayı avukatının talepleri karşılandıktan sonra söyleyeceğini belirterek, “Burada neden olduğumuzu anlayabilmiş değilim. Bunu anlamama yardımcı olacak bir bulguya rastlayabilmiş değilim. Böyle bir kurgunun nesnesi olmaya devam ediyoruz. Bu davanın kurgu olduğu çok açık.” dedi. Diğer 6 şahısla tanışıklığının halen olmadığını söyleyen Özerden, “Mütalaada kendimle ilgili bölümü okudum ancak karmakarışık. Anlayamadım. İddianameden alınmış, fiil yok, delil yok sadece muğlak ifadeler var.” dedi.

Can Atalay da, 7 gün önce yollanan mütalaayla teslim olmalarının istendiğini söyledi. Atalay, “Benim sizden isteyeceğim talep yoktur. Çünkü buradaki birini tutukluğunun devamını istiyorsunuz. TMMOB’u fon almakla suçlayamazsınız. En fazla fonu AKP seçkinleri kullanıyor. Bizi bununla suçlayamazsınız. Buna kimsenin gücü yetmez. Biz darbeciler, şeriatçılar değil eşitlik özgürlük adalet isteyen milyonlarca Mısırlı’nın yoldaşı değiliz.” dedi.

Sanıkların süre talebi reddedildi

Mahkeme, sanıkların esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma için süre taleplerini reddetti. Mahkemenin esas hakkındaki mütalaaya karşı son savunmaların ardından karar vermesi bekleniyor.

İzleyicilerin salondan çıkması istendi

Karar vermesi beklenen mahkeme, izleyicilerin salondan çıkarılmasını istedi. Jandarma duruşmayı izleyenleri dışarı çıkarmak istedi fakat izleyiciler buna direnerek salondan çıkmadı. Avukatlar kendilerine söz hakkı verilmediğini belirterek, mahkeme heyetiyle tartıştı. Avukatlardan Özgür Karaduman tartışmaya devam edince mahkeme heyeti Karaduman hakkında dışarı çıkarma kararı verdi.

Son sözleri istenen Osman Kavala deliller incelendikten ve tanıklar dinlendikten sonra son sözlerini söyleyeceğini belirtti.