Harmandalı GGM’de çıkan yangının ardından olay yerine gitmelerine izin verilmediğini söyleyen İzmir Barosu Yönetim Kurulu üyesi ve avukat Ali Deman Güler, feryat sesleri duyulan mültecilerle görüşemediklerini belirtti.
İzmir’in Çiğli ilçesinde bulunan Harmandalı Geri Gönderme Merkezi’nde (GGM) çıkan yangında 21 yaşındaki Ahmet Maslem adındaki mülteci hayatını kaybetti. Yaşanan olayın ardından alınan bilgiye göre GGM’nin bir süre bakıma alınacak ve kapatılacak, mülteciler de başka GGM’lere sevk edilecek.
Olay yerinde bulunan İzmir Barosu İnsan Hakları ile Göç ve İlticadan Sorumlu Yönetim Kurulu üyesi avukat Ali Deman Güler, olay yerinde yaşananları Mezopotamya Ajansı’na (MA) anlattı.
‘Kayıtları ve delilleri talep ettik’
Olayın ardından GGM’ye gittiklerini aktaran Güler, bilgi almaya çalıştıklarını ancak GGM Müdürü ve İl Göç Müdürü’yle görüşme taleplerine olumsuz yanıt aldıklarını belirtti. Olay yerine bir buçuk saat sonra gelen İzmir Valisi ve olay yerinde incelemeyi bitiren savcı ile görüşebildiklerini söyleyen Güler, “Savcılık olay yerini incelemiş, bilgileri toplamış çıkıyordu. Bize gerekli bilgileri verdi. Son katta yaşanan bir vaka bu. Zaten yangının olduğu yer dışarıdan görülüyor. Bir mültecinin öldüğü söylendi. Yaşamını yitiren mültecinin kriminal bir geçmişi olduğu iddia edildi. Bunların hepsi araştırılacak. Konu ile ilgili kamera kayıtlarını ve toplanan delilleri talep ettik” dedi.
‘Henüz net bilgi yok’
Savcılık ve Valilikten alınan bilgileri de aktaran Güler, “Şahsın sabah doktora gittiği, psikolojik probleminin olmadığına dair kendisine rapor verildiği daha sonra geldikten sonra kapının arkasına bir şeyler dayamak suretiyle yangın çıkardığı söylendi. Ancak mültecinin nasıl içerden kapıyı kapattığı yanıtsız kalan sorulardan. Yangın sonrasında boğularak mı ya da yanarak mı hayatını kaybetti o konuda da henüz net bir bilgi yok. Yarın yapılacak otopsi işleminde belli olacak. Bir arkadaşımız da otopsiye katılacak” dedi.
‘Defalarca uyardık’
Harmandalı GGM ile ilgili defalarca yetkililere çağrı yaptıklarını hatırlatan Güler, “Biz bu GGM’deki ihlallerle ilgili daha önce de defalarca uyardık. Sivil denetime açık bir merkez değil. Sivil denetime açılmasını istedik. Biz baro olarak buraya girip, inceleme yapmak istedik. Valilikle yapılan görüşme ardından sadece bize giriş kısmı gösterildi. Bizi koridorlara sokmadılar. Olay yerine götürmediler. Şu anda mülteciler bağırıyor. Seslerini de duyuyoruz” ifadelerinde bulundu.
GGM’nin boşaltılacağı söylendi
Mültecilerle görüşmek için diyalog zemini aradıklarını aktaran Güler, kendilerine GGM’nin boşaltılacağı bilgisinin verildiğini belirtti. Güler, “Bu da mültecilerin haklarına halel getirecek. Hukuk zemini burada önemli. Alınan bu karar kimseye danışılmadan, mültecilerin hakları gözetilmeden alındı. Vali beyle görüşmek istiyoruz. Daha sonraki süreçte olayın takipçisi olacağız” dedi.
‘İçerden feryat sesleri geliyor’
Mültecilerle görüşemedikleri için olayın detayları ve yaşananlar hakkında bilgi sahibi olmadıklarının altını çizen Güler, “Ben İzmir Barosu Yönetim Kurulu üyesi ve 3 meslektaşımla buradayız. Mültecilerle diyalog sağlamamıza olanak sağlanmadı. Burada sadece bağırtı ve feryatlar var. Bunlar suçlu değiller. Vali beyle diyalog sırasında da benzer ifadeleri sarf ettim. Bu insanların suçlu olmadığını, suçlu olsalardı cezaevinde olacaklarını söyledim. Ortada bir bilgi kirliliği var. Yaklaşık bir ay önce burada işkence vakası yaşandı. Soruşturma süreci halen devam ediyor. Biz o zaman da uyardık, burayı sivil denetime açın, Avrupa Konseyi yetkililerinin girdiği yere biz giremiyoruz diye. Biz girebilmiş olsak bu insanlarla görüşmüş olsaydık, yaşamını yitiren kişinin psikolojik durumunu öğrenmiş olsaydık belki ölmeyecekti. Derdimiz bu” diye konuştu.
MA / Naci Kaya