İSİG Meclisi, Mart ayı iş cinayetlerine ilişkin açıkladığı raporda en az 142 işçinin yaşamını yitirdiğini ve 2020 yılında 177 bin işçinin Kod-29 ile işten çıkarıldığını açıkladı.
İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi, Mart ayı iş cinayetleri raporunu açıklayarak, işçilerin Kod-29 ile işten çıkarılmalarını protesto etti. Beşiktaş İskele Meydanı’nda gerçekleştirilen açıklamaya çok sayıda işçinin yanı sıra Deri Dokuma ve Tekstil İşçileri Sendikası, (DERİTEKS) Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) ve Enerji-Sen temsilci ve yöneticileri katıldı.
“İşçi sınıfına yönelik saldırılara ve Kod-29’a karşı mücadeleyi büyütelim. Ses ver Kod-29 iptal edilsin” pankartı açan kitle sık sık, “Direne direne kazanacağız” sloganları attı.
‘İktidarın korkusu olacağız’
İlk olarak söz alan Kod-29 ile işten atılan işçiler, ahlaksızlık yapanın kendileri değil işverenler olduğunu ifade etti. Birlikte mücadelenin önemine değinin işçiler, 1 Mayıs’ta birlik olup tüm işverenlerin korkusu olacaklarını kaydetti.
Kod-29’un etkileri
Daha sonra Mart ayı iş cinayetleri raporunu açıklayan Enerji-Sen Genel Başkanı Süleyman Keskin, pandemi sürecinde çok sayıda işçinin haksız ve hukuksuz bir şekilde işten atıldığını söyleyerek, iktidarın işçilere dönük yürüttüğü saldırılara karşı işçi direnişlerinin filizlendiğini ifade etti. Keskin, Kod-29’un işçilerin hayatını çok kötü etkilediğine dikkat çekerek, şöyle devam etti: “Kod-29’dan atılan işçinin kıdem tazminatı gasp ediliyor, işsizlik maaşına da hak kazanamıyor. Ayrıca ‘ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller’ nedeniyle işten atıldığı için fişleniyor ve iş bulması imkansız hale getiriliyor. Oysa bu dönemde sadece salgında ölümüne çalıştırma koşullarına karşı çıkan, haklarını isteyen ve bu yüzden sendikalaşan işçiler Kod-29 nedeniyle işten atıldı. Yani Kod-29 bir sermaye keyfiyetidir ve temel olarak işçilerin haklarının baskı altına alınması ve örgütlenmesinin engellenmesinin bir ifadesidir.”
‘Kurtuluşun yolu örgütlülük’
Keskin, işverenlerin hak-hukuk tanımadığını işçileri işten atma tehditlerine maruz bıraktığını ifade ederek iktidarın kirli politikalarına dönük ortak birleşik mücadele etrafında kenetlenmenin önemine değindi.
Salgın sürecinde patronların fazla kâr edebilmek için işçileri fabrikalarda gece gündüz çalıştırdığını kaydeden Keskin, “Bu süreçte çıkış noktalarımızı ve taleplerimizi bizzat işyerlerinde işçi komite, konsey ve meclislerimizi örgütleyerek hayata geçirebiliriz. Salgın sürecinde birçok işyerinde işçilerin kendiliğinden mücadele deneyimleri başladı. Sınıf sendikalarına düşen görev ise bu deneyimleri sahiplenerek yön göstermek, kurumsallaştırmak ve ülke çapında bir direniş ve dayanışma hattını oluşturmaktır. Direniş ve dayanışma yaşatır” ifadelerini kullandı.
Mart ayı iş cinayetleri raporu
Açıklamanın ardından Keskin, Mart ayı iş cinayetleri raporunu açıkladı.
Raporda şu bilgiler yer aldı:
“*DİSK-AR’ın açıklamasına göre 2020 yılında 34 bini kadın ve 143 bini erkek işçi olmak üzere toplam 177 bin işçi Kod-29 maddesi ile işten çıkarıldı. Yani her ay yaklaşık 15 bin işçi Kod-29 gerekçesiyle işten atıldı.
*Ulusal ve yerel basın, işçilerin mesai arkadaşları, aileleri, iş güvenliği uzmanları, işyeri hekimleri, meslek örgütleri ve sendikalardan öğrendiğimiz bilgilere dayanarak tespit ettiğimiz kadarıyla Mart ayında en az 142 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti.
*142 emekçinin 123’ü ücretli (işçi ve memur), 19’u kendi nam ve hesabına çalışanlardan (çiftçi ve esnaf) oluşuyor.
*Ölenlerin 7’si kadın işçi, 135’i erkek işçi. Kadın işçi cinayetleri tarım, eğitim ve sağlık işkollarında gerçekleşti.
*Üç çocuk işçi can verdi. Çocuk işçi ölümleri tarım işkolunda gerçekleşti.
*51 yaş ve üstünde ise çalışırken ölen 40 emekçi bulunuyor: Çiftçi ve esnaflar ile tarım, maden, büro, eğitim, ticaret, metal, inşaat, taşımacılık, sağlık, konaklama ve belediye işçileri.
*4 göçmen/mülteci işçi hayatını kaybetti: 2’si Suriyeli, 1’i Afganistanlı ve 1’i Sırbistan’lı.
*Ölen işçilerin 8’i sendikalı. Sendikalı işçiler eğitim, metal, sağlık, güvenlik ve belediye işkollarında çalışıyordu.
*Ölümler en çok ticaret, eğitim, büro, tarım, taşımacılık, inşaat, sağlık, maden, metal, konaklama, güvenlik ve belediye işkollarında gerçekleşti.
* En fazla ölüm nedenleri sırasıyla Kovid-19, trafik, servis kazası, ezilme, göçük, yüksekten düşme, kalp krizi ve intihar.
* En çok ölüm İstanbul, İzmir, Sakarya, Ankara, Kocaeli, Antalya ve Gaziantep şehirlerinde meydana geldi.”
Raporun açıklanmasının ardından basın açıklaması sona erdi.
MA / İSTANBUL