Covid-19 salgını nedeniyle 15 Mart’tan bu yana 4 bin 96 kişi yaşamını yitirirken, İSİG, bunlardan en az 128’inin gerekli sağlık önlemleri alınmadığı için yaşamını yitiren işçiler olduğunu duyurdu.
İstanbul İşçi Sağlığı ve Güvenliği (İSİG) Meclisi, koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle çalışma yaşamında ortaya çıkan sorunlara ilişkin hazırladığı ikinci raporunu yayınladı.
İkinci rapor, iş yerlerinde koronavirüse karşı alınan tedbirler ile virüs kaynaklı işçi ölümlerine ayrıldı. 11 Mart ile 10 Mayıs arasında en az 128 işçinin salgın nedeniyle yaşamını yitirdiğine dikkat çekilen raporda, işyerlerinin “can pazarına” dönüştürüldüğü uyarısı yapıldı.
Üretim merkezleri tehdit ediyor
Raporda, salgının bir “sınıf sorunu” olduğu izlenen politikalarla ortaya çıktığı ifade edilirken, hasta ve ölüm oranlarının en fazla üretim merkezlerinin bulunduğu kentlerde görüldüğü belirtildi.
Salgının ikinci ayında ‘evde kal’ çağrıları ile hafta sonları ve resmi tatilleri kapsayan günlerde sokağa çıkma yasaklarının ilan edildiği anımsatılan raporda, ‘üretmeye mecburuz’ anlayışıyla işçilerin bugünlerde de işyerlerine gönderilmeye devam edildiği kaydedildi.
Sınıfsal tablo
Bunun en tipi örneğinin bu yasak döneminde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir şantiyeyi ziyaret etmesi gösterildi. “Şantiyelerde, tarlalarda, tersanelerde ve pek çok işyerinde işçiler dip dibe çalıştırılmaya devam edildi. Cumhurbaşkanı sokağa çıkma yasağının olduğu günde ziyaret ettiği şantiyede sosyal mesafe gereği uzaktan işçileri selamlarken, işçilerin sosyal mesafe önlemleri olmadan kalabalıklar halinde istiflenmesi, karantina uygulamalarının sınıfsal yönünü ‘normalleşme sürecini’ gösterdi” denildi.
‘Daha da artacak’
Raporda, salgının ikinci ayında daha da yaygınlaştığı, işverenlerinin salgına yakalanan işçilere rağmen üretimi sürdürdüğü ve pozitif vakaları toplumdan sakladığı kaydedildi. İşyerlerinde gizlenen vakaların mahallelere ve işçi ailelerinin diğer fertlerine bulaşarak, üstü kapatılamaz bir hal aldığına dikkat çekilen raporda, “Mayıs ayı ile birlikte insan temasının yüksek olacağı” ifadelerine yer verildi.