Medyada ortaya çıkan tekelleşme ve tek seslilik ve kurulacak yeni partilerin halka ulaşma arzusu Türkiye’de yeni medya organlarının ortaya çıkmasına neden olacak.
YENİ1MECRA
AKP’de yaşanan kopuşlarla ortaya çıkması beklenen yeni partiler ve partilerin siyasete etkileri tartışılırken, dikkat çeken bir diğer gelişme ise medya alanında yaşanacak gibi görünüyor. AKP’den ayrılan eski başbakan Ahmet Davutoğlu ile Ali Babacan’ın önemli bir sorun olarak gördüğü görünürlük sorununa kendi cephelerin de çareler aradıkları öğrenildi. Farklı partilerle siyaset sahnesine girmesi beklenen ikilinin ‘Sesimizi nasıl duyururuz?’ sorusuna verdikleri cevabın yeni medya organlar olduğu belirtiliyor.
AKP iktidara gelişinin 17’nci yılını geride bırakırken, bir yanda partisinde yaşanan kopuşlarla diğer yandan tabanda ortaya çıkan erime ile mücadele ediyor. Uzun iktidar sürecinde kritik dönemlerde partinin genel başkanı Erdoğan’ın tabiri ile ‘trenden inenler’ ile karşı karşıya kalan AKP’de trenden son inenler nedeni ile bilinmezlik ve kafa karşıklığının hakim olduğu biliniyor.
AKP kulislerinde kuruluşlarını ilan etmesi beklenen partiler karşısındaki en büyük avantaj olarak medyadaki tek seslilik ve AKP Genel Başkanı Erdoğan’ın liderlik karizması görülüyor. Medya gücü karşısında yeni kurulacak partilerin stratejileri ise merak edilmeye devam ediyor. Özellikle medya karşısına pek çıkmayan ve bilinmez olmayı tercih eden Ali Babacan ve ekibinde, ‘Ne zaman kurulacak?’ sorusunun kamuoyunda tartışılması büyük bir motivasyon gerekçesi olmuş durumda. Ancak tüm bunlara rağmen, hem Davutoğlu hem de Babacan cephesinde medyadaki tek seslilik ile mücadele için stratejiler konuşulmaya devam ediyor.
Babacan ve Davutoğlu, ekipleri ile birlikte strateji arayışlarını sürdürürken, son günlerde kulislerde dolaşan bir iddiaya göre bu arayışın ilk meyvesi olarak yeni yayın organlarının çıkması bekleniyor. Eski başbakan Davutoğlu’na yakınlığı ile bilinen çeşitli yayın organları varlıklarını sürdürürken, Babacan ekibine yakınlığı olan büyük bir medya organı çalışmasında da sona gelindiği belirtiliyor. Ortaya çıkacak yayın organlarının yalnızca yazılı medya olarak kalmayacağı, kamuoyundan gelecek tepkilere göre “medya grubuna” dönüştürülmesi için de altyapı çalışmalarının yürütüldüğü de önemli bir diğer iddia. Ancak tam da bu noktada AKP’nin medyada yaşanan tekelleşme nedeni ile tepki çektiğine dikkat çeken Babacan ve eski cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün ortaya çıkacak medya organları için “Her kesime yer verecek, her kesimin kendisinden bir şey bulacağı bir yer olmalı” uyarısında bulunduğu da belirtiliyor.
Babacan ekibinde yer alan önemli bir isim, hareketin öncülerinden gelen bu uyarı nedeni ile özellikle yazılı yayın organlarının sayısını arttırmayı, tek şirket altında bulunsa dahi bağımsız yayın politikaları olmasına özen gösterileceğini belirtiyor. Ortaya çıkan bu durumdan AKP’nin de haberdar olduğunu belirten isim, “Türkiye’de çok sesliliğin değerini hatırlatmaya hazırlanıyoruz” diyor.
Sıcak geçen sonbaharın sonuna yaklaşılırken, kış aylarının da aynı hararet ile devam edeceği anlaşılan Türkiye’nin yakın zamanda yeni medya organları, hatta medya grupları ile tanışacağı şimdiden kesinleşmiş gibi görünüyor.
