Tanık Latif Şimşek, “Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım’a ait olduğu iddia edilen bir tutam saçı Ankara eski Emniyet Müdürü Zeki Çatalkaya’ya verdiğini ve akıbetini bilmediğini belirtti.
Musa Anter ve JİTEM Ana Davası’nın 27’inci duruşması Ankara 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Anter’in oğlu Dicle Anter ve avukatı Selim Okçuoğlu ile sanık avukatları duruşmaya katıldı.
Duruşmada Avukat Okçuoğlu, sanık Abdulkadir Aygan’ın savunmasının alınamadığına işaret ederek, “Adalet Bakanlığı mahkeme ile işbirliği yapmamaktadır. Dolayısıyla sanık Aygan’ın ifadesi alınamamaktadır. Bu da yargılamanın uzamasına sebep vermiştir. Dava zamanaşımı tehlikesi ile karşı karşıyadır” şeklinde konuştu.
‘Yeşil’in saçı’
Duruşmada ilk olarak tanık Latif Şimşek’e söz verildi. Beyaz TV’de moderatörlük yaptığını aktaran Şimşek, şunları anlattı: “O dönemde bir kişi gelerek Yeşil kodlu Mahmut Yıldırım’ın akrabası olduğunu ve kendisinin hayatta olduğunu bana söyledi. Bu yaptığım görüşmenin tarihi 2011 civarında bir tarihtir. Gün olarak hatırlamıyorum. Bu Serdal isimli kişi sözde Mahmut Yıldırım’a ait olduğunu söylediği bir mektubu bana takdim etti, yine yanından dosya sanıklarından Mahmut Yıldırım’a ait olduğunu iddia ettiği bir tutam saçı da bana verdi. Ben de gazeteci sorumluluğu dahilinde bu konuyu araştırdım. Temas ettiğim haber kaynaklarıma göre adı geçen Mahmut Yıldırım’ın yaşadığı kanaatine vardım ve buna dayalı olarak o günün akışında yayımlanan Medcezir isimli televizyon programımda Serdal adlı kişinin mektubunu okudum.”
‘Emniyet Müdürüne teslim ettim’
Program sonrası Yıldırım’a ait olan bir tutam saçı dönemin Emniyet Müdürü Zeki Çatalkaya’ya teslim ettiğini ve durumu açıkladığını kaydeden Şimşek, “Bu görüşmeyi takiben Serdal isimli kişinin güvenilir bir şahıs olmadığı kanaatine varınca kendisi ile iletişimi kestim” dedi. Saç tutamını teslim ettiği müdürün kriminal bir çalışma yaptırıp yaptırmadığını bilmediğini ifade eden Şimşek, “Bu konuda bana bir dönüş olmadı. Dolayısıyla bu konuda bir bilgiye sahip değilim” diye konuştu.
‘Yeşil’in Gürcistan’da olduğunu söyledi’
2012’nin Nisan ayı başında sanıklardan Abdulkadir Aygan ile telefon ile bağlantı kurduğunu paylaşan Şimşek, “Kendisine direk Mahmut Yıldırım’ın yaşayıp yaşamadığını sordum. Mahmut Yıldırım’ın yaşadığını, şu anda Gürcistan’da bulunduğunu söylemiştir. Bunun haricinde sanık Abdulkadir ile başka bir irtibatım olmadı, yüz yüze bir röportajım gerçekleşmedi” diye kaydetti.
Serdal adlı kişinin verdiği mektubun akıbetini bilmediğini iddia eden Şimşek, mektubun içeriğini hatırlamadığını söyledi. Şimşek, “Tabi ki Serdal gerçekte Serdal mıdır yoksa başka bir şahıs mıdır bilmiyorum” diye konuştu.
Zamanaşımı uyarısı
Ardından söz alan Anter’in avukatı Selim Okçuoğlu, Musa Anter davasında zamanaşımına 18 aylık gibi bir süreç kaldığına dikkati çekti. Davanın tefrik edilmesini talep eden Av. Okçuoğlu, sanık Abdulkadir Aygan’ın savunmasının alınamadığına işaret ederek, “Adalet Bakanlığı mahkeme ile işbirliği yapmamaktadır. Dolayısıyla sanık Aygan’ın ifadesi alınamamaktadır. Bu da yargılamanın uzamasına sebep vermiştir. Dava zamanaşımı tehlikesi ile karşı karşıyadır” şeklinde konuştu.
Okçuoğlu, Ankara eski Emniyet Müdürü Zeki Çatalkaya’nın da tanık olarak dinlenmesini talep etti.
Dosyanın ayrılmasını istemediler
Sanık avukatları ise, davanın tefrik edilme talebinin mahkeme tarafından reddedilmesini istedi.
İddia makamı, dava sanıklarında Hamit Yıldırım’ın adli kontrol tedbirinin kaldırılmasını talep etti.
Ankara Emniyeti’ne müzekkere
Mahkeme heyeti, firari sanıkların akıbetinin beklenmesine; tanık Latif Şimşek’in Mamut Yıldırım’a ait olduğu iddia edilen ve Ankara eski Emniyet Müdürü Zeki Çatalkaya’ya teslim edilen saç örneğinin akıbetinin sorulması için Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmasına; Çatalkaya’nın dinlenmesi içinde adres bilgilerinin istenmesi; sanık Hamit Yıldırım’ın adli kontrol tedbirinin devam etmesine karar verdi.
Bir sonraki duruşma 7 Nisan’da yapılacak.
MA