Mutfağınızdaki 10 doğal ‘antibiyotik’

Asrın Keleş

Tüm dünya için ‘öldürücü bir tehdit’ olan gereksiz antibiyotik kullanımında Türkiye Avrupa birincisi! 

Bağışıklık sistemi insan vücudunu hastalıklara karşı koruyan, zararlı mikropları fark edip yok etmeye çalışan bir sistemdir.

Antibiyotik kullanmadan bağışıklık sisteminizi doğal formüllerle güçlendirmeniz mümkün derken, sonbahar ve kış aylarında tüketilmesi gereken 10 doğal antibiyotik, işte o besinler…

1.Sarımsak

Sarımsak, eski çağlardan beri çok yaygın kullanılan şifalı bir bitkidir. Özellikle anti-bakterial etkisi nedeniyle pek çok hastalığın tedavisinde kullanılır. Başta kalp rahatsızlıkları ve yüksek tansiyon olmak üzere pek çok hastalığı önler. Ayrıca antifungal ve antioksidan özelliklere sahip olun sarımsak kansere karşı koruyucu bitkilerin başında gelir. Kemik, cilt ve saç sağlığı için çok faydalıdır. Zengin bir vitamin ve mineral kaynağıdır. Bağışıklık sistemini güçlendirdiği bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Özellikle soğuk algınlığı ve grip karşı çok koruyucudur. Çiğ veya pişmiş olarak tüketebilir, her türlü sebze ve et yemeğine konabilir.

2-Soğan

Soğanın, herkes tarafından ne kadar sağlıklı olduğu bilinir ve bu yüzden mutfaklardan eksik olmaz. Soğan, hastalıklara yakalanmama noktasında ciddi katkılarda bulunur ve hastalık durumunda iyileşme sürecini hızlandırır. Soğan özellikle enfeksiyon hastalıklarına karşı etkilidir. Soğan kükürt, lif, B ve C vitamini açısından zengin bir besin kaynağıdır. Bunun dışında faydalı diğer besin kaynaklarını da içermektedir, demir ve tiamin bunlara örnektir. İçerdiği asitler özellikle bağırsak ve mide enfeksiyonlarına karşı etkilidir. Soğan, antibiyotik, antiseptik, antimikrobiyal, antibakteriyel özellikleri ile hastalık ve enfeksiyonlardan uzak durmanıza yardımcı olur. Yüksek ateş, grip, öksürük ve alerjilere iyi gelir. Soğan suyu ve balı karıştırarak bu tarz hastalıklarla kolaylıkla baş edebilirsiniz. Soğanın en önemli özelliğinden bir tanesi enfeksiyon hastalıklarına ve serbest radikallere karşı çok etkili olmasıdır. Özellikle sindirim sisteminde bağırsak ve mide gibi organlarda meydana gelen enfeksiyon sorunlarına karşı çok etkilidir. Gazın giderilmesine yardımcı olur. Başta kanser olmak üzere birçok hastalığının nedeni olan serbest radikallerin vücuttan kolayca atılmasını sağlar. Bunun yanında sindirim sistemini diğer hastalıklara karşı koruyucu özelliği vardır.

3-Kefir

Kefir sindirim için fayda sağlayan mikroorganizmalar içermektedir. Yoğurt batı dünyasında probiyotik oranı en iyi yiyecek olarak biliniyor olsa bile kefir yoğurttan daha fazla probiyotik içermektedir. Kefir 61 çeşit bakteri ve maya içerir. Bu çeşitlilik kefirin üretimine göre değişebilmektedir. Kefir, bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklarla mücadele etme gücünü artırır. Antibakteriyel, antifungal ve antienflamatuar etkilere sahiptir. Kalp, yüksek tansiyon, diyabet, obezite, gut, alerjik astım ve kanser başta olmak üzere pek çok hastalığın tedavisine yardımcı olabilir. Kemik gelişimi ve sağlığına katkılarından dolayı özellikle çocukların ve yaşlı kadınların sıkça tüketmeleri önerilir.

4-Ispanak

Ispanak, özellikle kış ve ilkbahar aylarında tüketebileceğiniz yeşil yapraklı bir sebzedir. Ispanak içerisinde barındırdığı vitamin ve mineraller ile insan sağlığına ciddi oranda fayda sağlamaktadır. Küçükten büyüğe herkesin tüketmesi gereken ve birçok hastalığın tedavisinde kullanılan ıspanak, bitkisel bir antibiyotik görevi görmektedir.

Sinir siteminin gelişiminde önemli bir rol oynayan folik asit ıspanakta oldukça fazladır. Bu sebeple hamileler için en çok ihtiyaç duyulan besinlerden birisidir.

5-Turp

“Turp gibi olmak” deyimi sağlıklı insanlar için halk arasında yaygın olarak kullanılıyor. Çünkü turp içerdiği vitamin, mineral ve liflerle tam bir sağlık deposu olarak tanımlanıyor. Genellikle balığın yanında sevilerek yenilen bu sebze garnitür olarak ya da salatanın içinde tüketiliyor, bu sayede antioksidan ihtiyacı karşılanabiliyor. Kana oksijen sağlar: Kırmızı turp, kırmızı kan hücrelerinin gördüğü zararı kontrol etme özelliğiyle bilinir ve kana verilen oksijeni artırır. C vitamini deposudur: C vitamini denildiğinde akıllara narenciye gelir ama kırmızı turpun C vitamini özelliği atlanmamalıdır. C vitamini hem soğuk algınlığından korur hem de kıkırdağı oluşturan kolajenin yapılmasını sağlar.

Kalbi korur: Kırmızı turp, kalbin düzgün çalışmasını sağlayan ve kalp-damar hastalıkları riskini azaltan antosiyonin için iyi bir kaynaktır. Ayrıca kırmızı turpta folik asit ve flavonoid içeriği yüksektir.

Kan basıncını kontrol eder: Kırmızı turpta, tansiyonu düşürmeye yarayan potasyum mevcuttur.

Bağışıklığı güçlendirir: C vitamini içeriği yüksek olan turp soğuk algınlığı ve öksürükten koruyucudur. Temel bağışıklık sistemini güçlendirmek için düzenli bir şekilde tüketilmesi gerekir.

Metabolizma dostu: Canı bir şeyler atıştırmak isteyenler için çiğneme duygusunu tatmin eden kırmızı turp, diyetlerde bir numaralı yardımcıdır. Kan şekerinde oynama yapmayan kırmızı turp, uzun süre tok tutan bir özelliğe sahiptir. Ayrıca mide bulantısını da geçirir.

6-Brokoli

Brokoli, kanser önleme, sindirimi iyileştirme, kolesterol seviyesini düşürme, vücudu detoksifiye etme, vitamin ve mineral alımını maksimuma çıkarma gibi çok çeşitli sağlık yararlarına sahiptir. Eşsiz organik bileşikler açısından brokoli, fitokütöz glukozinolatlar, izotiyosiyanat, kaempferol gibi flavonoidler ve sağlığımızı büyük ölçüde artıran diğer çeşitli antioksidan bileşikler açısından da zengin bir kaynaktır. Brokoli, C vitamini, kükürt ve bazı amino asitleri içerdiği için vücudunuzu detoksifiye etmeye yardımcı olur. Diyetinize brokoli eklemek, ürik asit gibi serbest radikalleri ve toksinleri vücuttan atmaya yardımcı olur. Yanıklar, kaşıntı, kızarıklık, gut, artrit, romatizma ve hatta egzama ve ciltte sertleşme gibi cilt hastalıklarının toksinlerle ilişkili problemleri önlemenize yardımcı olacaktır.

7-Zencefil

Kiminin asla vazgeçemediği, evinden eksik etmediği, kiminin ise kokusu ve görüntüsünden dolayı hep mesafeli durduğu, son yıllarda basit bir karın ağrısından tutun da gebelikte mide bulantılarına kadar, kullanılan en doğal ilaç haline gelen zencefilin %40 oranında hazımsızlığa ve mide şişkinliklerine yardımcı olduğunu kanıtlamışlardır. Zencefil, mide ağrısına ve mide bulantısına karşı etkili olmasının yanı sıra, mide ve bağırsaklardaki gazı söktürür. Diareyi (ishal) önler ve bağırsak bozukluklarını giderir. Hamilelik, hareket (taşıt tutması, deniz tutması vb.) hastalığı ve kemoterapiden kaynaklanan mide bulantısı ve kusmaya iyi geldiğini gözlemlenmiştir. 

Bağırsaklardaki düz kasları rahatlatıp, yiyeceklerin bağırsaklar boyunca hareket etmesini sağlayarak kabızlığı önlemektedir.

1980’den beri zencefilin ülser ve reflüyü rahatlatıcı etkisi olduğu savunulmaktadır. Vücut ısısını arttırarak vücutta bulunan toksinlerin atılmasına yardımcı olmaktadır.

8-Kırmızıbiber

Vücut metabolizmasını etkiler ve proteinin enerjiye dönüşümüne yardımcı olur. E vitamini hücrelerde hasar görülmesini engeller ve bu sayede kanser potansiyelini azaltır. Kırmızı biberde C vitamini ve potasyum da bol miktarda bulunur. C vitamini bağışıklık sistemini güçlendirirken potasyum kalp krizi riskini azaltır. Bulaşıcı hastalıklara karşı vücudu dirençli kılar. Bronşite ve buna benzer solunum hastalıklarına faydalıdır. Solunum yollarını açar.

9-Kivi

Kivinin içerdiği yüksek miktarda C vitamini ve antioksidanların astım semptomlarını azalttığı bilinmektedir. Akciğer fonksiyonlarını artırabilir ve çocuklardaki hırıltıyı önler. Eğer limon ve portakalın en yüksek C Vitamini kaynağı olduğunu düşünüyorsanız, tekrar düşünmenizde fayda var! Kivi meyvelerin besinsel parçalanma oranına göre, 100 gram başına limon ve portakalın iki katı olan C vitamini yüzdesi 154 oranındadır. C vitamini güçlü antioksidan görevi görür ve iltihaplanma veya kansere neden olabilecek serbest radikalleri yok eder. Aynı zamanda vücudun zararlı patojenlere karşı bağışıklığını arttırmada yardımcı olur.

10-Pırasa

Sarımsak ve soğanla yakın akraba olan pırasa “allium” ailesindendir. Pırasa, pek çok kişi için “olmasa aramam” kategorisinde bulunmasına karşın, uzmanların sağlığa faydaları nedeniyle daha sık tüketilmesini önerdiği gıdalar arasında yer alıyor.

Vitamin ve mineraller: K, A, C, B6 vitamini, manganez ve demir mineralleri bakımından zengin olan pırasa vücudumuza enerji sağlamaktan, kemik ve doku gelişimine katkıda bulunmaya kadar pek çok işe yarar.

Soğuk algınlığı, öksürük, grip, nezle, bronşit ve balgam gibi rahatsızlıkların önlenmesine, bu hastalıklardan korunmaya yardım eder. Antioksidan özelliği sayesinde kansere ve kronik rahatsızlıklara karşı koruyucudur. Özellikle prostat kanseri ve kolon kanseri gibi türlerinde fayda sağlar. Lifli olduğundan bağırsak için faydalıdır. Kabızlık problemini önler. Etkili bir idrar söktürücüdür.