Özcan Erbaş’ın öldürülmesine ilişkin 11 asker hakkında ‘taksirle öldürmekten’ soruşturma

Hakkari’nin Derecik İlçesinde Özcan Erbaş’ın öldürülmesine ilişkin ifadeleri alındıktan sonra hiçbir tedbir kararı uygulanmadan serbest bırakılan 11 asker hakkında “taksirle insan öldürmekten” soruşturma açıldı.

Avukat Eren Baskın, olay yeri incelemesi dahi yapılmadığına işaret ederek, “Bunun ‘taksiri’ nasıl olur?” diye sordu.

Hakkari’nin Derecik ilçesinde, 30 Ekim’de Yeşilova’dan (İsyan) eski köyleri Anadağ’a (Bêruh) köyüne giden 3 gence bölgedeki askerler tarafından ateş açıldı. Olayda 16 yaşındaki Özcan Erbaş yaşamını yitirdi. Konuya ilişkin açıklama yapan Hakkari Valiliği, Erbaş’ın “kaçakcı” olduğunu ve havaya açılan ateş sonucu yaşamını yitirdiğini ileri sürdü. 

Hakkari Barosu ve İHD Hakkari Şubesi avukatlarından oluşan bir heyet, önceki gün bölgeye giderek, olaya ilişkin köylülerden bilgi aldı. Heyet içerisinde yer alan İHD üyesi Avukat Eren Baskın, bölgedeki gözlem ve incelemelerine ilişkin konuştu.  

‘Uzaktan özel bir silahla ateş açıldığını gözlemledik’

Olayın yaşandığı yere gitmek istediklerini ancak köylülerin kendilerine “şu anlık oraya gidilmiyor, oraya gitmenize gerek yok” dediğini aktaran Baskın, “Ailenin bu yaklaşımına saygı duyduk ve taziyeye geldiğimizi söyledik. Onların bu işi pek sahiplenici bir tarafı olmadığını gördük. Hak savunucuları olarak işin bu kısmı ile ilgilenmiyoruz. Sonuç olarak 16 yaşında vurulan bir çocuk var.” dedi.

Uzaktan özel bir silahla ateş açıldığını ve Erbaş’ın sırtına isabet eden kurşunun ön taraftan çıktığını gözlemlediklerini kaydeden Baskın, kimi kişilerle görüştüklerini ancak sadece Erbaş’ın kimi arkadaşlarından kimi bilgiler elde ettiklerini dile getirdi. 

‘Bir el silah sesi sonrasında Erbaş yere düştü’

Konuşan kişilerin, köy girişinde at üstündeyken bir el silah sesi duyduklarını ve sonrasında Erbaş’ın yere düştüğünü söylediklerini aktaran Baskın, şunları ifade etti:

“Karşı tarafa baktıklarında 500-600 metrelik bir alan içerisinde çok fazla askerin bulunduğunu görüyorlar. Olaydan hemen sonra asker havaya ateş ediyor ve onun yaşıtı tüm arkadaşları korkarak oradan kaçıyorlar. Olaya bire bir tanıklık eden bir arkadaşı ‘yardım etmek istedim ama izin vermediler. Ben de korktum. Özcan’ın orada öldüğünü biliyordum. Çünkü vücudunda parçaların çıktığını gördüm’ dedi.” 

‘40 gün içinde biri İranlı 3 yurttaş sınır hattında öldürüldü’

Kent genelinde son 40 gün içerisinde biri İranlı 3 yurttaşın sınır hattında öldürüldüğünü ve 6 kişinin de yaralandığını belirten Baskın, kent sakinlerinin “tehdit” olarak görüldüğünü söyledi. Valiliğin Özcan Erbaş için yaptığı “havaya ateş açıldı” açıklamasını hatırlatan Baskın, “Bu, genel durumu da gözler önüne seriyor. Çünkü sürekli havaya açılan ateş var, ya da seken bir kurşun. Nedense bu kurşun sürekli Kürtlere denk geliyor.” dedi. 

’11 asker ifadelerinin ardından hiçbir tedbir kararı uygulanmadan serbest bırakıldı’

Olayın yaşandığı gün 11 askerin Şemdinli’ye götürülerek ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldıklarını aktaran Baskın, şunları dile getirdi:

“Hiçbir tedbir kararı uygulanmadan tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılıyorlar. Daha olay yeri incelemesi olmadan bu kişilere ‘taksirle adam öldürmekten’ dava açılıyor. Bunu anlamış değiliz. Bunun ‘taksiri’ nasıl olur? Gündüz vakti, saat 3 civarlarında, 500 metre mesafede bir çocuk sırtından vurularak öldürülüyor. Nasıl olur da ‘taksirli adam öldürmekten’ dava açılıyor? Bu akla ziyan bir durum. Bu bütün devlet kademelerinde güvensizlik duymamıza neden oluyor.”

‘Sınırda yaşanan ölümler aydınlatılmalı’

Faili kolluk kuvveti olan Vedat Ekinci ve Şerali Dereli olaylarını da hatırlatan Baskın, sınırda yaşanan ölümlerin aydınlatılması gerektiğini vurguladı. Baskın, şunları söyledi: “Burada suçu olan her kişinin yargılanıp, cezalarını çekmesi gerekiyor. Eğer bu sağlanmazsa, bundan aldıkları güçle Hakkari ve çevresinde birçok insan daha hayatını kaybedecek. Emin olun ki hiçbiri yargılanmayacaktır. Bu olayların aydınlatılması için her zaman bunun peşinde olacağız.”

Taksirle öldürme

Taksirle insan öldürme, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı bir kusurlu davranış ile öngörülebilir nitelikte bir neticenin “öngörülemeyerek” bir kimsenin hayatına son verilmesidir.

MA / MAZLUM ENGİNDENİZ