Arap Aleviler bu gece ve yarın Ras el-Seni’yi kutluyor. Ras el-Seni (yılbaşı) Arap Aleviler için hem kültürel hem inançsal bir bayram günü olarak kutlanır.
Antakya, Adana, Mersin ağırlıklı olmak üzere nüfuslarının Türkiye sınırları içinde 2 milyona yakın olduğu tahmin edilen Arap Aleviler kültürlerinin önemli bir parçası olan Ras el-Seni’yi (yılbaşı) 13 Ocak’ı 14 Ocak’a bağlayan bu gece ve ertesi gün kutluyor.
Baskı, inkar ve imha politikaları nedeniyle, Anadolu ve Mezopotamya halkları dini ritüellerini, kültür ve geleneklerini özgürce gerçekleştirememesi gerçeğinden Arap Aleviler de payını alıyor.
Her şeye rağmen Arap Aleviler bugün de bayramlaşmaktan, manevi olarak da olsa kucaklaşmaktan, yardımlaşmadan vazgeçmiyorlar. Umutla, inatla ve tüm hüzne, kedere rağmen neşesini yitirmeden Ras el-Seni kutlamalarını devam ettiriyorlar.
SYKP Eş Başkanı Canan Yüce’den Ras el-Seni mesajı
Kendisi de Arap Alevi toplumundan olan Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanı Canan Yüce, Ras el-Seni’yi kutlayan bir mesaj yayımladı.
Yüce, mesajında “Bütün Ortadoğu halklarının Ras el-Seni bayramını kutluyor, Ortadoğu’nun barışın, kardeşliğin büyüdüğü, özgürlüklerin tesis edildiği bir coğrafya olmasını diliyorum” dedi.
‘Halkların dayanışma günü’
Canan Yüce mesajında Ortadoğu halklarının birbiriyle iç içe, dostluk ve barış içinde yüzyıllardır birlikte yaşayabildiğini hatırlatarak şöyle dedi:
“Aslında Ras el-Seni’yi Ortadoğu’daki hakların bu kadar baskı ve asimilasyon politikasına karşı başka bir direnme yöntemi yani kültürünü, dilini, gelenek ve göreneklerini yaşattığı, dayanışmayı büyüttüğü gün olarak görebiliriz. Yaşadığımız coğrafyada, gittikçe halkların kendi kültürlerini yaşayamadığı, baskı altına alındığı, savaşların yükseldiği bir ortamda böyle günler daha çok anlam kazanıyor.”
“Ras el-Seni’de her evde aynı yemekler pişiriliyor aynı yemekler yeniyor. Aynı zamanda başka kültürlerle de bu ortaklaşıyor. Mesela Samandağ’da Arap Alevileri ile Hristiyanlar aynı gün yapıyor bu bayramı. Birlikte yemeklerini yiyorlar. Başka şehirlerde başka kültürlerin de bunu birlikte yaptığını aslında görebiliyoruz. Kürt coğrafyasında Süryanilerin Kürtlerin aynı anda benzer bayramı yaptıklarını görebiliyoruz.”
‘Her şeye rağmen birlikte yaşam demek için’
“Tam da bu kadar savaşın yükseltildiği ve gözyaşının çok dökülmeye başlandığı, gittikçe toplumun birbirinden ayrıldığı bir ortamda bizim bu dini değerlerimiz ve kültürümüzde her şeye rağmen dayanışma, her şeye rağmen kardeşlik, her şeye rağmen birlikte yaşam demek için daha çok sahip çıkıldığını düşünüyorum.”
“Antakya coğrafyası aynı zamanda bütün kültürlerin bir arada olduğu bir yer. Mesela bu yılbaşından bir hafta sonra Kıddes dediğimiz bir bayramımız daha var. Bunu da Hristiyanlarla birlikte kutluyoruz. Bu da bir hafta boyunca kutlanan bir bayram. Yine aynı yemekler yapılıyor, aynı şekilde paylaşılıyor, birbirlerine hediye alınıyor. Gurbette olanlar o günlerde gelip aile ile birlikte olurlar. Bugünlerde genç kuşaklar yaşlı kuşaklarla buluşup hem hikayelerini paylaşıyor hem de tarihini, kültürünü bir kez daha hatırlamış oluyor. Bu yüzden de Ortadoğu’da yaşayan bütün halkların ve inançların aynı zamanda birlikte yaşama umudunun da bugünlerde işletildiğini görebiliriz.”
Ras el-Seni bayramı nedir?
Hz. İsa’nın halkını firavunun elinden kurtardığı gün olarak kabul edilir. Nusayrilerin (Arap Alevilerin), Ras el-Seni’den 6 gün sonra kutladığı Ğidil Kiddes bayramı ise Hz. İsa’nın vaftiz edildiği gün olarak sayılır. Geleneklere göre bu bayramda çocuğu olmayan karı-kocalar akarsuya dalıp çıkar. Bu gelenek uzun yıllar devam ettikten sonra günümüzde unutulmaya yüz tutmuştur.
Bu bilgiler de, Ortadoğu’da halkların ve inançlarının nasıl iç içe geçmiş olduğunu gösteriyor.
Yeni1Mecra