HDP’nin hukukçu milletvekilleri “çoklu baro” yasa teklifine karşı TBMM’de cübbeleriyle yaptıkları açıklamada “teklifi geri çekin bölmekten vazgeçin” dedi.
HDP Grup Başkanvekili Beştaş, teklifin amacının halkı savunmasız bırakmak olduğunu belirterek, teklifin geri çekilmesi için her türlü çalışmayı yapmanın herkesin boynunun borcu olduğunu aksi halde herkesi karanlık bir geleceğin beklediğine vurgu yaptı.
HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş ve diğer milletvekilleri cübbeleriyle Meclis’te basın toplantısı düzenledi. Beştaş, toplantıda gündeme ilişkin konuştu. Barolara ilişkin kanun teklifinin dün Meclis Başkanlığına sunulduğunu yarın saat 16.00’da Adalet Komisyonunda görüşüleceğini hatırlatan Beştaş, “Şu an itibariyle bütün illerde on binlerce avukat alanlarda. Bu baro teklifine karşı itirazlarını ve kabul etmeyeceklerini tüm Türkiye ve dünyaya ilan ediyorlar.” dedi.
Avukatlık mesleğinin savunmanın teminatı olduğunu bir kez daha ifade etmek istediklerini ifade eden Beştaş, “Bizler için avukatlar için insan haklarını, hukukunun üstünlüğünü savunmak sadece bir hak değil bir görevdir” dedi.
‘Amaç halkı savunmasız bırakmak’
İktidarın çoklu baroyu garip bir şekilde “demokrasi” adına savunduğuna işaret eden Beştaş, “Burada amaç halkı savunmasız bırakmaktır. Çünkü önce hukuku ortadan kaldıran, hukuk devleti ilkelerini yerle bir eden iktidar, şimdi de halkı hukuk güvenliğinden yoksun bırakmaya çalışıyor. Herkesi emir komutasına almaya çalışan iktidar şimdi de avukatları emir komutasına almaya çalışmaktadır. Çoklu baro ile baroları bölmek ve savunmayı çökertmek istiyorlar.” dedi.
Bu yolla savunma çöktüğünde tamamen yargının biteceğini ifade eden Beştaş, “İktidar bugün tüm ülkenin kurumlarını etkisi altına almış olmasına karşın barolar ve meslek örgütlerine söz geçirememenin sıkıntısını yaşıyor. Bu nedenle barolara ve seçimlerine müdahale etmek istiyor.” diye konuştu.
‘Teklif sorunların hiçbirine çare üretmiyor’
Avukatların yüzlerce sorunu olduğunu ve bu teklifin bu sorunların hiçbirine çare üretmediğine işaret eden Beştaş, “Barolar ile ilgili talepler ortada dururken, bu kadar sorun dururken neden baroların hiçbir talebi dikkate alınmıyor? Barolar sendika değil ki çoklu örgütlenmeye gitsin. Mevcudu 2002’yi bulmayan avukatlar istemedikleri barolara üye olmak zorunda kalacaklar. Hatta Anadolu barolarında bu durum daha da vahim olacak.” dedi.
‘Teklif yürütmenin savunmaya darbesidir’
Bu teklifin sadece avukatları ve baroları ilgilendirmediğine vurgu yapan Beştaş, teklifin herkesin hak arama özgürlüğü ve yollarını tıkayacağını söyledi. Beştaş, “Bu teklif yürütmenin savunmaya darbesidir, savunmayı ele geçirme girişimidir. Yandaş savcı, hakim ve avukat olsun istiyorlar, adaleti bitirmek istiyorlar, hak hukuk kalmasın istiyorlar. Yasamaya, dokunulmazlık ve vekillerini düşürülmesi yoluyla darbe yapan, yerel yönetimlere kayyım atayan iktidar şimdi de yargının diri ayağı olan savunmaya darbe yapıyor.” dedi.
‘Hocamız Haluk Savaş verdiği mücadele nefessiz kaldı’
KHK ile on binlerce insanın işsiz kaldığının herkesin bildiğini belirten Beştaş, “Dün KHK’lı hocamız Haluk Savaş bu yolda verdiği mücadelede maalesef nefessiz kaldı ve yaşamını yitirdi. Kendisini saygı ve minnetle anmak istiyorum.” şeklinde konuştu.
‘Teklifin geri çekilmesi için her türlü çalışmayı yapmak herkesin boynunun borcudur’
“Çoklu baro yapılanması kanun teklifinin gündemden derhal düşürülmesini sağlamak, bunun geri çekilmesi için her türlü çalışmayı muhalefeti yapmak herkesin boynunun borcudur.” diyen Beştaş, aksi halde herkesi karanlık bir geleceğin beklediğini söyledi.
‘Adil olmayan mahkemeler Engizisyon mahkemeleriyle yarışır hale gelecektir’
Adil yargı hakkını savunan avukatların sindirilmesinin Orta Çağ karanlığına girmek demek olduğunu ifade eden Beştaş, “Adil olmayan mahkemeler çoklu baro sistemiyle Engizisyon mahkemeleriyle yarışır hale gelecektir. İşkencenin, ayrımcılığın, haksızlığın, adaletsizliğin ayyuka çıktığı şu günlerde tek güvenebileceğimiz yapı savunmadır.” dedi.
‘Kadın cinayetleri, işkence suçları cezasız hale gelecektir’
Bir kez daha Ankara’dan HDP’nin hukukçu vekilleri olarak “bu teklifi geri çekin” dediklerini belirten Beştaş, “Bölmekten vazgeçin diyoruz.” dedi. 82 milyona seslendiğini söyleyen Beştaş, şunları kaydetti:
“Bu teklif hepinizin hak arama yollarını ortadan kaldıracaktır. Sizin tazminat davanız, boşanma davanız, bir ceza yargılamanız, bir icra takibiniz olsun, herhangi bir mahkemede herhangi bir işinizde biat eden avukat gerçeği, çoklu baro gerçeği hak aramayı, avukat seçme özgürlüğünüzü ortadan kaldıracaktır. Kadın cinayetleri daha fazla cezasız kalacaktır. İşkence suçu zaten cezasız bırakılıyor, çok çok üst boyutlarda artık işkence tartışılamayacak hale gelecektir. Ve 82 milyonun hepsinin hayatının bir döneminde mutlaka yolu adliyelerle ve avukatlarla kesişir, hepimiz adına hep birlikte bu mücadeleyi yürütmeliyiz.”
‘Güvenlik Soruşturması teklifi hukuku hiçe saymaktadır’
Güvenlik Soruşturması Tasarısı’nın komisyondan geçtiğini belirten Beştaş, “Bu kanun teklifi Anayasa’yı ve uluslararası hukuku hiçe saymaktadır. Bu kanun teklifinin amacı milli güvenlik gibi bahaneler değil parti devleti kurmaktır, AKPli olmayan hiç kimsenin işe giremeyeceği bir düzenlemedir.” dedi.
Kamuda işe girmenin AKP’nin lütfu değil anayasal bir hak olduğuna işaret eden Beşteş, “Tüm kamu görevlilerini AKP’li yapmak isteyen düzenlemeyle toplumu karşı karşıya bırakan bu anlayışı asla kabul etmeyeceğiz, etmiyoruz.” şeklinde konuştu.
‘Üniversite kapatan iktidar’
Konuşmasına Şehir Üniversitesini Cumhurbaşkanlığının genelgesiyle kapatıldığına değinerek devam eden Beştaş, “Törenle açtıkları üniversiteyi genelgeyle kapattılar. Fişlemelerle Şehir Üniversitesini kapatarak bir kez daha kötü namla tarihe geçtiler: Üniversite kapatan iktidar. Şehir Üniversitesinin kapatılması AKP iktidarının demokrasi ve hukuktan ne kadar uzaklaştığını gösteren bir başka örnektir.” dedi.