Bölge Mahkemesi Mızraklı’ya verilen cezayı 35 günde onadı

Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanlığı görevinden alınarak tutuklanan Selçuk Mızraklı’ya verilen 9 yıl 4 ay 15 gün hapis cezasını onayladı.

Mızraklı’nın avukatları Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunacak.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı

İçişleri Bakanlığı tarafından 19 Ağustos 2019’da HDP’li Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı’yı görevinden alarak yerine kayyım atadı. Mızraklı, daha sonra gözaltına alınarak 22 Ekim 2019 tarihinde tutuklandı. Mızraklı’ya 9 Mart’ta tutuklu yargılandığı davada 9 yıl 4 ay 15 gün hapis cezası verildi.

Mızraklı’nın avukatları, itirafçı Hicran Berna Ayverdi’nin ifadeleri doğrultusunda “Örgüt üyesi olmak” iddiasıyla Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği kararı istinafa taşıdı. 8 Haziran’da yapılan istinaf başvuru Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 9. Ceza Dairesi’ne gönderildi.

Mahkeme verilen hükümde isabetsizlik bulmadı

Dosyayı inceleyerek 13 Temmuz’da karar veren Bölge Mahkemesi, avukatların “duruşma” talebini ise reddetti. Verilen kararı yerinde bulan mahkeme, istinaf başvurusunu şu gerekçelerle reddetti:

“Yapılan yargılamaya, dosya ve duruşmaya tutanakları münderecatına, karar yerinde gösterilip tetkik edilip tartışılan hukuken geçerli ve elverişli delillere, mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan kanaat ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve tatbikine, cezayı teşdit ve tahfif sebeplerinin nitelik ve derecesi takdir olunarak, savunmanın inandırıcı gerekçelerle reddedilmesine,  hukuka uygun ve yeterli olarak izah edilen gerekçeye göre, verilen hükümde bir isabetsizlik bulunmadığından istinaf sebepleri yerinde görüşmemiş olmakla, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 280/1.a maddesinin ilk cümlesi gereğince…”

Tahliye talebinin reddine ‘adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacağı’ gerekçesi

Mahkeme ayrıca, “Suçun niteliği, mevcut delil durumu, kuvvetli suç şüphesinin bulunduğunu gösteren dosya kapsamındaki bilgi ve belge münderecatı, isnat edilen suçun CMK’nin 100/3-a11 maddesinde öngörülen suçlardan oluşu, hükmolunan ceza miktarı karşısında kaçma şüphesinin varlığı, adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacağı ve atılı suç bakımından tutuklama tedbirinin orantılı bir tedbir niteliği taşıması…” gerekçesiyle de Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 5 ve 6’ncı maddelerine dayanarak tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Mızraklı’nın avukatları, temyiz için Yargıtay’a başvuruda bulunacak.

Kaynak: MA