Buldan: Kadına yönelik şiddete karşı Kriz Koordinasyonu kurulmalı

HDP Eş Genel Başkanı Buldan, salgın döneminde kadına yönelik şiddetin arttığına vurgu yaparak, Aile Bakanlığının şiddeti önleyecek acil bir eylem planı olmadığını belirtti.

Buldan, şiddet gören kadınların sığınma evlerine kabullerinin zorlaştırıldığını belirterek, kayyım atanan belediyelerde ise sığınma evine başvuruların durdurulduğunu anlattı.

Şiddete karşı “Kriz Koordinasyonu” kurulması çağrısında bulunan Buldan, koordinasyonun kadın örgütleriyle ortak çalışmasını istedi.

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’nın salgın günlerinde kadınların yaşadığı sorunlara ilişkin güncel gelişmeleri değerlendirdiği açıklaması HDP’nin sosyal medya hesaplarından yayınlandı. Bu açıklamasının kadınların duyulmayan sesi ve itirazı olmasını istediklerini belirten Buldan, “Ne yazık ki salgın döneminde bile şiddet dur durak bilmiyor. Hak gaspları, adaletsizlik, eşitsizlik, yoksulluk, işsizlik, ayrımcılık, öteki düşmanlığı ve kutuplaştırma tüm hızıyla devam ediyor.” dedi.

‘Kadına karşı şiddet pandemi haline gelmiştir’

Kadınların salgın günlerinde daha fazla şiddete uğradığını, katledildiğini, yoksullaştığını, işsiz bırakıldığını belirten Buldan, “Hep söylüyoruz. Kadına karşı şiddet uygulayan erkek yalnız değildir; erkek iktidarla, erkek yargıyla el eledir. AKP iktidarı boyunca kadına karşı şiddet adeta pandemi haline gelmiştir.” şeklinde konuştu.

‘Evde kalın çağrısı yapan iktidar kadınlara güvenli ortam yaratmadı’

Buldan, pandemi sürecinde Türkiye’de kadına yönelik şiddete ilişkin verileri paylaştı. “Evde kalın” çağrısı yapan iktidarın kadınlara güvenli ortam yaratmadığına dikkat çeken Buldan, “İktidar bu katliamlardan birinci dereceden sorumludur. Kadınlar dışarıda virüs tehdidi, evde ise erkek şiddetiyle karşı karşıyadır.” dedi.

‘Sığınma evlerine kabuller zorlaştırıldı’

Salgınla birlikte kadın sığınma evlerine kabullerin zorlaştırıldığına dikkat çeken Buldan, “Sadece yüksek derecede can güvenliği tehlikesi olanların başvurusu kabul edilmektedir. Bunun için de kadınların önüne türlü engeller çıkartılmakta. Şiddete uğrayan kadınlardan bu süreçte darp raporu istenerek başvuru süreci zorlaştırılmaktadır.” dedi.

‘Kayyımlar sığınmaevlerine başvuruları durdurdu’

Aynı durumun kayyım atanan belediyelerde de yaşandığına işaret eden Buldan, şunları kaydetti: “Belediyelerimiz bünyesinde şiddetle mücadele eden onlarca kurum kayyımlar tarafından kapatıldı. Şimdi de şiddetin en fazla olduğu bir dönemde kayyımlar sığınma evlerine başvuruları durdurdu. Kadına yönelik şiddetle mücadele mekanizmaları salgın bahanesiyle çalıştırılmayarak, adeta erkeğe şiddet uygulaması için fırsat yaratılmaktadır.”

‘Aile Bakanlığı’nın acil bir eylem planı uğraşı yok’

Buldan, karantina uygulayan Avrupa ülkelerinde sığınma evlerinin kapasitesinin arttırılmasından, eczanelerde alarm sisteminin geliştirilmesine varıncaya kadar bir dizi yeni tedbirler geliştirildiğini anlattı. Buldan, ancak Türkiye’de Aile Bakanlığı’nın salgın döneminde şiddeti önleyecek acil bir eylem planı çıkartmak gibi bir uğraşı içerisinde olmadığını gördüklerini söyledi.

‘İnfaz Yasası’nın özel af olduğunu söyledik’

İnfaz Yasası’nı eleştiren Buldan, “Bu ayrımcı yasanın çetelere, katillere, tecavüzcülere özel af olduğunu söyledik. Siyasi tutsakların ölüm riskiyle karşı karşıya bırakıldığını her fırsatta anlattık. Bu yasayla hem içerideki hem de dışarıdaki ölümlerin artacağı konusunda iktidarı uyardık, dinlemediler.” dedi.

‘İnfaz Yasası’na karşı mücadelemiz bitmemiştir’

İnfaz Yasası’na karşı mücadelelerinin bitmediğini söyleyen Buldan, “Herkes şunu iyi bilmeli ki; bu ölüm yasası Meclis iradesinin kararıyla değil, AKP-MHP iradesiyle çıkarılan bir yasadır.” diye konuştu.

‘Şiddete karşı kriz koordinasyonu kurulmalı’

İnfaz Yasası’nın erkek şiddetine cezasızlık getiren bir yasa olduğunu belirten Buldan, “Yaşanacak tüm şiddet ve ölümlerin sorumlusu bu yasaya evet oyu verip sonra da utanmadan maskeleriyle Genel Kurul kürsüsü önünde poz verenlerdir.” dedi. Buldan, kadına yönelik şiddetin önlenmesine ilişkin yaptığı çağrıda şu önerilerde bulundu:

• Şiddete karşı acil olarak bir kriz koordinasyonu kurulmalı ve bu koordinasyon kadın örgütleriyle ortak çalışmalıdır.
• Şiddete uğrayan kadınlara destek amaçlı fon oluşturulmalıdır.
• Şiddete maruz kalan kadınların kalabilecekleri mekânlar arttırılmalı ve gerekli sağlık tedbirleri alınmalıdır.
• Sığınma evlerinin sayıları arttırılmalıdır. Başvurular derhal kabul edilmelidir.
• İstanbul Sözleşmesi uyarınca cinsel şiddet kriz merkezleri bir an önce kurulmalıdır.
• 24 saat erişilebilir, çok dilli bir acil yardım hattı kurulmalı ve kadınlara psikolojik, sosyal ve hukuki destek verilmesi sağlanmalıdır.

Buldan, konuşmasının devamında kadınların ev içinde ve çalışma yaşamında yaşadığı ekonomik ve diğer sorunlara da değindi. Mülteci kadınların salgın sürecinde en ağır mağduriyeti yaşadığına vurgu yapan Buldan, mülteci kadınlara ekonomik destek sağlanması, çalışmalarının engellenmemesi, sağlık taramaları ve tedavilerinin düzenli şekilde yapılmasını önerdi.

Partilerinin başlattığı Kardeş Aile Kampanyası’nın aynı zamanda kadınların “kız kardeşlik” dayanışması olduğunu söyleyen Buldan, “Şimdi bunu daha fazla büyütme zamanıdır.” diye konuştu.

‘Dayanışmamız kapı duvar dinlemiyor’

“Biz biliyoruz ki kadın dayanışması yaşatır, biz biliyoruz ki korona günlerinde de kadınlar birlikte güçlüdür.” diyen Buldan, şöyle konuştu: “Bizim dayanışmamız kapı, duvar dinlemiyor. Evde olabiliriz ama dışarıya, diğer kadınlara uzanan bağlarımız ve açılan kapılarımız var.” şeklinde konuştu.