HABER MERKEZİ – Cumartesi Anneleri’nin, kayıpların akıbetini ve faillerin bulunması amacıyla başlattığı eylem 767’inci haftasında devam etti. Bu hafta 26 yıl önce gözaltına alındıktan sonra bir daha kendisinden haber alınamayan Hüseyin Taşkaya’nın akıbeti soruldu.
Cumartesi Anneleri, eylemlerinin 767’nci haftasında da ‘yasak’ nedeniyle Galatasaray Meydanı yerine İHD İstanbul Şube binasının bulunduğu sokakta buluştu. Polis tarafından abluka altına alınan sokakta gerçekleştirilen eyleme, Cumartesi Anneleri üzerinde kayıpların fotoğraflarının olduğu tişörtler giyerek ve kayıpların fotoğraflarını taşıyarak katıldı. Eyleme HDP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, HDP İstanbul İl Örgütü Eşbaşkanı Elif Bulut ve CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu da destek verdi.
‘Adalete ulaşmak için hukuk devleti istiyoruz’
Açıklamayı okuyan İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, bireylerin her türlü hak ihlalinden arındırılmış bir hayat sürmelerinin en temel anayasal hak olduğunu belirterek, hiç kimsenin korku, endişe ve belirsizlik duygusuyla yaşamaya mahkûm edilemeyeceğini söyledi. Herkese karşı dürüst, eşit ve tarafsız davranmakla yükümlü olan kamu görevlilerinin kendilerine karşı keyfi, taraflı ve önyargılı hareket ettiğini söyleyen Yoleri, “Hukuk devleti, insan haklarına saygılı ve bu hakları koruyan, adalete ve eşitliğe uygun bağımsız bir hukuk düzeni kuran devlettir. Artık yeter kayıplarımıza ve adalete ulaşmak için hukuk devleti istiyoruz” diye konuştu.
Yoleri, bu hafta Urfa’nın Siverek İlçesinde Bağlar Mahallesinde amcasının evinden 6 Aralık 1993 yılında askerler, polisler ve Bucak aşiretine mensup korucular tarafından gözaltına alındıktan sonra bir daha kendisinden haber alınmayan Hüseyin Taşkaya’nın akıbetini sormak için bir araya geldiklerini belirtti.
Taşkaya’nın kaybedildiğinde 42 yaşında 4 çocuk babası olduğunu belirten Yoleri, “
1990’lı yıllarda tamamen Bucak Aşireti’nin hâkimiyetinde olan Siverek’te ağır hak ihlalleri yaşanıyordu. Müteahhit olan ve çevresinde sözüne itibar edilen Taşkaya, bu ihlalleri eleştirdiği için güvenlik güçlerinin ve Bucak Aşireti’nin hedefindeydi.” dedi.
Yoleri, ailenin tüm başvurularının sonuçsuz kaldığını ve Taşkaya’dan bir daha haber alınamadığını belirtti.
Taşkaya’nın gözaltında kaybedilişinin 26’ncı yılında iktidarı ve adli makamları göreve çağıran Yoleri, “Hüseyin Taşkaya dosyasındaki cezasızlığa son verin. Etkin soruşturma ve kovuşturma faaliyeti sonucunda Taşkaya’nın akıbetini açıklayın. Onun gözaltında kaybedilmesine neden olanları adil bir biçimde cezalandırın” diye konuştu.
‘Biz bu ölümü kabul etmiyoruz’
Açıklamanın ardından söz alan Hüseyin Taşkaya’nın kızı Serpil Taşkaya ise, 26 yıldır bu mücadele içinde yer aldığını belirterek, “Bu mücadeleyi sürdürmeye devam edeceğiz.” dedi. Hüseyin Taşkaya’nın oğlu Şerif Taşakaya da, babasının yüzlerce tanığının olduğu bir yerde gözaltına alındığını belirterek, “Urfa’da bir şey elde edemedik. Ondan sonra 1995’te Galatasaray Meydanı’nda kayıplarımızı aramaya başladık.” diye konuştu. Dün babasının ölüm yıldönümünü olduğunu söyleyen Taşkaya, “Babamın kaybedilişinin 26’ncı yılı, anamadık. Çünkü biz bu ölümü kabul etmiyoruz” diye kaydetti.
Eylemden sonra Harbiyeli Anneler, İHD binasına gelerek Cumartesi Annelerini ziyaret etmek istedi. Polisin engellemesiyle karşılaşan Harbiyeli Anneler ile polisler arasında kısa süreli bir gerginlik yaşandı. Harbiyeli Anneler, Genel Bilgi Taraması (GBT) kontrolünden geçildikten sonra Cumartesi Anneleri ile görüşebildi.
MA – İSTANBUL
