Eski HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş, suç delili olarak dosyaya konulan konuşmanın kendisine ait olduğunu belirterek, “Keşke orada konuştuklarımı hayata geçirebilecek siyasi gücümüz olsaydı.” dedi.
HABER MERKEZİ – Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmasına ikinci günde devam edildi. Demirtaş, tutuklu bulunduğu Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nden SEGBİS ile duruşmaya katıldı.
MA’nın geçtiği bilgilere göre; Demirtaş, 24 Ekim 2015 tarihinde Lice’de yaptığı konuşmanın konu alındığı 3 nolu fezlekeye dair savunma yaptı. Demirtaş, fezlekede sayfalarca şablon bir giriş yapıldığını belirterek, “Ertuğrul Kürkçü, Figen Yüksekdağ, Selma Irmak, Sırrı Süreyya Önder ve benim çeşitli zamanlarda yaptığımız konuşmaları esas alan bir fezleke.” dedi. Demirtaş, fezlekenin basın toplantısında, televizyon programında, iki ayrı mitingde yaptıkları konuşmalardan oluştuğunu belirterek, “Yani 4 veya 5 konuşmamdan müteşekkir bir fezleke” diye konuştu.
‘Savcılar aleni çarpıtma yapıyor’
Fezlekede yer alan konuşmaların cımbızladığına dikkat çeken Demirtaş, “Bütün savcıların bizim hakkımızda düzenlediği fezlekelerin, iddianamelerin zaten genel tarzı budur.” dedi. Demirtaş, bir çok iddianame ve fezlekenin savcıların aleni bir şekilde çarpıtma, kumpas, kamuoyunu yanlış yönlendirme hatta mahkeme heyetlerini yanlış yönlendirme amaçlı düzenlendiğini belirtti.
‘Konuşma bana aittir içeriğine katılıyorum’
Demirtaş, daha sonra fezlekede yer alan konuşmasını okudu. 7 Haziran-1 Kasım 2015 seçimleri arasında yaptığı konuşmasında bazı yerlerde sokağa çıkma yasaklarının ilan edildiğini belirterek, “İşte bazı ilçelerde hendekler kazılmış ama yoğun bir çatışma ve operasyon başlamamış, biz de durdurmaya çalışıyoruz” diye konuştu. Mahkeme başkanının konuşmasının kendisine ait olup olmadığını sormasına karşı Demirtaş, “Bu konuşma bana aittir, içeriğine de katılıyorum.” dedi. Demirtaş, ancak savcının fezlekede konuşma metnini almadan hendek-barikatları direniş olarak sahiplenme ve bunun hazırlığını yapma mitingi olarak yorumladığını söyledi.
‘Keşke konuştuklarımı hayata geçirebilseydik’
Demirtaş, “Örgüt yöneticisi olmak” iddiasına ait delil olarak dosyaya konulan 24 Ekim 2015 tarihinde Diyarbakır’da yaptığı konuşmayı okudu. Daha sonra savunmasına devam eden Demirtaş, şunları kaydetti: “Konuşma çözümünde geçen konuşmalar benim düşüncelerimdir. Tekrarlıyorum, katılıyorum. Bugünden dönüp baktığımda bu konuşmaya keşke başarabilmiş olsaydık. Keşke orada konuştuklarımı hayata geçirebilecek siyasi gücümüz olsaydı. Üzüntüm sadece buna dair olur, yoksa savcının bu konuşmayı nasıl değerlendirdiği çok da umurumda değil. Bu konuşma ‘örgüt propagandasını’ bırakın ‘örgüt yöneticiliği’ olabiliyorsa o savcıdan şüphelenmek lazım. Kime hizmet ediyor, tam olarak derdi nedir, onu tartışmak lazım.”
Demirtaş, fezlekede yer alan konuşmalarını okuduktan sonra mahkeme heyeti duruşmaya ara verdi. Aranın ardından duruşma Demirtaş’ın 3’üncü fezlekeye dair savunmasıyla devam edecek.