Cumartesi Anneleri adalet arayışlarının 790’ıncı haftasında, gözaltında kaybedildikten sonra işkence edilmiş cenazesine ulaşılan Hasan Ocak için adalet istedi.
Ocak ailesi, verdikleri hukuk mücadelesiyle devamına karar verilen soruşturma için “Hasan Ocak dosyasındaki çeyrek asırlık hukuksuzluk son bulsun.” dedi.
Cumartesi Anneleri adalet arayışları 790’ıncı haftasında. Her hafta Cumartesi günü saat 12.00’de Galatarasay Meydanı yasak olduğu için İHD İstanbul Şubesi önünde bir araya gelen Cumartesi Anneleri, salgın nedeniyle kayıplarının akıbetlerini sosyal medya hesapları üzerinden canlı yayınla soruyor.
‘25 yıldır oğlum için çıktık yola’
Bu hafta 25 yıl önce gözaltında kaybedildikten sonra ailesinin mücadelesiyle cenazesine kimsesizler mezarlığında ulaşılan Hasan Ocak için adalet istendi. Açıklamada ilk olarak konuşan Hasan Ocak’ın annesi Emine Ocak, 25 senedir oğlu için yola çıktıklarını belirterek, “Herkesin mezarı bulunsun, adalet istiyoruz.” dedi.
‘Failleri korumayın’
Hasan Ocak’ın ağabeyi Hüseyin Ocak da, devletin kardeşinin dosyasında “suçüstü” yakalandığını belirterek, “Failleri korumayın. Geçmişle yüzleşme yasalarını çıkarın. Geçmişle hesaplaşan toplumlar barış içerisinde özgür ve mutlu yaşar.” şeklinde konuştu. Ocak’ın bir diğer abisi Ali Ocak ise, 25 senedir adalet aradıklarını hatırlatarak, şöyle konuştu:
“Bundan 21 yıl önce bir zülüm vardı. Bu zulmü durdurmaya çalıştık ama durduramadık. Bugün geldiğimiz noktada o zulüm önce örgütlü bir kültüre sonra örgütsüz bir adaletsizliğe dönüştü. Şimdi örgütsüz bir vicdanla karşı karşıyayız. Hani derler ya ‘devlette süreklilik esastır’. Sanki bu suçlarda süreklilik esas alınarak bugüne geldik. Biz bu dünyadan göç etsek de çocuklarımız mücadelemizi sürdürecektir.”
’25 yıldır suçlular korunuyor’
Maside Ocak da, abisi Hasan Ocak’tan haber alamadıkları dönem gittikleri her yerde, çaldıkları her kapıda abisinin gözaltında olmadığı cevabı ile karşılaştıklarını belirtti. Maside Ocak, şunları aktardı:
“Kendisi ile yaptığımız görüşmelerde İstanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu, elindeki belgeleri bize göstererek abimin ‘devlet için aranan şahıs’ olmadığını söylemişti. Bu bilgiyi daha sonra İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve İçişleri Bakanı Nahit Menteşe kamuoyu ile paylaşmıştır. 25 yıldır Hasan’ı gözaltında kaybeden suçlular korunurken, Hasan’dan suçlu yaratmaya çalışanları tarih her zaman yalanlayacak.”
‘Çeyrek asırlık hukuksuzluk son busun’
Bu haftaki basın açıklamasını Hasan Ocak’ın yeğeni Dilcan Acer okudu. Acer, Ocak dosyasındaki çeyrek asırlık hukuksuzluğun son bulmasını isteyerek, “Bu topraklarda Edirne’den Kars’a, İstanbul’dan Diyarbakır’a, İzmir’den Hakkari’ye, Ankara’dan Adana’ya yüzlerce insanın devlet görevlileri ya da onların emri altında çalışan kişi veya gruplarca gözaltına alınarak kaybedildiği ve bu insanlığa karşı suçun cezasız bırakıldığı gerçeğini anlatıyoruz.” dedi.
‘Gözaltında olduğunu gören tanıklar var’
İstanbul Avcılar’da yaşayan ve sosyalist kimliği ile bilinen Hasan Ocak’ın 21 Mart 1995’te işyerinden annesini arayarak, akşam yemeği için balık getireceğini söylediğini aktaran Acer, “Ocak ne o akşam ne de sonrasında bir daha evine gelemedi.” dedi.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’nde gözaltında tutulan 2 kişinin Hasan Ocak’ı şubede gördüklerini söylediğini belirten Acer, “2 kişi de Hasan Ocak’ın ismini emniyetteki parmak izi listesinde gördüğünü açıkladı. Newroz nedeniyle gözaltında tutulan bir tanık ise şubedeyken bir hareketlilik olduğunu ve polislerin ‘Hasan Ocak getirildi’ diye aralarında konuştuklarını söyledi.” diye konuştu.
Acer, ailesinin Ocak’ın bulunması için birçok yere başvuru yaptığını, ancak her defasında gözaltında olmadığı yanıtı aldıklarını kaydetti.
‘Kaybedildikten 58 gün sonra cenazesi bulundu
Hasan Ocak’ın gözaltında kaybedilmesinin 58 gün sonra işkence izleri olan cenazesine Altınşehir’deki kimsesizler mezarlığında ulaşıldığını hatırlatan Acer, “İşkenceyle ölümü resmi raporlara girmiş olan Hasan’ın cansız bedeni tüm ilgili makamlardan geçirildiği halde onu soran ailesine ‘bizde yok’ denildiği açığa çıktı.” dedi.
‘AİHM Türkiye’yi mahkum etti’
Acer, “AİHM, Hasan Ocak’ın kaybedilmesi ve ölümüyle ilgili koşulların belirlenmesi için yeterli ve etkin bir soruşturma yürütülmediğini tespit ederek Türkiye hakkında ihlal kararı verse de, Ocak Ailesi’nin iç hukuktaki tüm girişimleri sonuçsuz bırakıldı.” diye belirtti.
‘Soruşturma rutin yazışmalarla oyalanıyor’
17 Ekim 2016’da Beykoz Cumhuriyet Savcılığı’nın “zaman aşımı” nedeniyle dosyada kovuşturmaya yer olmadığına karar verdiğini belirten Acer, 29 Kasım 2016’da karara yapılan itiraz sonucu İstanbul Anadolu 7. Sulh Ceza Hakimliği’nin “toplanan delillere göre dava açılması gerekir” diyerek zamanaşımı kararını kaldırdığını belirtti.
Acer, soruşturmanın devamına karar verilmesine rağmen Savcılığın bugüne kadar rutin yazışmalarla soruşturmayı oyalamaya devam ettiğini ifade etti. Acer, yetkililere Hasan Ocak soruşturmasında yasal yükümlülüklerini yerine getirmesi için çağrıda bulundu.
Kaynak: MA