HDP Grup Başkanvekili Oluç, Meclis’e bu hafta gelecek olan torba yasada yer alan 4 maddenin Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük “fişleme hazırlığı” maddeleri olduğuna dikkat çekti.
Oluç, iktidara seslenerek bu maddeleri geri çekmesini istedi.
HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. AKP iktidarının halkın haber alma hakkına ve gazetecilerin haber yapma hakkına sistemli bir saldırıyı uzun zamandır sürdürdüğünü belirten Oluç, “Basın özgürlüğü konusunda temiz bir sicili olmayan AKP iktidarı, son 10 günde çok daha ağır bir saldırı dalgası başlattı. Gözaltına alınan, tutuklanan gazeteciler var. Son bir haftada 6 gazeteci tutuklandı, onlarca gazeteci gözaltına alındı.” dedi.
‘Herkesin ifade özgürlüğü tehdit altındadır’
İktidarın anlayışına göre artık haber yapmanın suç olduğunu, haberin de suç olduğunu söyleyen Oluç, “Herkesin ifade özgürlüğü, iktidarın gazetecilere yönelik tutumu ile tehdit altındadır. Basın özgürlüğü yoktur.” dedi.
Oluç, şu soruları sordu: “Neden rahatsız oluyorsunuz sınır boyunda haber yapan gazetecilerden? Madem politik ve ahlaki olarak çok haklı olduğunuzu düşünüyorsunuz sığınmacılara dönük politikanız hakkında, o zaman sınırdan haber yapılmasından neden rahatsız oluyorsunuz? Neden sınır boyunda haber yapan gazeteciler gözaltına alıyor ve engelleniyor?”
‘Tek suçları haber yapmaktır’
Son bir haftada 6 gazetecinin tutuklandığını hatırlatan Oluç, “Oda TV Haber Müdürü, Genel Yayın Yönetmeni ve bir çalışanı tutuklandı. Bu yetmedi, Yeni Yaşam gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ferhat Çelik ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Aydın Keser tutuklandı. Murat Ağırel, Yeniçağ gazetesi yazarı tutuklandı. Bunların tek suçu haber yapmaktır.” dedi.
‘Halkın haber alma özgürlüğüne engel çıkarma suçtur’
Gazeteciliğin suç olmadığını, gazetecinin haber yapmasının suç olmadığın belirten Oluç, “Halkın haber alma özgürlüğüne engel çıkarma suçtur.” dedi.
‘Yargıtay Başkanı denklemi ters kuruyor’
Yargıtay Başkanı İsmail Rüştü Cirit’in Antalya’da bir toplantıda yaptığı konuşmada “Toplumun yargıya güven duymadığı bir hukuk sisteminde yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı sağlanamaz” dediğini hatırlatan Oluç, “Sayın Cirit, bakın denklemi ters kurmuşsunuz. Yargının bağımsız ve tarafsız olmadığı bir ülkede, toplum yargıya güven duymaz. Yani yargı bağımsız ve tarafsız olacak ki, toplum size güven duysun. Siz tersini söylüyorsunuz.” diye konuştu.
Koronavirüsün tüm dünyada ciddi bir sorun olduğuna dikkat çeken Oluç, olması gerekenin iktidarın önlem alması, alınacak önlemlerin de şeffaf bir şekilde toplumla paylaşması ve açıklaması olduğunu belirtti. Oluç, “Ancak iktidarın bir kapalı toplum yaratma hevesi var ya, konuşulmasın, eleştirilmesin, insanlar düşünce ve ifade özgürlüğünü kullanmasın… İktidar bunu istiyor.” dedi.
‘Koronavirüste bile bu tutum’
Oluç, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün koronavirüs ile ilgili “Halkı korkuya sevk eden paylaşım yapanlar hakkında işlem yapacağı” açıklamasına da değindi. Oluç, şunları kaydetti:
“Ne demek ‘halkı korkuya sevk eden’? Konuyla ilgili insanların endişelerini yazması, hatta korkuyorlarsa korkularını yazmasından daha doğal bir şey olabilir mi? Emniyet Genel Müdürlüğü, yani İçişleri Bakanlığı ne yapmak istiyor? Kapalı toplum yaratacak ya! Konuşulmasın, eleştirilmesin, tartışılmasın, insanlar düşüncelerini ifade etmesin istiyor. Korona virüste bile bu tutum. Dünyanın başka hiçbir ülkesinde böyle bir yasak yok, bizde var.”
‘İçişleri Bakanı kadınlara düşman’
İstanbul’daki 8 Mart feminist gece yürüyüşüne yapılan polis müdahalesine tepki gösteren Oluç, şöyle konuştu: “18 yıldır 8 Mart gecesi yapılan yürüyüş İstanbul’da yine saldırıyla karşı karşıya kaldı. Kim tarafından? İçişleri Bakanlığı ve Emniyet tarafından. 34 kadın gözaltına alındı. Biber gazı sıkıldı, şiddet uygulandı. Çok fotoğraf var, işte kadınlara yönelik şiddet. Ne yapmak istiyor kadınlar? 8 Mart’ta özgür bir şekilde taleplerini dile getirmek istiyorlar. Ama İçişleri Bakanı kadınlara düşman. İçişleri Bakanı ilk kez kadınlara saldırtmıyor kolluk güçlerini. Daha önce de yaptı.”
‘Torba yasayla en büyük fişleme hazırlığı’
Meclis’e bu hafta 40 maddelik bir torba yasanın geleceğine işaret eden Oluç, 20’yi aşkın kanunda değişiklik yapılacak bir torbadan söz ettiklerini söyledi. Torba yasada yer alan 4 maddenin Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük “fişleme hazırlığı” maddeleri olduğuna dikkat çeken Oluç, “Bütün derneklerin üyeleri hakkındaki bilgileri toplayarak İçişleri Bakanlığı’na gönderme maddeleridir. Daha önce de bu maddeler getirildi, muhalefetin itirazı üzerine geri çekildi.” dedi.
‘Durum son derece ciddi’
Torba yasanın Plan ve Bütçe Komisyonu’na geldiğine işaret eden Oluç, “Düşünün, Plan Bütçe ile alakası olmayan bir konu gündemine geliyor. Burada durum son derece ciddi. Anayasa’ya, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na, Türkiye’nin imzalamış olduğu uluslararası demokratik sözleşmelere aykırılık içeriyor bu maddeler. İnsanların örgütlenme özgürlüğünü ve hakkını yok sayan maddeler bunlar.” diye konuştu.
Oluç, bir kez daha iktidara seslenerek, “Bu Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük fişleme önlemini ve buna ilişkin maddeleri geri çekin.” dedi.
