İşçilerden TİS protestosu

Kartal Belediyesi işçileri, Belediye ile yürütülen TİS görüşmelerinde Genel-İş Merkezinin işçilerden habersiz olarak sözleşmeye imza atmasını protesto etti.

Ahmet Arıkan “En çok beklenen maddeleri götürüp peşkeş çekmeye ayıp diyorum. Herkesin bunun utancını taşıması gerekiyor” diye konuştu. 

Genel Hizmetler İşçileri Sendikası (Genel-İş) Anadolu Yakası 1 Nolu Şubesi, Kartal Belediyesi’nde Genel-İş Genel Merkezi’nin işçilerden habersiz bir şekilde Toplu İş Sözleşmesi’ni (TİS) imzalamasını, belediye önünde yaptığı açıklamayla protesto etti. Açıklamada, işçiler sık sık “Direne direne kazanacağız”, “Kahrolsun işçi düşmanları” ve “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek” sloganlarını attı.

Açıklamada konuşan Genel-İş Anadolu Yakası Şubesi başkanı Ahmet Arıkan, “İşçiler kırgın. Burada bulunanlar da kırgın ama hala emeğine sahip çıkan arkadaşlara çok teşekkür ediyorum” dedi.

‘İşçilerin yanındayız’

Sözleşmenin imzalanmasıyla emeklerinin görmezden gelindiğini ifade eden Arıkan, “Bu tiyatroyu daha önce farklı yerlerde gördük” ifadesini kullandı. Arıkan, “Burada da yaşanma ihtimalini bilmemize rağmen temsilcilerimiz uyumadan, dinlenmeden işçilerin iradesiyle anlaşmanın imzalanması için uğraştı. Yaşanan tiyatroyu kabul etmiyoruz. Biz hala işçinin içindeyiz, çünkü biz işçiye bir hainlik yapmadık. İşçinin iradesini yok saymadık. Onların içinde olmaya devam edeceğiz” diye belirtti.

‘Bu utancı herkes taşısın’

Anlaşmanın greve 14 saat kala imzalandığını hatırlatan Arıkan, bu durumun anayasal hak olan grev hakkına müdahale olduğunu söyledi. Arıkan, “Belediye ile uzlaşı yaparak birçok maddeyi bitirmiştik. Sadece 7 madde kalmıştı. Bu maddeler işçilerin en çok beklentisinin olduğu ekonomik maddeler ve çalışma saatlerinin olduğu maddelerdi. En çok beklenen maddeleri götürüp peşkeş çekmeye ayıp diyorum. Herkesin bunun utancını taşıması gerekiyor” diye konuştu. 

‘Yılmayacağız’

“Biz sendikal mücadelenin içindeki kötü çocuklarız ve olmaya devam edeceğiz” diyen Arıkan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ötekileştirileceğiz, itileceğiz ama bu işçiyi bırakıp gitmeyeceğiz. İşçiyi bırakıp gidersek işçiye o zaman ihanet etmiş oluruz. Yılmayacağız. Bunlar korktu, bırakıp gidecekler diye düşünüyorlarsa, bu süreçten sonra biz burada olduğumuz sürece buradaki işçinin bir tanesinin tırnağı incinsin, bunun hesabını çok ağır soracağımızı söylüyoruz. Siz haklısınız. 2 yıldır Türkiye’de olmayacak sınıfsal bir örgütlenme yaptık. 16 yıldır belediyelerde görülmemiş grevleri örgütledik. Şimdi bırakıp gitmek için değil, daha büyük hedefler için nerede yanlışlar varsa, oraları değiştirmek için iradeyi oluşturacağız. Bunun bedelini ödemekten korkmuyoruz. Bizim koltuk derdimiz yok. Döneriz işçilik yaparız ama kimsenin önünde boynumuzu eğmeyiz.”

MA