Batman Belediyesi eski kayyımının 12 parselin ortasında yapmak istediği “cami ve külliye” projesi kamu yararına aykırı bulunarak mahkeme tarafından iptal edilmesine rağmen, ruhsatı bulunmayan inşaatın yapımı sürüyor.
Batman Belediyesi eski kayyımı tarafından Batman merkez Tilmerç köyü ve Esentepe mevki arasında bulunan 12 parselin ortasında 150 bin metrekarelik alanda “cami ve küllüye” yapmak için Nazım İmar Planında yaptığı değişiklik 2019’da TMMOB Batman İl Koordinasyon Kurulu tarafından İdare Mahkemesi’ne taşındı.
Mera Kanunu’na aykırılık teşkil etmesi, plan ana kararlarını, sürekliliğini, bütünlüğünü, sosyal ve teknik altyapı dengesini bozacak nitelikte olması nedeniyle plan değişikliğinin iptali istemiyle Batman İdare Mahkemesi’ne yapılan başvuru, mahkeme tarafından reddedildi.
Bunun üzerine Batman İdare Mahkemesi’nin kararına karşı TMMOB İl Koordinasyon Kurulu, Antep İstinaf Mahkemesi’ne kararın temyizi için başvuruda bulundu.
Mahkeme imar plan değişikliğini iptal etti
Yürütmenin durdurulması ve dava konusu idari işlemin iptal edilmesi istemiyle yapılan istinaf başvurusunu karara bağlayan Antep İstinaf Mahkemesi, TMMOB’un itirazını yerinde bularak işlemin iptal edilmesine karar verdi.
İstinaf Mahkemesi kararında “uyuşmazlık konusu plan değişikliğinde olduğu şekli ile ibadet alanı kullanım kararının, Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği ile ibadet alanları için belirlenen asgari standardın çok çok üzerinde tutulduğuna” işaret etti.
Yapılan değişikliğin kamu yararına olmadığına hükmeden Antep İstinaf Mahkemesi, yapılan plan değişikliğinin açıklama raporunda, söz konusu değişikliğin tarımsal amaç dışında kullanımına dair alınmış bir izne dava dosyasında rastlanılmadığına işaret ederek, değişikliğin Mera Kanunu’na aykırılık teşkil ettiğine karar verdi.
‘Şehircilik planmalamasına aykırı’
Mahkeme kararında, “Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliği’nin Ek-2 listesinde nüfusu yüz elli binin üzerinde olan yerleşmelerde ‘büyük ibadet yeri ve külliyesi’ için ayrılacak asgari alan büyüklüğünün 150 bin metrekare olarak belirlendiği, uyuşmazlık konusu imar planı değişikliği ile ‘ibadet alanı’ olarak ayrılan alan büyüklüğünün yaklaşık 150 bin metrekare olduğu, alanda cami alanı ihtiyacı bulunmakta olduğu söylenebilecek ise de bu büyüklüğün 150 bin metrekare olmasının kamu yararını gerektiren bir hususun ortaya konulamadığı, bu büyüklüğün 150 bin metrekare olması gerektiğine ilişkin teknik gerekçelerin ortaya konulmadığı, imar planı değişikliklerinin yürürlükteki imar mevzuatına, şehircilik esaslarına, planlama ilke ve tekniklerine aykırı olduğu, dolayısıyla dava konusu imar planlarında şehircilik ilkeleri ve planlama esasları ile mevzuata uyarlık, davanın reddi yolunda verilen mahkeme kararında ise hukuki isabet bulunmamaktadır” ifadelerine yer verdi.
‘Ruhsatı olmamasına rağmen inşaat devam ediyor’
Mahkemenin verdiği iptal kararına rağmen inşaatın sürdürülmesine TMMOB İl Koordinasyon Kurulu tepki gösterdi. TMMOB İl Koordinasyon Kurulu, yaptığı yazılı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Hukuki sürecin tamamlandığı son aşamada istinaf mahkemesi; söz konusu plan değişikliğinin uygunluğunu belirtir tek bir gerekçenin bile ortaya koyulmadığını, büyük ibadet yeri alanı için bu büyüklükte bir alan ayrılmasının kamu yararı hususu taşımadığını ve işlemin mevzuat hükümlerine aykırı olduğunu üstüne basa basa belirtmiştir. Söz konusu alanda herhangi bir uygulama yapılamayacağı böylelikle kesinleşmiştir.
Ancak mahkeme kararına rağmen Esentepe’de hukuksuz ve plansız inşa faaliyetlerinin devam ettiği görülmektedir. Yasa gereği kamu kurum ve kuruluşlarınca yapılacak veya yaptırılacak yapılarda da yapı ruhsatı alınması zorunluluğu bulunmaktadır. Yapı ruhsatı olmayan bir yapının inşasına hiçbir koşulda izin verilmemekte ve hiçbir gerekçe de bu yasal sorumluluğu ortadan kaldırmamaktadır.
Bahsi geçen parseller için düzenlenmiş bir yapı ruhsatı bulunmaması sebebiyle yapımına ruhsatsız başlanılan inşa faaliyetleri sona erdirilmeli, Esentepe, yapımı devam eden kaçak yapıdan temizlenmelidir. Şu da ayrıca bilinmelidir ki, meslek insanları olarak dini tesis yapılmasına karşı bir duruş sergilememiz mümkün değildir. Esas sorun yeterince çalışılmadan, hukuka ve mevzuata aykırı yapılan plan, proje ve uygulamaların sonuçlarının ne olacağının tarafımızca öngörülmesi, etraflıca düşünülmeden alınmış kararların Batman’ımızın başına ne sıkıntılar açtığının ve açacağının bilinmesidir.
Bu bağlamda plan değişikliği mahkeme kararı doğrultusunda yeniden düzenlenmeli, ‘yaşanılır’ kentleri tartıştığımız bugünlerde kentimizin simgelerinden biri olan Esentepe kamu değeri olarak korunmalı ve yaşatılmalıdır.”